Bölüm 2 : Tatlı Bela

241 19 7
                                    

       Elif 'i okuluna bırakmak için arabasına alan Ömer , Elif'in ne kadar neşeli bir kız olduğunu anlamaya başlamıştı.Hiç

bir şeyi umursamıyor sürekli yüzünde gülücükler açıyordu.Elif'in bu hali Ömer'i de neşelendirmişti fakat Elif bir türlü rahat

duramıyordu . Arabaya bindiğinde ayaklarını cama doğru uzatmış ve bu yüzden Ömer'den azar işitmişti . Ama bu daha

bişey değildi . Nihayet okula gelebilmişlerdi . Elif , Ömer'in verdiği karta baktı ve mesleğinin kreatif direktörlük olduğunu

gördü ve hemen "Demek kreatif direktörsün.Nasıl bi iş bu böyle ? " dedi .

  - Reklamcılık gibi .

  + Eğer bu kart sahteyse plakandan seni bulur polise şikayet ederim .

  - Hıhı peki ya oda sahteyse :)

  + Ufff neyse beni almaya gel tamam mı ben seni ararım görüşürüz .

       Ömer tek bi kelime edemeden Elif kapıyı kapattı ve okula doğru yürümeye başladı . Ömerse ne olduğunu hala tam

anlayamamış olmakla birlikte arabasını iş yerine sürdü .

       İş yerine geldiğinde yine o asık suratlı patronunun yüzünü göreceği için nefret ediyordu . İsminin Cengiz olduğunu

söyleyen bu adam gerçekten çok asık suratlıydı . Herşeye her an sinirlenebilme gibi bir özelliği vardı ve bu yüzden

çalışanların çoğu ondan nefret ederdi . Fakat bazı çalışanlar yalakalık yaparak onun gönlünü hoş tutardı ve bu yüzden

hiç azar işitmez ve hiç bir iş yapmazlardı . Sadece çok kolay işleri göze batmamak için istemsiz bir şekilde yaparlardı .

Bu durum diğer çalışanları çok sinirlendiriyordu fakat kovulma riskini göze alamıyor ve çalışmaya devam ediyorlardı .

Ömer 'de bunlardan bir tanesiydi .

       Ofisine geçmek isterken patronun sekreteri Emine hanım , kendisini patronun çağırdığını söyledi . Ömer hiç telaşa

kapılmadan "Bugün ne için fırça yiyecez dur bakalım" diye söylendi . Fakat bu kez patron Cengiz Bey fırça atmak için

değil , önemli bir iş için çağırmıştı Ömer 'i . Kapıyı iki kez tıklattıktan sonra içeri girdi . Cengiz Bey 'in işaret etmesiyle

oturdu ve söze Cengiz Bey başladı .

       - Japonlar ' ın bir sakız markası var ismi Acuo . Türkiye'ye açılmaya karar vermişler ve bizden bu yeni marka için

daha önce hiç benzeri olmayan bir sakız reklamı yapmamızı istiyorlar . Düşündüm taşındım bu işi sana layık gördüm .

Senin ne kadar iyi bir kreatif direktör(reklam tasarımcısı) olduğunu biliyorum . Fakat aynı zamanda bu işi Enver'e de

verdim . Böylece kim daha güzel bir çalışma yaparsa burada kalacak . Kim diğerinden kötü bir çalışma yaparsa onu

Eskişehir'deki şubeye göndereceğim .

           + Daha önce hiç benzeri olmayan mı dediniz Cengiz Bey ?

           - Kesinlikle . Eğer bu projeyi bizim şirket kazanırsa yüklü miktarda para alacağız . Tabi sende sana düşen payı alırsın .

           + Cengiz Bey ben şu sıralar fazla iyi değilim bu işi almasam olur mu ?

           - Eskişehir'e şimdiden gitmek istiyorsun yani . Bak Ömer bu iş şirketimizin şu ana kadar aldığı en büyük iş . Bunu geri çeviremeyiz . Tamam mı ?

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 29, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Pardon ! Seni SeviyorumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin