'Hikayem Sensin'

Kapadokya

Ama ne oldu sanırsınız ?

telefonuma gelen mesajda; ben gelemiyorum birkaç sorun var onları halletmem gerekiyor diyordu bende sorun yok diyip yardım edebilirsem ne mutlu bana dedim fakat olmaz ben halledicem ve yetişmeye çalışcam dedi sadecene haber bekledim 1 saat oldu yok 2 saat oldu yok 4 saat oldu haber yok aklım almıyordu ne olabilir bu kadar önemli dayanamadım aradım fakat telefonuda kapalıydı mahalleye doğru yol aldım, oraya gittiğimde ise evi bilmiyorum daireyi bilmiyorum abisi babası filan çıkar diye onuda riske de atmak istemiyordum ama bir şekilde ulaşmam gerekiyordu sokağın az ilerisindeki bakkala doğru geldim ve bir teyze vardı;

Poyraz : Teyzecim merhaba burada kumsal diye bir kız vardı ben onun okuldan arkadaşıyımda ulaşamıyorum kendisine evini biliyormusunuz yada ulaşmanız mümkünmü ? ( diye bir yalan uydurdum )

Teyze : Oğlum burada kumsal diye bir kız var ama okumuyor Bildiğim kadarıyla acaba doğru kişimi ki bilemedim şimdi

Poyraz : Teyzem bir gülüşü var anlatamam,saçları desen aman amann,sesi desen bülbül gibi tanımamak mümkünmüdür

Teyze : haaa şimdi anlaşıldı senin derdin ah be oğlum ( diyip iç çektikten sonra ) Benden duymuş olma ama gel oturalım biraz konuşalım seninle

Dedi girdik içeri çay koydu ikimize bende tabi hiç alışkın değilim böyle şeylere ne diyeceğimi bile bilmiyorum sadecene anladım teyzem evet teyzem filan yaklaşık 20 dakika konuştuktan sonra bakkala değişik tipli biri girdi kot pantolon yandan zincir takılmış elinde değişik eldivenler saç sakal uzun fazlasıyla değişik birşeydi alışverişini yaptı gitti ve ;

Poyraz : teyzecim bu mahallede herkes mi böyledir ne değişik insanlar var.

Teyze : Yok oğlum Mahallenin en değişik çocuğu geldi zaten onu kimse çözebilmiş değil.

Poyraz : anladım (diyip çayından bir yudum daha alır )

Teyze : sen bilmiyorsun galibağa ama o gelen kumsalın abisiydi

ben şok olmuştum nasıl olurda kumsalın böyle bir abisi olurdu ?

bu hale gelsem babam beni eve almazdı bir an korkmuştum ya benim kumsalla birlikteliğmi öğrenirse yani çok değişik şeyler gelmişti aklıma bir yandan da düşünüyordum kumsal ile o kadar zaman geçirmiştik yani kopamazdım herşeye katlanabilirdim işte.

Neyse teyzecim ben çok durdum daha ulaşmam gereken gitmem gereken yerler var hakkını helal et herşey için teşekkür ederim deyip oradan çıktım evime doğru giderken kafamda birsürü soru vardı teyzenin bana anlattıkları beni çok etkilemişti nasıl olurda kumsalın ailesi onu hör görürdü nasıl olurda babası alkolik olurdu böyle bir ailenin kızı olduğu için üzülmüyormu diye düşünüyordum sürekli kafamda dolandırıp duruyordum.

DERKEN O DA NE ! Sokağın başına yaklaşırken kumsalı görmüştüm bir parkta oturmuş ağlıyordu eminim o kumsaldı ama içimde tereddütte vardı ya başkasıysa ne derdim orada uzaktan biryere oturdum ve bekledim başını kaldırmasını saatlerce orada ağladı ne biri iyimisin dedi nede birisi yardıma gitti en son dayanamadım kalktım içimden bir ses eminim o kumsal diyordu ''pardon'' bakarmısınız dedim ağlaması durdu elini hemen gözlerini silmek için götürdü ve poyraz dediğini duydum işte kumsaldı o çok sevinmiştim onu buldum diye Ben seni arıyorum senden haber bekliyorum kumsal nerelerdesin dedim sustu yüzümede bakmıyordu neden bakmıyorsun deidm ses çıkartmadı sarıldı bana sanki birdaha göremiyecekmiş gibiyi o sarılışı korktum derin bir iç çekti ve özür diledi ne olduğunu anlamamıştım ne oldu neden özür diliyorsun dedim yine sustu yüzüme bak dedim iyice elim ayağım titremeye başlamıştı korkuyordum onu kaybetmek istemiyordum bakmadı.

