"12"

1.4K 145 163
                                    

o güzel kupa kızıydı, sinek valesiydim bende.

-

"Neredesin kızım ya?" Mert, Venüs kafede bir sandalyeye oturmuş, gözleriyle etrafı süzüyordu.

"Geliyorum işte." dedi Eftelya soğuk bir şekilde. Mert gözlerini devirdi. "İyi tamam bir sey demedim soğuk nevale." Eftelya telefonu Mert'in yüzüne kapattı.

Acaba, Gürkan olayından önce mi böyleydi yoksa hep bu kadar soğuk muydu diye düşündü Mert. Ama herkesin bildiği bir şey vardı ki, Eftelya çok güzel bir kızdı. Barış nasıl olurda Eftelya'nin hiç farkına varmaz anlamıyordu. Belki de farkına varmıştı ama Gürkandan dolayı bir şey hislerini engellemişti.

Cuma okul çıkışı yapacakları aslında ama Eftelya onu ekmişti. Nereye gittiği hakkında bir fikri yoktu. O yüzden Cumartesi buluşmuşlardı. Grupta, Mert, neden Eftelya'yı savunduğu hakkında bir fikir yoktu. Ama bir şekilde bunu hissetmek istemese de Eftelya'nın özel birisi olduğunu düşünüyordu. Okulun voleybol takım kaptanıydı bir anda bunu Öyküye vermişti, en yakın arkadaşını, sevgilisi ve aşık olsuğu kişiyle bağını koparmıştı.

Sevmek suç değildi sonuçta.

"Selam," dedi Mert 32 diş gülerek. Eftelya bir şey demeden oturdu. "Yine yüzünde gülücükler eksilmiyor," dedi Mert. Eliyle Eftelya'nın çenesini hafifce tutup, "Kız senin dişlerin ne güzelmiş," dedi somurtkan bir halde bakan Eftelyaya.

"Yine boşsun Mert."

Mert bilgisayarını çıkardı yavaşca. O kadar yavaş çıkarması Eftelya'nın dikkatini çekti.

"Hayırdır?" dedi Eftelya. "Alt tarafı masaya koyacaksın."

"Kızım taksiti bitmedi daha bunun," dedi Mert bilgisayara öpücük atarak. "Bir daha bana kızım dersen bilgisayarını kırarım."

Mert ağzına fermuar çekiyormuş gibi yaptı.

Eftelya defterini ve kitabını çıkarmaya başladı. İşe koyulmaya başladılar çünkü Eftelya'nın bir saat sonra gitmesi gerekiyordu.

"Biraz acele edelim," diye mırıldandı Eftelya. Mert kafasını kaldırıp Eftelya'ya baktı. "Niye arkamızdan köpek mi kovalıyor?"

"İşim var." diyerek geçiştirdi Mert'i. Mert merak etmişti. Cuma günü de yoktu, şimdi de gitmesi gerekmişti. Acaba ciddi bir şey miydi yoksa keyfi mi?

15-20 dakika geçtikten sonra kafenin kapısı açıldı. Eftelya önce kapıya baktı, sonra derince bir nefes aldı. Öykü ve Barış gelmişlerdi. Arkasından Farah ve Gürkan'ı gördü.

Sakin olmalıyım diye düşündü. Sakin olmalıyım. Sakinim. Ilaçlarım yanımda, sakin olmalıyım dedi kendi içinde.

Öykü, Barış'ın elini bırakarak Eftelya'nın karşısına geçti. "Ne oldu Denizkızı? Mesajlarda hiç korkuyor gibi durmuyordun, şimdi niye derin derin nefedler alıyorsun?"

Eftelya gözlerini yavaşca açtı. Hayır; Öykü'ye bu zevki vermeyecekti. "Senden mi korkacağım? Komiksin Öykü."

Barış, Öykü'nün eline uzanarak, "Bulaşma şuna Öykü."

Şuna.

Şu.

Bulaşma şuna Öykü.

Onun için "şu" olmaktan başka bir şey değildi. O, bu, şu... değişmeyecekti. Kalbinin paramparça olduğunu hissetti Eftelya. Zaten, paramparça değil miydi ki?

"Hadi Öykü'sü bulaşma buna." dedi kendini göstererek Eftelya. Onun Öyküsü. Bunu belirtmek biraz canını sıksa da yine de gözlerinin dolmadığından emindi.

"Ama sevgilim," deyince Öykü; Eftelya elinde tuttuğu kalemi sıktı. Barış, Öykü'ye ters bi şekilde bakınca Öykü bir şey demeden masaya geçti.

Barış ona bakmamıştı. Göz ucuyla bile.

"Devam edelim mi?" dedi Mert sessizce. Eftelya, "Tuvalete gitmem gerek," dedi. Hızlıca kalkıp ilerledi.

Lütfen Öykü gelmesin. diye düşündü. Öykü'den korkmuyordu. Ama sözleri o kadar acıtıyordu ki canını. Çantasından çıkardığı ilacı aldı. Içtikten sonra biraz daha sakin hissediyordu. Bir ilaca bağlı yaşamak; yorucuydu.

Elini yıkayıp peçeteyle sildikten sonra dışarı çıktı. Karşısında Barış'ı gördü. O an tüm dünya durmuştu sanki. Kalbi ağzından atıyordu. 3 senedir olduğu gibi her onu görüşünde heyecanlanmadan edemiyordu. Ona bakmamaya çalıştı, ne kadar becerebilirse.

"Denizkızı," diye seslendi arkasından. Hayır. Denizkızı diye seslenmemisti. Eftelya demişti. Ama; Eftelya öyle hayal etmişti. Çünkü onun ağzından yeniden kendisine denizkızı dediğini duymak için her şeyi yapardı.

"Neden derin derin nefesler alıyorsun?" dedi. "Tamam, canını sıkmış olabilir ama.. bu normal mi?"

Eftelya elinde sıkı sıkı tuttuğu ilacı Barış görmesin diye dua etti. Ama Barış anlardı. "Bu ne?" dedi elinden ilacı çekerek.

"Sanane?" deyince Eftelya, biraz daha güçlü hissetti. Onun karşısında bu kadar gardını indirdiğini düşünmesini istemiyordu.

"Sakinleştirici mi kullanıyorsun?" diye sesini yükseltti. "Barış, rahat bırak beni."

"Neden?" diye üsteledi Barış. Ilacı hala vermemişti. Eftelya almaya çalıştıkça Barıs yukarı tutuyordu.

"Çünkü sakinleşmeye ihtiyacım oluyor! Dayanamıyorum Barış." Barış, duraksadı. Eftelya'dan bir şeyleri itiraf etmesini beklemiyordu. "Sana aşığım anlasana." diye fısıldadı.

Barış'ın bir şey demesine izin vermeden devam etti. "Ama bak, sen seviliyorsun ben bekliyorum."

Eftelya'nın yanağı ıslanmıştı.

"Elinden geliyorsa.. azıcık sevsene beni."

Barış, tereddüt etmeden Eftelya'yi kollarının arasına aldı. Eftelya, hıçkırıyordu.

"Yanaklarından süzülüyor inciler... denizkızı."

Eftelya kafasını kaldırıp baktı. "Artık denizkızı değilim." diye fısıldadı.

"Belki de dünyanın en ince ruhlu çocuğunu üzdüm ben Barış. Evet, evet sana aşığım.." dedi Eftelya. Bunları söylediğine kendi bile şaşırıyordu. "Ama Gürkan benim için o kadar değerli ki.. Öykü'yü kaybettim, Gürkan'ı kaybettim. Ama hala o kadar bencilim ki.."

"..hala o kadar bencilim ki sırf senin bana böyle sarılacağını bilsem yine yapardım aynı şeyleri."

Barış o an kalbinin sızladığını hissetti. Şu an ne Gürkan'ı ne de Öykü'yü düşünüyordu. Kollarında ağlayan kıza baktı. Eftalya'nın bu denli aşık olduğunu bilmiyordu. Eftelya güzel bir kızdı. Ama Barış bir kere bile Eftelya'ya o gözle bakmamıştı. Bakmak istememişti belkide.

Şu an Eftelya'nın ne kadar güzel olduğunun farkına vardı. Ve ilk defa ona o şekilde bakıyordu.

Eftelya, Barış'ın kollarından ayrıldı. "Beni incitmemek için böyle davranman çok güzel.." dedi. Ardından gülümsedi. Barış ona sarılmıştı sonuçta.

Barış tereddüt etmeden Eftelya'nın gözlerine baktı.

Belki de ilerisinde pişman olacağı, ama şu an deli gibi istediği bir şey yaptı.

Biraz eğildi, ve Eftelya'yla dudaklarını birleştirdi.

Onu öpüyordu.

-

bu cidden..ovufoo..

-feyza

05032020

denizkızı [texting]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin