I learned love myself

64 5 0
                                    

Bahçede yeni biçilmiş çimenlerde otururken bir yandan da tanrının adeta bana hediye olarak verdiği tablo gibi bir adama bakıyordum.

5 sene geçmişti ona bakalı ve hala usanmadan bıkmadan onu aralıksız , soluksuz izlemeye devam ediyordum. Onu bu kadar sevmek ne ben isterdim nede onca acı çekmiş kalbim isterdi.
Bazen düşünüyorum , diyorum kendime "Neyini seviyorsun o çocuğun?" düşünüyorum biraz ama gerçekten bir cevap bulamıyorum. Bunu bilmeme rağmen çağresiz bir şekilde onu sevmeye devam ediyordum. İşte aşk buna deniyordu.

Kendi kendime öğrenmiştim altı senedir aşkın anlamını. Ne bir filmden , ne bir diziden nede ailemden öğrenmemiştim. Taehyung'a olan hislerim aşkın her bir belirtisiymiş gibiydi. Ne hissettiysem, ne yaşadıysam , ne kadar acı çekip ne kadar mutlu olduysam bana aşkı gösterdi. Kendi deneyimlerim bana aşkı öğretmişti , başka bir şey değil.

Şimdi siz beni çirkin , inek , asosyal biri falan sandınız. Aslında oldukça dışa dönük bir insanımdır. Olabildiğince yeni insanlarla tanışmaya , çevremi genişletmeye özen gösterirdim. Yeni insanlarla tanışmak beni çok mutlu eder aslında. Kendimi övmeyi sevmem bundan özgüven düşüklüğü yaşıyorum ama arkadaşlarıma göre istediğim adamı elde edebileceğim kadar çekici ve güzelmişim. Sadece o dışında , Taehyung. Altı yıldır aynı okuldaydık ama bir defa bile dikkatini çekemedim. Bir defa bile bana dönüp göz ucuyla dahil bakmamıştı.

"Jennie artık bırak şu çocuğu. Seni haketmiyor bile, tek yaptığı kızlarla yatıp kalkmak gerçekten bunu mu istiyorsun ondan?"

Yerden bir çiçek kopartıp tek tek yapraklarını kopartmaya başladım. Seviyor sevmiyor misali.

"Lisa amacım o olsaydı şuana kadar yapmıştım. Biliyorsun onca senedir tek istediğim beni farketmesi.. sevmesi. En ufak bir his bile olsa yeter"

Lisa acımasızca güldü. "Jennie seni altı yıldır farketmediyse şimdi de farketmez kes artık şu çocuğa bakmayı. Etrafında bir çok erkek var yüzde doksanıda o adamın tipine bin basar! Hadi ama artık gözlerini aç biraz"

Lisa'nin böyle durduğuna bakmayın. Aslında melek gibi bir kızdır ve sürekli benim iyiliğimi düşünür , ister. Onca senedir de Taehyung'u bırakmayıp canımı yakmasına hala izin vermem onu hayliyle sinirlendiriyordu sadece. Dediğim gibi benim mutluluğumu istiyor. Ama anlamıyor beni..
Taehyung'u bırakamayacağımı..

Banklarda arkadaşlarıyla oturuyordu. Daha doğrusu o bankların sırt yaslandığı kısma oturmuştu arkadaşları normal bir şekilde otururken. Her zamanki o kare şeklinde ki dudaklarıyla gülüyordu ve ben her seferinde onun gülüşüne tekrar aşık oluyordum aynı ona kapıldığım gibi gülüşünede kapılıyordum.

İzin verse , onu çok daha fazla güldürürdüm. Onu istediğinden çok daha fazla mutlu ederdim. Onun için her şeyi göze alabilecek biri olurdum. Ama o hala beni bir defa bile görmemişti.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 29, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

You Are Mine | TaennieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin