Sabah alarmım sesi ile uyandım -klasik şeyler işte- dün olanlar aklıma geldikçe yüzüm kırmızının tüm tonlarına boyanmıştı. Peki ya ben bu utançla nasıl işe gidecektim ki. Yataktan zorlukla çıkıp rutin işler için banyoya girmiştim dolabımın karşısına geçip giyeceğim kıyafetleri seçmeye başladım
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kahvaltımı yapıp evden çıktım taksiye binip holdinge gidiyordum ben dünki olayları düşünürken telefonumun bildirim sesini duymuştum düşüncelerimden ayrılıp gelen bildirime baktım. Mustafa bey -Bade direk odama gelirsen sevinirim.Şimdi ne yapacağım nasıl yüzüne bakacağım of Allah'ım sen bana yardım et. Taksi holdingin tam önünde durmuştu ücreti ödeyip taksiden indim yavaş adımlarla holdinge girip bulunduğum kata çıkıyordum Mustafa bey'in odasına gelince kapısının önünde durdum açıkcası korkuyordum suçsuz olmama rağmen kendimi nedense suçlu hissediyordum kendimi toparlayıp kapıyı tıklattım "gir" denmesi ile içeri adımladım "buyrun Mustafa bey" "Bade dün olanlar adına senden özür dilemek istiyorum böyle olsun istemezdim" Mustafa'nın gözlerine baktığımda üzgün olduğuna dair belirtiler vardı kıyamam sana ben "ee şey sorun değil Mustafa bey artık izninle işime dönmek istiyorum" Mustafa başını aşağı yukarı tamam dercesine onayladı bende tabi ki hemen odadan fırladım bakın fırladım diyorum ne kadar özür de dilemiş olsa dün saçımdan sürüklendim lanet olsun bütün bu onları unutmaya çalışarak işime döndüm işime öyle bir konsantre olmuşum ki saat'in öğlen olduğunu bile unutmuşum "Bade sen yemeğe çıkmıyor musun ?" Mustafa bey'in sesi ile o tarafa döndüm "sanırım biraz daha buradayım işlerim henüz bitmedi" Mustafa kaslarını çatmış bana bakıyordu yine ne yaptım yahu "işini yemekten sonra da halledebilirsin öyle değil mi 5 dakika'ya seni aşağı da bekliyorum" diyip gitmişti bu da ne oluyordu resmen emrivaki yapıyordu düdük herif. Tam 5 dakika sonra aşağı inmiştim arabanın kaputuna yaşlanmış beni bekliyordu hemen sürücü koltuğuna oturmuştu bende tabi ki ya tarafına "Nereye gidiyoruz Mustafa bey" diye sormuştum "Nereye gitmek istersin, nerenin yemeklerini daha çok seversin" bir an düşündüm ben her yerin yemeğini çok severdim ama burger king ayrıydı benim için "Ee şe burger king" dedim tereddüt ederek "tamam o halde istikamet burger king" diyip güldü ne güzel gülüyorsun be adam gülüşüne gömsünler beni diye geçirdim içimden.
Yarım saat sonra geleceğimiz yere varmıştık arabadan inip kapıdan girdik bir masaya oturup garsonun gelmesini bekledik "hoşgeldiniz, ne almak istersiniz" diye güler yüzle sormuştu "Köfte burger istiyorum yanında şekersiz bir kola" Mustafa da aynı şekilde siparişini vermişti 15-20 dakikaya yemekler gelmişti yemeklerimizi yiyorduk Mustafa'nın sesi ile ona döndüm " çok güzelsin" şaşkınlıkla ona bakıyordum Allah'ım neler diyordu bu "t-teşekkür ederim, e şey ben bi tuvalete gitsem iyi olacak diyip fırladım yerimden yüzümü hızlı hızlı su çarpıyordum nedense küçük bir cümleden heyecanlanmıştım kapının hızla açılmasıyla yüzüme tokat yemem bir olmuştu.
Hellö nabersiniz baya baya uzun bi aradan sonra ben geldim ben kitap yazdığımı unuttum arkadaşlar pvkrjxjswhs bir de sizi bekletmeden ufak kısa saçma bölüm getirdim beğenin ya eofkfkkcmd sizi öptüm beybiler ❤️
