Felix açık alana çıktığında ilerideki parka bakarak derin bir nefes aldı. Orada birisinin oturduğunu görüyordu
Elini kalbinin üstüne koyarak sakinleşmeye çalıştı
Bekle
Bir an için durdu ve kalbine koyduğu elini geri çekip üzerinde bok varmış gibi iğrenerek baktı
Ne diye bu kadar heyecanlıydı ki?
Terleyen ellerini pantolonuna silerek yavaş adımlarla ilerlemeye başladı. Gözlerini parkta oturmuş telefonuna bakan siluetten ayıramazken dudaklarını ısırıyordu
Yine olduğu yerde durdu ve ısırdığı dudaklarını bıraktı
Hadi ama!! Neden bu kadar stresli hissediyordu!?
Gözlerini yumarak yanaklarına tokat attı. Derin bir iç çektikten sonra Changbin'in yanına ilerledi
Güneş batalı çok olmamıştı. Etraf hala aydınlıktı ve tıpkı Felix'in saçları gibi bütün şehir kızıla bürünmüştü
Görüş acısında bir hareketlilik olunca Changbin başını telefondan kaldırarak alev alev yanan Felix'e baktı
Kızıl ona çok yakışıyordu
Felix'in gerginliği her tarafından okunurken Changbin de ayağa kalktı. Hemen yanında ayakta dikilen Felix'e baktı
Felix'in sürekli gözlerini kaçırması bir an için Changbin'i de gerdi. Normalde gayet rahat görünen Felix çok tuhaf davranıyordu. Changbin bilinçsizce gözlerini kaçırdı ve ensesini kaşıdı
"Şey..." dudaklarını ıslatarak Felix'e kilitledi gözlerini. Felix sonunda onunla göz teması kurduğunda kollarını iki yana açtı
"Ağlamak istiyorum demiştin"
Felix tekrar yere baktı ve usulca kollarını Changbin'in beline doladı. Başını onun omzuna koyarak kızıla bürünen şehri izledi
Felix'in kalp atışlarını hissetti Changbin. Şaşırmasına engel olamadı. Felix'in bu kadar gergin olduğunu daha önce kimsenin görmediğine kalıbını basabilirdi
Felix ağlamak yerine sadece Changbin'e sarıldı. Kendisinin aksine Changbin'in kalp atışları normaldi
Gözlerini yumdu ve nefesini verdi. Boğuk bir sesle "Özür dilerim" dedi
"Hm? Ne için?"
"Özür dilerim" Changbin'in belindeki kollarını sıkılaștırdı. Gözleri dolmaya başlarken titrek sesiyle tekrar "Özür dilerim" dedi
Gözlerini sıkıca kapattı ve yüzünü Changbin'in boynuna sakladı
"Özür dilerim, Hyung"
"S-sorun değil"
Felix şiddetli bir şekilde ağlamaya başlayınca ne yapacağını şaşırdı. Sadece kendi gözlerinin de dolduğunu hissetti. Neden olduğunu bilmiyordu sadece herkesin duygusuz piç dediği Felix'i böyle görmek birazcık kalbini kırmıştı
Felix'in omuzlarına sardığı kollarının biriyle dolan gözünü sildi. Felix'in omzunu sıvazlayarak "Sorun yok" dedi
"İstediğin kadar ağlayabilirsin"
Başını sallamakla yetindi. Kesik nefeslerinin arasında hala daha "Özür dilerim" diye sayıklıyordu. Bir müddet sonra geri çekildi ve hıçkırarak ağlarken Changbin'in gözlerine baktı
"Gerçekten özür dilerim Hyung"
Felix'in kızarmış gözlerine, dudağına, yüzüne ve gözyaşları yüzünden ortaya çıkan çillerine şaşkınlıkla bakarak sırılsıklam olmuş yanağını sildi
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Confession // ChangLix
FanfictionLee Felix canı sıkıldığı için biraz eğlenmeye karar verir ve okulun itiraf sayfasına okuldaki en çirkin çocuktan hoşlandığını yazar