jungkook bugünlük kütüphaneye uğramak yerine direkt jennie'nin kafesine gitmek için otobüs durağına doğru ilerledi. dakikalar süren yolculuğun ardından otobüsten inip karşı caddede bulunan kafenin içerisine girdi. bu sefer boş masa aramak yerine gözleriyle jennie'yi arıyordu.
müşterilerle ilgilenen ve hızlıca hareket eden kızı gördükten sonra tebessüm ederek gitarını sırtından indirip eline almıştı. kafe biraz boş olduğu için jennie'nin de jungkook'u görmesi uzun sürmedi. jennie gördüğü bedene karşı gülüp elini sallamış ve yanına doğru ilerlemişti."tekrardan merhaba kook."
"sana da merhaba jennie."
"bugünlük erken gelmişsin? buna sevindim. şu masaya oturalım mı?"
jennie'nin sorusu üzerine jungkook başını onaylar şekilde sallayınca ikili yanlarındaki boş masaya oturmuştu.
jungkook bel çantasındaki küçük not defterini masanın üzerine koyduktan sonra jennie defteri eline aldı. dikkatli ve yavaş bir şekilde defterin sayfalarını çevirirken şarkı sözlerini okuyup yüzüne gülümseme yerleştiriyordu. jungkook'un kendi yazdığı şarkılar hariç başka şarkı notlarını görünce müzik zevklerinin uyuştuğunu fark etmişti jennie."jungkook, bunlar gerçekten harika."
"beğenmene sevindim, ne zaman çalmaya başlayacağım?"
"bugün de olabilir yarın da, istediğin vakit. fakat öncesinde seni arkadaşlarımla tanıştırmak istiyorum."
jungkook jennie'in söylediği şey ile meraklı bakışlarını küçük ve bir o kadarda şirin kafede gezdirdi. o sırada yanına gelen iki genci hızlıca süzmüştü.
"kafede sadece iki garson var, birisi rosé, tanışalı bir yıldan fazlası olmuştur. diğeri de yoongi, liseden beri arkadaşım ve neredeyse bütün aptallıklarımı onun sayesinde yaptım."
yoongi jennie'nin dediği şeye göz devirdikten sonra rosé ile el sıkışan jungkook'a elini uzatmış ve jennie de bu duruma memnun bir şekilde tebessüm etmişti.
"jungkook bundan sonra kafemizde şarkıcımız olacak, teklimi reddetmedi."
jungkook başını eğerek gülümsedikten sonra yoongi ve rosé ile iyice tanışmış ve jennie ile ücret konusunda anlaşmışlardı. jungkook son gitar kontrollerini de yaptıktan sonra jennie'nin ona ayırdığı küçük sahne tarzımsı yerdeki sandalyeye oturup kendi şarkılarından bir tanesini söylemeye başladı. böyle geçen birkaç saatin ardından minik kafeden gelen alkış sesleri hem nini'yi hem de kook'u gülümsetmeye yeterdi.
gece yarısında herkes kafeden ayrıldıktan sonra jennie ile kook etrafı toplamış ve ikisi birlikte kafeden çıkmıştı. jennie kolundaki saate bakmasının ardından son otobüsün daha geçmediğini fark edip yanındaki jungkook'a doğru dönmüştü."sanırım sen de otobüsle gidiyorsun?"
"evet, artık beraber durağa gideriz. tabii istersen. evin çok uzak değildir herhalde."
"evet uzak değil fakat günün sonunda yorgun olduğumdan dolayı otobüsle gitmek daha mantıklı geliyor."
ikilinin durağa gelmesinin ardından jungkook jennie'nin otobüse binmesini beklemiş, vedalaştıktan sonra ise kendisi de otobüse binip eve gitmişti. ikisi de eve gelir gelmez kendilerini yatağa atmış ve telefonlarını eline almıştı.
Jennie:
iyi geceler kook ♡|
iyi geceler kookJungkook:
iyi geceler nini
ŞİMDİ OKUDUĞUN
medianoche. ╱ jenkook.
Fanfiction"öyle bir kız ki, çocukluğumun bayram sabahları gibi. insan gözlerine bakarak nasıl söyler sevdiğini?" texting + story. ( jenkook. ) シ