6:Sevgi

225 21 0
                                    

Lily sessizce ortak salona geçtiğinde kimse ortada görünmüyordu. Yavaşça kızlar yatakhanesine doğru adım atarken arkasında bir gürültü hissetti. Arkasına baktığında Linda'yı gördü. Mutsuz görünüyordu. Kendisini fark etmesinden korkarak hızlı adımlarla yatakhaneye girdi ve kapıyı kapattı. Aynada kendini görünce yüzünde alaylı bir gülümse belirdi. Dolabından pijamalarını alıp giydikten sonra sessizce yatağına yattı ve ister istemez tüm geceyi düşünmeye başladı. 
Scorpius aklına geldiğinde güldü. Eğer bu gece berbat olmasaydı onunla beraber inanılmaz güzel vakit geçirebileceğini biliyordu. Aklına baloya davet ettiği an gelince sessizce kahkaha attı. Scorpius'u seviyordu.

Büyü Tarihi dersinden çıkan Lily, yine kitaplarının içinde boğuşuyordu. Sınavlar yaklaşırken herkesin düşündüğü tek şey baloydu. Lily oflayarak birkaç tane kitabı eksik getirdiğini fark etti. Kütüphaneye doğru hızla giderken her zamanki gibi yere bakarak yürüyordu. Bu alışkanlığı yüzünden çok sakarlıklar yaşamıştı. Birden birine çarptığında yeri boyladı. Kafasını acıyla tutarak kaldırdığında Scorpius gülerek elini uzatıyor ve "Sağlam kafaymışsın Potter," diyordu. Lily sinirle elini tutmadan kalkıp yoluna devam etmek istediğinde Malfoy kolundan nazikçe çekip ona doğru dönmesini sağladı. " Yoksa bana küstün mü?" .
Lily ister istemez gülümsedi. Hogwarts'a geldiği günden beri Scorpius'la aralarında anlam veremediği bir şey vardı. Lily'i heyecanlandırıyordu. "Hayır,küsmedim. Ama canımı çok acıttın Malfoy," dediğinde Scorpius yine güldü ve elinde olan Lily'nin elini kibarca öpüp "Özrümü kabul edersiniz umarım Miss Potter," dedi. Lily gülüp "İyi denemeydi Malfoy",dedi ve oradan ayrıldı. Kalbi halen sık sık çarpıyordu.  Kütüphaneden aradığı kitabı bulduğunda hemen içini açıp incelemeye başladı. Ta ki ilk sayfasındaki notu görene kadar.
"Galiba kitabını buldum. Bana teşekkür borçlusun Potter. Borcunu ödemen için sana fırsat, benimle baloya gelir misin?".
Lily önce kızdı ama bu hoşuna gitmişti. Kendi kendine konuşarak "Geleceğim Malfoy," dedi.

Sert gelen bir topuklu sesiyle Lily irkildi. Gözlerini kapatıp uyuyor numarası yaptı. Ağlama seslerinden de anlaşılacağı üzere gelen Rose'du ve halen üzgündü. Rose,Malfoy'dan bu yıl hoşlanmaya başlamıştı. Gerçi buna tam olarak hoşlanmak denemezdi bile. Bir şeyler hissettiğini sanıyordu. Hemen arkasından Linda da yatakhaneye gelmişti. İkisi de berbat görünüyordu. " Sana ne oldu? ", diye sordu Rose. Linda kafasını sallayarak "Umutsuz vaka olduğumu biliyordum fakat artık bundan eminim," dedi. " Fred balo boyunca beni asla görmedi bile. Yalancıktan yanımda olduğu o kadar belliydi ki," dedi.
Rose gülümseyerek Linda'ya sarıldı ve " O seni hak etmiyor. Kaç yıl oldu Lin. Artık onu bırakma zamanı," dedi. Linda gözündeki yaşları silerken kafasını salladı. Haklı olduğunu düşünüyordu.
" Sanırım sen Lily'e fazla tepki gösterdin Rose. Malfoy'la aralarında bir şey olduğunu sana anlatmadı mı?". Linda'nın sorusu üzerine Rose şaşkınlıkla baktı ve "Aralarında bir şey mi varmış?!", dedi. Linda kafasını salladı ve "Hem de ilk yıldan beri," dedi. Rose şaşkınlıkla yatağına oturdu ve "Bilmiyordum," dedi. Linda da yanına oturdu ve "Lily bundan kimseye bahsetmiyor. Çünkü aralarında net bir şey yok. Bana da söylemedi. Ben sadece izleyerek anladım," dedi. Rose, Lily'e doğru baktığında "Yani ona haksızlık ettim," dedi. Linda gülerek "Belki,biraz," dedi ve kendi yatağına geçti. Bunları duyan Lily,sonunda birilerinin onu anladığı için mutlu fakat dışarıdan bakıldığında Malfoy'la aralarında bir şey varmış gibi göründüğüne sinir olmuştu. Tamam, Malfoy hoşuna gidiyordu ama bunu bir tek onun bilmesi yeterliydi. Oflayarak uyumaya çalıştı. Gece onu yeterince yormuştu

*

" Lily,ben özür dilerim."
Rose'un birkaç defa ettiği özürlere yine bir tane daha eklenmişti.
" Rose, artık özür dileme. Sana tamam diyorum," dedi Lily gülerek. Frank,Linda,Lily ve Rose beraber yemek yiyorlardı. Lily'nin gözü Fred'i arıyordu ama halen ortalıkta yoktu. O sırada abisi James'le birlikte gelen Fred'i görünce önüne döndü. Çekilen sandalyeleri duyduğunda yanlarına oturduklarını anladı. James gülerek her zamanki munzurluğuyla masadakileri güldürüyordu. Rose en sonunda kahkaha atmaktan ağrıyan çenesini kuzenine şikayet ediyordu. " James yeter artık. Gülmekten midem bulanmaya başladı" .
Lily onların bu haline gülümserken Fred'le göz göze geldiler. Fred'in de ona sinirli olduğunu biliyordu ama sanki biraz siniri geçmiş gibi duruyordu. Lily'e gülümsüyordu. Lily de ona gülümsedi. Frank,James'le yine iddia yarışına girmişti. James de inatla Fred'i sokmaya çalışıyordu fakat başaramıyordu. Buranın altın üçlüsü onlardı. Fred,Frank ve James. Beraber durmadan vakit geçirir,insanlara şaka yapmakla uğraşırlardı. Lily'nin diğer abisi Albus ise genelde Scorpius'la takılıyordu.

Charming/Harry PotterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin