Ailemle birlikte kocaman bir ağacın altında piknik yapıyoduk annem ve babam ağacın altında muhabet ediyo. Ben ve abim ise top oynuyoduk. Abimin bana attığı topu tutamadım ve çalılıkların arasına gitti. Ben de topu almak için çalılıkların oraya gittim. Topu aldım ve arkamı döndüm. Hava da yağmur yağmadan önce ki o kara bulutlar vardı. Ama ailem yoktu. Hatta hiç bir şey yoktu sanki orda hiç piknik yapmamışız gibi eşyalar yoktu sadece ormanda ben vardım. Etrafta hiç ses yoktu. Annemi, babamı ve abimi defalarca çağırdım ama hiç kimse yoktu. Kimse haykırışlarıma cevap vermedi. Ormanın içinden çığlıklar gelmeye başlamıştı. Belki ailemdir diye sesin geldiği yöne gittim keşke keşke oraya gitmeseydim. Oraya gittiğimde o kadar korkunç bir manzarayla karşılaştım ki tam bir vahşetti ailem korkunç bir şekilde ölmüştü. Onları gördüğüm an çığlık atmaya başladım ve uyandım. Kapının tık tıklanmasıyla annem içeri girdi. Her zamanki sevimli gülümsemesiyle
"hala duş almadın mı ruby?"
Korkudan sırılsıklam olduğumu görünce hemen yanıma geldi"Tatlım iyi misin? Terlemişsin"
Annemin sorduğu soruyu duymazlıktan gelip ona sıkıca sarıldım"Anne sen iyisin sana bir şey olmamış"
"Tatlım eğer biraz daha sıkarsan bir şey olucak"
Bunu duyarak geri çekildim "ohh üzgünüm anne sadece sana bir şey oldu zannettim"
"tatlım sadece bu bir kabustu ama biraz daha beklersen daha kötü şeyler olabilir okula geç kalabilirsin" yatıyoken oturur pozisyonuna geçtim
"anne bu kabus olmaz daha çok bir zafer olur"
"hahahaha tatlım hadi kalak ve duş al" annem oturduğu yerden kalktı ve bana doğru gelip
"seni seviyorum benim küçük bebeğim" dedi ve anlıma bir buse kondurdu
"bende seni seviyorum anne" dedimve sonra annem odadan çıktı. Bende o güzelim ve sıcacık yatağımdan çıkıp duş almaya gittim. Ama bilemezdim ki bu duş benim evim de ki son duştumdu. Duştayken hala o korkunç rüyayı düşünüyodum ama bir kabus olduğunu düşünüp duş almaya devam ettim. Duştan çıktıktan sonra iyice kurulandım ve kıyafetlerimi giyinip
odamdan çıktım. Kahvaltı yapmak için merdivenlerden inerken annemin yaptığı o güzelim pankekin kokusunu alabiliyordum bu koku bana açlığımı daha fazla hissettirmişti merdivenleri inip hemen mutfağa girdim masaya oturdum. Pankekleri kendi tabağıma alıp bir dilim yedikten sonra
"anne pankek yine harika" dedim.
"afiyet olsun tatlım" dedi. Sonra içeriye abim girdi.
"ben de diyorum bu güzel koku nerden geliyo lezzetli pankeklerden geliyomuş" dedi.
"Sana da günaydın cole" dedi annem.
"Günaydın anne, günaydın ruby"
"Günaydın abi""Günaydın oğlum hadi otur. Baba'nı da çağralım. Leon aşkım hadi gel artık yoksa tabakta pankek diye bir şey bulamicaksın bu canavarlar hepsini yer!"
Annemin dediklerinin ardından babam mutfağın kapısından içeri girdi."Günaydın" dedi. Annemin yanağından öptü. Bizde abimle birbirimize bakıp göz devirdik sonra da aynı anda "Günaydın" dedik.
Sonra hep birlikte kahvaltı yapmaya başladık. Kahvaltıda nerdeyse hiç bir şey konuşmadık sonra telefonumdan saate bakıcaktım ki noah'dan mesaj gelmişti"Aşkım 2 dakka'ya ordayım sen kapının önünde ol" yazıyordu.
"Ben çıkıyorum" dedim.
Babam da "Seni bırakmamı ister misin?" dedi
"Gerek yok baba noah beni alıcak ve okula birlikte gidicez" dedim."Tamam canım dikkatli ol" dedi.
"Görüşürüz tatlım" dedi annem.
"Görüşürüz" diyip çantamı alıp çıktım. Kapıdan çıktığım anda noah arabanın önünde beni bekliyordu. Noah lise sona gidiyordu ve çok havalı biriydi onunla 1 sendir çıkıyorduk. Ve gerçekten çok tatlı biriydi çokta düşünceliydi hani klasik okullarda vardır ya okulda yakışıklı bir çocuk vardır ve bütün kızlar onla çıkmak ister işte noah o kişiydi. Hemen onun yanına gittim.
"Merhaba bebeğim" diyip beni öptü.
"Merhaba canım"
Arabaya bindik ve okula doğru yol aldık.
...
Okula gelmiştik. Arabadan indiğimiz anda okulun kapısının önünde sarah'yı gördüm. Sarah benim en iyi ve tek yakın arkadaşımdı nerdeyse çocukluğumdan beri onla arkadaşdık her anımız birlikte geçti. Hemen sarah'nın yanına gittik."Naber canım"diyip ona sarıldım o da bana sarıldı.
"İyi tatlım sen""İyi"
"Naber noah"
"İyidir senden"
"İyi"
"Aşkım bizim çocukların yanında gidicem sonra konuşuruz olur mu?"
"Tamam canım" dedikten sonra beni öptü ve gitti. Sarah'ya döndüğümde sırıtıyordu.
"Ne oldu? neden sırıtıyorsun?"
"Eee siz çifte kumrular ne yapıyosunuz"
"İşte normal takılıyoruz"
"Nasıl bir takılma pekii" aslında tam olarak nasıl cevaplicağımı bilmiyordum ki ders zili çaldı tam da zamanında
"Neyse zil çaldı hadi sınıfa gidelim geç kalmak istemem"
"Zil çaldı diye benden kaçamazsın ruby" sadece güldüm ve cevap vermedim sonra da sınıfa doğru yürümeye başladık.
...
Sonunda okul bitmişti. Sarah'yla beraber okulun kapısına doğru yürüyorum. Ve yine noah kapıda beni bekliyodu. Ona doğru yürüdük ve beni kendine doğru çekip öptü."Tatlım bugün bizim evde parti var seni kaçta alim?"
"Gerek yok canım ben ve sarah birlikte geliriz. Hem parti senin evin de boşuna misafirlerini orda boş bırakma eve bir şey yaparlar"
"Misafirlerden banane sen gel yeter" diyip beni yanağımdan öptü."Artık siz aşk kumrularını görmekten kusucam. Ruby hadi bugün birlikte yürüyerek gidelim"
Noah'ya döndüm"Senin için sorun olur mu?"dedim.
"Hayır canım sen git" diyip kendine doğru çekip öptü ve bıraktı.
"Parti de görüşürüz"
"Görüşürüz canım"
"Görüşürüz noah"
Sonra da Sarah'yla yürümeye başladık. Sarah'yla evlerimiz yakın değildi o okula daha yakın oturuyodu. Nerdeyse 10 dakka sürmüştü. Sarah'yla kaçta buluşucağımızı falan konuşup ayrılmıştık. Sonra da ben eve doğru yürümeye başladım.Eve doğru yaklaşmıştım. Ve bir kalabalık gördüm biraz daha ilerledim. Bu... Bu bizim ev.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAKLI GERÇEKLER
Science-FictionRuby okuldan eve doğru gelirken evinin önündeki kalabalığı ve polisleri fark eder. Eve girdiğinde ailesinin akıl almaz bir biçimde vahşice katledildiğini görür. Cinayet sorumlusu dedektif ruby'i kendisine benzetip yanına almak ister. Ve isteğini de...