Tembel Kız

1.2K 18 9
                                    

Uzak bir köyde bir ev varmış. Bu evde bir kadın ve bir adam yaşarmış. İkisinin de önceki evliliklerinden birer kızları varmış. Kadın, kendi kızını çok severmiş. Ona giyecek yeni elbiseler verir ve hiçbir iş yapmasını istemezmiş. Bu yüzden kızı çok tembel olmuş. Bütün gün boş boş oturur, kendi kendine hayran olurmuş. Ama bu kadın diğer taraftan üvey kızına çok kötü davranıyormuş. Kadın:- Niye oturuyorsun burada? Kalk ve evi temizle! Üvey kız:- Ama anne evi daha bu sabah temizledim. Benimle tartışma! Ne diyorsam onu yap! Üvey kız:- Peki anne. Kadın üvey kızına bütün işleri yaptırırmış ama kız yine de hiç şikâyet etmezmiş. Aynı işi üst üste defalarca yaparmış ama hiç yorulmazmış. Babası olan biteni seyredermiş. Kızı için çok üzülürmüş ama hiçbir şey yapamazmış. Zamanla iyice güçten düşmüş ve hastalanmış. Baba:- Güzel kızım, Özür dilerim! Sana hiçbir şey veremiyorum. Üvey kız:- Hayır baba sakın üzülme! Sen beni hayatın boyunca sevdin ve önemsedin! Artık sana bakma sırası bende! Çalışacağım ve çok para kazanacağım. Bu bizim için çok zor bir dönem. Ama yakında sona erecek! Kadın bu konuşmaları sessizce dinliyormuş. Kadın:- Niye ben düşünemedim bunu? Onu gönderimde zengin bir ailenin yanında işe başlasın. Para kazansın diye işe gönderim ve kazandığı bütün para benim olsun! Kızım ve ben hep istediğimiz o hayata sahip olalım. Kadın kızının yanına gidip şöyle söylemiş. Kadın:- Çok haklısın, baban artık hep hasta. Ayrıca başka masraflar var.

Sen zengin bir ailenin yanına çalışmaya git istersen! İyi bir hizmetçi olabilirsin. Baba:- Bu ne cüret! Niye kendi kızını işe yollamıyorsun? Kadın:- Gönderirdim tabi ama biliyorsun ki benim kızım güzel ellerini ve minik ayaklarını düşünür her zaman! Eğer çalışırsa güzelliğini yitirir! Hem zaten senin kızın o kadar güzel değil. Onu işe göndermenin hiçbir zararı yok! Ha ha haha… Karar verildi o zaman. Yarın sabah zengin bir ailenin yanına iş bulmak için gideceksin evden! Baba:- Bu kadın güzellikten ne anlar! Çalışman şart değil, kızım. Üvey Kız:- Hayır baba! Çalışmak istiyorum. Görevlerimizi ihmal etmemizin hiçbir faydası olmaz. Merak etme, sen beni iyi yetiştirdin! Bu emeklerimin bir gün ödüllendirileceğini biliyorum. Kız ertesi sabah evden çıkmaya hazırmış. Zengin bir ailenin yanında iş aramaya gidiyormuş! Üvey annesi yolculuk için ona ne yiyecek nede su vermiş. Ama kız bunu sorun etmemiş. Baba:- Kendine dikkat et kızım ve yardım isteyen hiç kimseye hayır deme ve çalışkan ol! Ne iş yaparsan yap, o işi tüm kalbinle yap! Üvey kız:- Evet, Bunu her zaman hatırlayacağım baba! Ve kız yola çıkmış. Dere tepe düz gitmiş ve hiçbir şey bulamamış. Gece gündüz yürümüş ama hiç kimseyi görmemiş. Ama yine de umudunu kaybetmemiş. Babasının söylediklerini hatırlamış. Üvey kız:- Şu anda sadece iş bulmaya odaklanmalıyım. Yapmam gereken tek şey bu ve bunu tüm kalbimle yapacağım. Ne kadar sürerse sürsün vazgeçmeyeceğim. Biraz ilerde konuşan bir ağaca rastlamış. Ağacın bütün dalları kuruymuş. Ağaç:- Merhaba, bir yere gider gibi bir halin var. Kuru dallarımdan arınmam için bana yardım eder misin? Bunun karşılığında sana bir iyilik yaparım… Üvey kız:- Evet, tatbikî! Kız ağaca tırmanmış ve elleriyle tüm kuru dalları kırmış. Ağaçtaki bütün kuru dallar temizlenen ve yeni yapraklar ve meyveler için hazır olana kadar da durmamış. Ağaç kız teşekkür etmiş ve kız yoluna devam etmiş. Biraz ilerde ölmekte olan bir asamaya rastlamış. Asmanın hemen yanında tuhaf görünümlü bir çapa varmış. Asma kızla konuşmuş. Asma:- Merhaba! Köklerimi çapalar mısın? Karşılığında sana bir iyilik yaparım. Kız çapayı almış ve asmanın köklerini çapalamaya başlamış. Avuçları şişene kadar çapalamaya devam etmiş. Asma:- Aaa! Ellerin acımış olmalı! Üvey kız:- Hiç önemli değil iyleşirler.