Çenesinden tutup yukarı doğru kaldırdım ve yüzünde bir morluk vardı kumsal bu ne ! dedim sustu meğersem abisi babası bizi öğrenmiş malum anneside yok karşı koyadna yok dayak yemiş kız evde çok sinirliydim ne yapsam ne etsem diye düşünüyordum eve gitmesinide istemiyordum onu bırakmakta istemiyordum Tuttum elinden gelmek istemedi sadecene birşey sormak istiyroum dedim

'Hani gerçekten seviyorum diyordun ya,şimdi sana şunu demek istiyorum bir ömür benimle ?'

Demeye kalmadan bir öpücük ile susturuldum zaten tuttum elinden geldik bizim eve rahat uyusun diye yatağımı ona verdim salona geçtim ailem geldğinde ise durumu anlattım karşı çıktılar yaşınız daha 18-19 olmaz dediler tabi kumsal uyuyordu duymadı birşey aileme boyun büker gibi yaptım yukarı odama cıktım hızlıca çantamı doldurdum içine birkaç parça eşya aldım sabah olduğunda ise gittim annemden harçlık istedim babamdan aldım bütün tanıdıklarımdan aldım herkese belirli yalanlar attım ve bira para biriktirdim bu bizim yemek paramızdı kafama koymuştum kumsalı ne o gaddarların eline verirdim nede sokakta bırakırdım.

Sabah oldu kahvaltımızı ettik ailem evden çıktığında ise kumsala hadi çıkıyoruz dedim nereye dedi 'Hayallerimize' dedim ufak bir tebessüm ile geldi elimden tuttu ve kapıdan çıktık içimde bir ağırlık vardı ağlamak istiyordum ama ağlayamıyordum hani derler ya doldum taşamıyorum diye heh işte o haldeydim bende. Çıktık otoyola ve yolda geçen arabalara el atıyordum ama nedense kimse durmuyordu en son bir aile aracı durdu ve bindik yolculuk nereye dediler bende siz nereye gidiyorsunuz diye sordum kapadokyaya gidiyoruz dedi bende bizde o tarafa gidiyoruz yakında ineriz dedim kumsal hemen başını omuzuma koyup yüzüne vuran rüzgardan uyumaya başladı 4 saatlik yoldan sonra tam inmemize yakın teşekkür ettim kumsala seslendim indik bizde.

Yanlış olduğunu bile bile yürüdüğüm yolsun sen.

karnımız çok acıkmıştı bir çorbacıya girdik ben mercimek seviyorum dedi hemen bir mercimek çorbası geldi önüne ben ise tavuk çorbasından başka birey içemiyorum diye istemedim birşey kumsal çorbasını içerken bana doğru baktı ve sen neden içmiyorsun dedi aç değilim sonra içerim dedim halbuki fiyatlar epey bi fazlaydı mercimek 10 TL ise tavuk 20 idi bende almak istemedim. Ama bunu da belli edemedim her neyse çıktık yürümeye başladık Ürgüp de güzel manzaraların olduğu yerde kimin aklına gelirdi ki bu şekilde gezmek...

Akşam olmaya başlamıştı yavaş yavaş uykumuzda gelmişti malum yorgunluğumuz tabanlarımızın sızlamasından belli oluyordu indik merkeze hemen bir pansiyona fiyatı düşürmeye çalıştık indirebildiğimiz kadar indirdik ve girdik odaya uzandık başını koydu omzuma uyudu hemen bende o uyurken onu izledim geçirdiğimiz zamanları hayal ettim ne kadar da mutluyduk o manzaraları izlerken salıncakta sallarken ve hatta balonları yukarıda görürken bile Bu kadar hayal gerçekten yeter uykum geldi benimde yavaştan gözlerim kapanıyor uyumam lazım tatlı rüyalar dedim alnından bir öpücük kondurdum ve gözlerim kapandı...