Not: Bu bölüm yazarın anlatımıyla yazılmıştır. • Jennie, notları aldığı günün ertesi sabahı erkenden okula gitti. Bugün bu okuldaki de son günüydü. Gitmeden Jimin'i görüp onunla konuşmak istiyordu. 'Umarım buradadır' diye umut ederken koridoru yokladı. İlk gelen genç kızdı. Okuldan ses soluk çıkmıyordu. Koridordaki panodan sınıf listelerini kontrol edip Jimin'in adını aradı. Bulduğu gibi hızlıca onun sınıfına gitmişti. Sınıf bomboştu. Ağlayacak gibi hissediyordu şimdi. Jimin'in sınıfında boş bir sıraya oturdu ve başını sıraya koyup gelecek kişileri beklemeye başladı. Uyuyakaldığını fark etmemişti bile. Sınıf dolmaya başladığında sınıftan bir çocuk, Jennie'yi dürttü. Genç kız uyanıp etrafına baktığında herkesin ona baktığını gördü. Bütün sınıfı yokladı, ama Jimin görünürde yoktu. Titrek bir nefes alıp onu uyandıran çocuğa döndü. "Bu sınıfta Park Jimin diye birisi vardı. Kendisi nerede acaba? Konuşmam gereken bir şey var da." Çocuk bir süre duraksadı, ardından konuşmaya başladı. "Jimin dün son dersten sonra okuldan gitti Jennie. Kaydını aldırdı." Jennie orada paramparça oldu. Bütün şansı ellerinden kayıp gitmişti. Fakat bir daha kimsenin kendisini üzmesine izin vermeyecekti. Bu, Jimin'e verdiği bir sözdü. Ve bu sözü tutacaktı. Bir daha da unutmamak üzere aklına Park Jimin ismini kazıdı. Bir zamanlar, onu sırf kalbi için seven ve uzaktan koruyan güzel kalpli çocuğu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.