Senin yardıma ihtiyacın vardı bende sana yardım ettim. Asma kıza teşekkür etmiş ve kız yoluna devam etmiş. Biraz ileride kırık bir ocağa rastlamış. Ocak kıza seslenmiş. Ocak:- Küçük kız! Acaba beni temizleyip düzenler misin? Karşılığında sana bir iyilik yaparım. Kız ocağın üstünde bir sürü çatlak görmüş. Bir süre düşünmüş. Sonra biraz çamur bulmuş ve ayakları ile karıştırmış. Ardından o çamuru kullanarak ocağın bütün çatlaklarını kapatmış. Ocak artık yepyeni olmuş. Ocak:- Teşekkür ederim! Ellerin ve ayakların çok kirlendi. Üvey Kız:- Önemli değil. Biraz su ile temizleyebilirim. Sen zor durumdaydın. Bende sana yardım etmeliydim. Kız yoluna devam etmiş. Biraz ileride bir kuyuya rastlamış. Kuyu:- Merhaba! Kirli suyu boşaltıp beni temizler misin? Karşılığında sana bir iyilik yaparım. Kız kuyudaki kirli suyu boşaltmış ve kuyuyu bir güzel temizlemiş. Kuyu:- Ooo! Giyesilerin çok kirlendi! Üvey kız:- Önemli değil. Hepsini temizleyebilirim. Senin yardıma ihtiyacın vardı bende sana yardım ettim. Kuyu kıza teşekkür etmiş. Kız yoluna devam etmiş. Az ileride çok sevimli bir ses duymuş. Sesin sahibi bir köpekmiş. Üstü başı çamur içindeymiş ve tüyleri uzunmuş. Köpek:- Tüylerimi kesip beni nehirde yıkar mısın? Karşılığında sana bir iyilik yaparım! Kız köpeğin dediklerini yapmış. Köpek artık sağlıklı ve mutlu görünüyormuş.  Kıza teşekkür etmiş. Kız nehirde kendisini de temizlemiş ve yoluna devam etmiş. Kısa süre sonra hava kararmış. Kız bir eve denk gelmiş. Evde yedi peri yaşıyormuş. Üvey kız:- Rahatsız ediyorum ama dışarısı karanlık oldu bu gece burada kalabilir miyim? Peri:- Nereye gidiyorsun? Üvey kız:-Ben çalışmak için iş arıyorum. Per:-Öyle mi istersen burada çalışabilirsin. Burada yedi oda var. Her gün altı odayı birden temizleyeceksin. Ama unutma yedinci odaya asla girmeyeceksin! Kabul ediyor musun? Üvey kız:- Size minnettarım! Teşekkür ederim! Dediğinizi yapacağım! Ve kız söylenenleri yapmış. Her sabah uyanmış ve altı odanın tamamını temizlemiş ve yedinci odaya hiç bakmamış. Bir yıl geçmiş ve yeterince para kazanmış. Hasta babasının yanına dönmek için izin istemiş. Peri:- Yanımızdan gitmeden cevap ver. Neden yedinci odaya hiç girmedin? Babam bana sadece görevimi yapmamı söyledi. Burada çalıştığım süre boyunca görevim sadece size itaat etmekti. Peri:- Bu dürüstlüğünden ötürü çok memnun kaldık çocuğum. Çalışkanlığın bizi etkiledi. Benimle gel ödülünü alma vakti geldi. Periler kızı yedinci odaya götürmüşler. Odanın içinde bir sürü altın ve gümüş sikke varmış. Peri:- Şimdi bu altın ve gümüş sikkelerin üstünde yuvarlan. Üstüne yapışan her şey senindir. Kız söyleneni yapmış.

ÇOCUK HİKAYELERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin