Selam selam selam!!! Yeni bir sıtori ile karşınızdayım.
*Kendi hikayem değildir, sadece eskiden zevkle facebookta okuduğum bir kitaptı. Sizle paylaşmak istedim yazarı bulamadım ama o beni bulursa lütfen kızmasın isterse kaldırırım. Bulsam izin isterdim. Umarım sizde beğenirsiniz.*
The Pretty Reckless - Make Me Wanna Die
Quinn, sabah kalkmış, okula gitmek üzere hazırlanıyordu. Derin derin iç çekerek, süper mini eteğini, üzerine de standart, askılı bir bluz giymişti. Bluzundan çıkan sutyen askıları, erkekleri tahrik etmeye hazır bir şekilde, omuzlarında duruyordu.
"Yeter artık Q. Neredesin?"
"Lanet olası, kaç kere daha hazırlanıyorum demem lazım?" diye karşılık verdi üvey annesine.
Öz annesini, çocukken bir trafik kazasında kaybetmişti ve beş yıldır babası ve 'sinir bozucu' ve 'lanet olası' olarak tanımladığı üvey annesi ile yaşıyordu. Üvey annesi susmuştu. Quinn ayna da kendine bakıp sırtına kadar gelen düz kahverengi saçlarını düzeltirken eline telefonunu aldı ve son aramalara baktı.
Dylan hala aramamıştı. 'Lanet olası Dylan hala aramamış.' diye inildedi içinden. Bal rengi gözler, buğulanmıştı. Derin bir iç çekti ve çantasını alıp aşağıya indi.
"Sonunda Q." dedi Emma. Quinn gözlerini devirmişti.
"Ben sana E. diyor muyum sevgili Emma?" dedi Quinn gözleri ile onu öldürürken.
"Senin adın çok uzun Q. Sürtük annen sana bu ismi koymasaymış. Benim suçum mu?" Quinn sinir içerisinde, Emma'yı omuzlarından itti.
"Sakın bir daha anneme sürtük deme! Seni küçük ucube" Quinn, nefesini Emma'nın suratına üflerken kapı açıldı.
"Anne, ben gel..."
"Senin küçük bey gelmiş." dedi Quinn. Ve Emma'nın üzerinden kalktı. Mini eteğini düzeltti ve adını unutmuş olduğu, küçük beye döndü.
"Q, anneme bulaşmandan sıkıldım." Quinn gözlerini devirip küçük beye öldürücü bir bakış atmıştı.
"Beş yıl oldu ve ben senin hala adını öğrenemedim. Her neyse küçük bey, sen ve lanet olası annen eğer bana 'Q' demeye devam ederseniz, sizinle daha çok uğraşacağım." dedi ve kapıyı çarpıp çıktı.
"Adım Zayn Q. Adım Zayn." demişti küçük bey 'Q' harfini biraz daha bastırarak.
"Anne iyi misin?" diyerek Emma'nın yanına gitmişti ardından. Emma, kafasını sallarken Zayn,
"Neden bulaştı yine?" diye sordu annesine dikkatle bakarken. Annesi derin bir nefes aldı,
"Annesine sürtük dedim." Emma gözlerini devirirken, Zayn dehşetle gözlerini açmıştı.
"Sana biri öyle dese, sanırım doğduğuna pişman ederim." dedi ve gözlerini devirdi. Emma'da aynı şeyi yapmıştı. Ardından birlikte mutfak masasına oturdular ve kahvaltı etmeye başladılar. Quinn, okuluna gelmiş, bahçede oturuyordu. Hailey'i bekliyordu. Hailey, koşarak bahçeden içeriye girdiğinde, Quinn'e doğru koşmaya başladı. Quinn yavaşça ayağa kalktı ve Hailey'in yanına gelmesini bekledi. Yanına geldiğince, Hailey ona sıkıca sarıldı.
"Nerdesin kızım ya? Ağaç oldum resmen." diye yakındı Quinn. Hailey, bu ara çok sık geç kalmaya başlamıştı bu da sinirlerini bozuyordu. Hailey'in beline kadar uzanan kumral saçları, dalgalıydı. Yeşil gözleri ile saçları birleşince, ortaya şahane bir görüntü çıkıyordu. Hailey, ailesi ile beraber yaşayan, Quinn'e göre daha sakin bir kızdı. En azından Quinn ile tanışıncaya kadar sakindi.
"Özür dilerim pof. Uyanamadım." dedi ve ellerini saçlarının arasına soktu Hailey.
"Ah boşversene! Emma başıma kırk kere kalk diye gelirse nasıl uyanamama ihtimalim var ki?" dedi Quinn ve gözlerini devirdi. Hailey, bu duruma gülerken,
"Ciddi olamazsın? Gerçekten bunu yapıyor mu?" dedi ve tekrar gülmeye başladı. Quinn, Hailey'in omzuna şakayla karışık bir tane vururken, okul bahçesinin kapısında Zayn göründü. Zayn'in kapıdan girmesi ile beraber, onun çetesinin o tarafa doğru yürümesi de bir olmuştu.
"Geldi bizim serseri." dedi Quinn ve kapıyı gösterdi.
"Şuna serseri diyip durma. Çok hoş çocuk. Özellikle bunun habire takıldığı Harry varya, işte o çocuğa eriyorum ben." dedi Hailey yine kaybetmiş bir şekilde o tarafa bakarken.
"Öcü görmüş gibi bakma şunlara. Rezil ediyorsun." dedi Quinn ve Hailey'in kafasını tutup, başka tarafa çevirdi. Hailey gözlerini devirirken,
"Sen dün gelmedin. Ben dün tamamen Harry ile bakıştım. Çıkışta tam yanıma geliyordu ki Zayn onu kolundan tutup, içeriye arabaya soktu." dedi Hailey sinir içerisinde. Zayn'in bu davranışına sinirlendiği bizzat belli oluyordu. Quinn kahkahalarla gülmemek için kendini zor tutuyordu. O sırada Zayn, Quinn ve Hailey'in peşine takılmıştı. Kızlar, kol kola sınıfa doğru yürürken, Zayn, Quinn'in kolunu tutmuştu.
"Evet?" dedi Quinn.
"Bak, annemin, annene öyle bir şey dediğini bilmiyordum. Onun adına üzgünüm." dedi Zayn. Quinn gözlerini devirirken,
"Biliyor musun Zayn, sende, sinir bozucu annen de umurumda değilsiniz." dedi Quinn ve Zayn'i umursamadan tekrar arkasını döndü. Ama Zayn, onu bileğinden yakalamıştı.
"Bak çok üzgünüm. Belki arkadaş olabilirz ha?" dedi Zayn ve elini havaya kaldırdı. Tokalaşmak için uzattığı eli görmezden gelen Quinn, tekrar Hailey'in koluna girmiş sınıfın yolunu tutmuştu bile. Zayn, orada öyle kalmış, kızların gidişini izliyordu. O sırada Harry, Zayn'in yanına gelmişti.
"Kızı boşversene. Hem salağın teki baksana." dedi. Zayn hırsla gözlerini devirirken,
"Dün Hailey ile nasıl bakıştığın gözlerimden kaçmadı." dedi ve aynı şekilde Harry'e baktı. Harry, bir anda kızarmaya başlamıştı.
"Hah, ben mi? Peh. Saçmalama ben kim o kız ile bakışmak kim. Bak saçmaladın şimdi." dedi ama suratından o kızla bizzat bakıştığı belli oluyordu.
"Yemezler dostum." diye fısıldadı Zayn ve sırtına vurup, o da sınıfa geçti. Harry ortada kalmış, hala olayın şokunu üzerinden atmaya çalışıyordu. Sinir içerisinde o da Zayn'i takip edip, sınıfa girerken, hoca çoktan içeri geçmişti bile. Çıkışta, kızlar kol kola bahçeden çıkarken, Zayn tekrar önlerini kesmişti. Quinn, sinir içerisinde,
"Ne var lanet olası ne?!" dedi. Zayn bu tepki üzerine şaşırmış gibiydi.
"Bak, ben annem adına gerçekten üzgünüm." dedi. Sakin olmaya çalışıyordu.
"Umrumda değil Zayn. Anlamıyor musun?" dedi Quinn sinir içerisinde ona bakarken. Bu sırada hocaları, panoya bir duyuru asmışlardı. Orada olan herkes yavaşça gidip duyuruyu okudu.
"YIL SONU GRUP SEÇMELERİ. KATILIM İÇİN ALTTAKİ FORMLARDAN ALINIZ." Kızlar birbirine bakıp gülümserken, Zayn ve çetesi de birbirine bakıp gülümsüyordu. Kızlar da erkekler de aynı anda form kağıdı aldılar. "İyi olan kazansın." dedi Zayn. Bu sefer sinsi bakışlar fırlatıyordu.
"Desene, şimdiden kazandık." dedi Quinn ve Hailey'i çekiştirerek oradan uzaklaştı. Ama Zayn'in mosmor kaldığını görmek, ona zevk vermişti.
SINIR YOK YARINA 1. BÖLÜM GELIR. AMA YORUM YAPIP NASIL OLDUĞUNU SÖYLEMEYI UNUTMAYIN :))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Step Brother » Z.M
Fanfiction“Biliyor musun Zayn, sende, sinir bozucu annen de umurumda değilsiniz.” dedi Quinn ve Zayn’i umursamadan tekrar arkasını döndü. Ama Zayn, onu bileğinden yakalamıştı. “Bak çok üzgünüm. Belki arkadaş olabilirz ha?” dedi Zayn ve elini havaya kaldırdı...