My only addiction▪Taekook▪《OneShot》

°Tek Bağımlılığım°

Gündüzleri ışıktan,geceleri ise karanlıktan sarardı içime sıkıntı.
Her gökyüzüne baktığımda onun yüzünle karşılaşmam bezdiriyordu beni bu kısa hayattan. Yaşadığımız her şey sanki dünmüş gibi gözümün önünden bir filim şeridi gibi akıp düşüncelere sardırıyordu beni.

Aklımdan onu silsemde kalbimden bir türlü silemiyordum. O yaptıkları şeyler unutulacak gibi değildi,şu anda ona nefret beslemem gerekirken sadece bana bunu neden yaptığını düşünüyordum.

Karşısına geçip onu pataklamak ve duygularımla neden oynadığını sormak çok istiyordum ama bunu yapacak cesareti kendimde göremiyordum.

O her konuda benden üstünken bense onun yanında sadece bir ucube kalıyordum. Benden ayrılması,duygularımla oynaması gayet normaldi.

Onu çok sevdiğimi. Hatta kendimden bile daha çok sevdiğimi biliyordu ve yinede beni bu halde bıraktı.

Ben ilk kez bir erkeğe onun için ölebileceğimi söylemişken,o beni umursamdan terk etmişti. Bu hiç âdil değildi.

Son cümlelerimi de ekleyip günlüğün kapağını kapatmıştım. Tam 4 haftadır tek içimi dökebildiğim şey bu olmuştu. Benimle konuşmasada bazen insanların avutucu sözlerinden daha iyi geliyordu bana. Sadece susuyordu ve benim acılarımı ortak oluyordu.

Derin bir nefes verip oturduğum sandalyeden kalkıp,odamdan çıkmıştım.

Merdivenleri tek tek inip oturma odasındaki masanın üstünde olan araba anahtarınla göz göze gelmiştim.

Gitmelimiydim bilmiyordum.

Her hafta sahneye çıktığı o iç karartıcı barda onu izliyordum ve her gidişimde de beni görüp yine kalbimi kıracak bir haraket yapıyordu ya da o güzel ağzınla 'buraya gelmeme mi söylüyordu?'geçen hafta gitmemiştim ve ondan önceki hafta da gitmemiştim.

Ona karşı olan hazzım iyice artmıştı.

O beni kendisine bağımlı hale getirmişti ve tek bağımlılığım bu hayatta o olmuştu. Kim Taehyung benim dokunmaya kıyamadığım, içmeye doyamadığım tek bağımlılığımdı.

.///////////////////.

Kulağımın zarını patlatacak kadar yüksek olan müzik sesi başımı ağrıtmaya başlamıştı.

Buraya geleli en fazla yarım saat olmuştu. Çevremde tanıdığım simalar olsaydı kesinlikle gözlerini pörtletip benim gibi bir adamın burda ne aradığını sorarlardı. Etraf o kadar leşti ki bu kadar insanın burda nasıl hastalanmadığını merak ediyordum.

Barmenin uzattığı içkiyle dikkatimi ona verip,elinden almıştım bardağı. Bir süre boş bakışları bende gezsede bunu umursamadan sırtımı ona dönüp sahneyi izlemeye başlamıştım.

Şimdiye kadar çıkması lazımdı. Neden bu kadar gecikmişti?

Elimdeki içkiden bir yudum alıp bakışlarımı etrafta gezdirdim.

(Medyadaki şarkı)
Tanıdık bir şarkı çalmaya başladığında üst dudağım kıvrılıp,dudaklarımın arasından küçük bir kıkırtı çıkmıştı.
Bakışlarım sahneyi bulduğunda o muazzam vücudunla karşılaşmam, derince yutkunmama sebep olmuştu. Anlımdan süzülen terleri elimin tersiyle silip içkimden bir yudum daha almıştım.
Dudağından çıkan her bir söz tüylerim diken diken edip,o kalın iç gıdıklayan sesiyle sertleşmeye başlamıştım. Ara ara o esnek vücuduyla dans edip beni delirtiyordu.
Bütün şarkı boyunca pür dikkat onu izlemiştim sanki bir daha bu muazzam sanat eserini göremiyecek gibi. Şarkı bittiğinde sahneden inip odasına doğru ilerlemişti.