1

712 84 117
                                    

"Bakar mısınız, bugün ayın kaçı acaba?" diye sordum önümdeki ilk kişiye. Adam'ın garip bakışları altında eziliyordum.
"14 Şubat." dedi. Duraksadım. Birkaç saniye sonra yüzüme hafif bir gülümseme ulaştı. Teşekkür ettim ve kuçuk bir mağazaya yöneldim. Bir balon alıp parası ne ise kasaya bıraktım. Şapkamı iyice yüzüme çekip kimsenin beni tanımadığından iyice emin oldum.
Birisi omzumu dürttüğünde korkudan ayak parmaklarıma kadar irkildim. Arkamı döndüğümde tanımadığım birini görünce biraz rahatladım. Adam bana bakıp gülümsedi ve cüzdanımı uzattı. "Bunu düşürmüşsünüz." Gülümsedi.
Elinden büyük bir hızla cüzdanımı aldım. Duygusuzca teşekkür edip yeni aldığım çantaya attım.
Kimsenin takip etmediğinden emin olunca anlaştığımız küçük binanın arkasına gittim. Orada buluşacaktık. Birkaç dakika bekledikten sonra binanın çatısından bir siluetin atladığını gördüm. Gülümsedim.
"Elindeki nedir Lady'm, benim kalbim mi? Ah, sizde olduğuna emindim." dedi.
İğrenç esprisine karşılık kusma taklidi yaptım. İkimiz de gülümsedik. Gülümsemeler yavaşça gülüşmelere dönüştü. Kahkahaların ardından "Aslında evet senin, Chat." dedim. Balonu ona uzattım. Şaşkınca bana bakıp buruk bir biçimde gülümsedi. "Teşekkürler Lady Marinette, çok naziksiniz. Tek bir şeyi anlayamadım. Bu günü özel kılan nedir, daha önce hediye aldığınızı görmemiştim de." dedi. Gülümsedi.
"14 Şubat." dedim. Bir günde ikinci kez garip bakışlar altında eziliyordum.  Gerçekten Sevgililer gününü bilmiyordu.
"14 Şubat, Sevgililer Günü." dedim. Kalp şeklindeki balona bakıp sinir bozucu bir biçimde sırıtmaya başladı.
"Ne?" dedim garipseyerek.
"Yok bir şey, sevgilim." dedi

"Marinette!"

"Chat!" dedim bağırarak. Kayboluyordu, açıkçası sanki ben karanlığa gömülüyordum.


"Marinette, sen iyi misin kızım?"
Alya.
Yavaşça gerçekliğe dönüyordum herhalde. Tabi ya, Chat yoktu artık. Ölmüştü...
Gözümün yaşardığını hissettim. Bir türlü aklımdan çıkmıyordu Chat. Onun ölümü, veda edişi...


Göz kapaklarım aralanmaya başladı. Yavaşça ışığa kavuştum. Eğer Chat yanımda olacak olsaydı, karanlığı tercih ederdim tereddütsüz. Göz yaşlarım çeneme doğru hızla akmaya başladı. Hıçkırıklar sanki yaşlar aktıkça güçleniyordu. Kendi odamda olduğumu fark ettim. Hafif dağılmıştı. Masamın üzerinde birkaç karalama içeri vuran rüzgardan dolayı uçmak üzereydi. Yanı başımda ise Alya vardı, bana baktı. Sarıldı, sımsıkı. Güçlükle "Alya..." dedim hıçkırıklarımın arasından.
"Şşh..." dedi. "Konuşmana gerek yok, sorun değil. Hepsi geçti." İşe yaramayacağını bilse bile sakinleştirmeye çalışıyordu.Biraz olsun rahatladım. Kollarımı sımsıkı sardım ona. Chat gibi hissettirmedi. Hiçbir şey onun gibi hissettiremezdi.
Anlamıştım cidden; Onu hatırlamak faydasızdı, unutmak da imkansız.


...

Merhaba! Denek kitabının devam kitabı olan bu kitaba hoş geldiniz! Öncelikle okumadıysanız Denek Miraculous kitabını okumanızı öneririm ^^ (Her ne kadar bir duzenlemeye ihtiyacı olsa da dlsjpsbsl)

Okunma sınırı: 50

Vote Sınırı: 20

Geçmeden ikinci bolumu yayımlamayacağım ^^

okuduğunuz için teşekkürler, beğenebilecek arkadaşlarınızı etiketlemeyi unutmayın lütfen ^^❤

Yeniden Doğmak |Miraculous| (Şimdilik Askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin