2. Bölüm "Derin Bir Okyanus"

70 7 7
                                    

Kaan Tangöze - Bekle Dedi Gitti

Sınıfın kapısında resmen donmuş halde ona bakıyordum. Onu burada beklemiyordum , sahi taşınmamış mıydı o . Damla imdadıma koşarak beni kolumdan tutup hiçbir şey yokmuş gibi. Çekiştirip beni kendime getirdi.

"Barlas ?" deyip sorarcasına yanına doğru yürümeye başladım. Değişmişti uzamıştı ,sakalları çıkmıştı, yüzü olgunlaşmıştı , onun dışında aynı Barlas aynı yakışıklı Barlas.

Gülerek "Naber" dedi samimiyetle

Affedersin de nereden geliyor bu samimiyet canım , en şaşkındım fakat yüzümü ifadesiz tutuyordum. Bu konuda kendimi geliştirmiştim.

"İyi senden naber" diyerek samimiyetsiz bir gülme ekledim suratıma 

Damla da kenardan bizi izliyordu dedikoducu teyzeler gibi, elinde bir çekirdeği eksikti maşallah .Damlayı yanıma çekerek 

"Biz de kantine iniyorduk , sonra görüşürüz " deyip cevabını beklemeden Damlayı koluma takıp hızlıca sınıftan çıktık. Onu görmenin şokuyla bir hafta kendime gelemem ben. 

Damla "oha kızım yeni öğrenci derken bundan mı bahsediyorlardı , valla şaşırdım yani"

Ben suratına salak gibi bakmakla meşguldüm hala olayın etkisinden çıkamamıştım o kadar sene geçmesine rağmen nasıl bir iki kelimesi beni bu kadar etkileyebiliyordu . Kendime çeki düzen vermem gerekiyor kesinlikle 

"Sen bir de sor bana canım şaşırmayı ,şok geçirdim resmen karşısında" deyip yürümeye başladık.

Birlikte kantine indik. Damla ikimize de kahve alacağını söyleyip  gitti ben ise bir köşesinde boş masa bulup oturmuştum.

İleriden sırıtarak iki elinde kahveyle birlikte bana doğru yürüyordu ta ki ayağı takılıp yere yapışana kadar.

Hemen kalkıp yanına koştum , bir yandan gülüyor bir yandan da kalkması için elimi uzatıyordum .

Damla elimi tutup ayağa kalktı içinden küfür sayıklıyordu. İyi ki kahveler ileri doğru döküldü de üstüne bir şey bulaşmamıştı, sadece biraz toz.

Yan tarafımızdan gülme sesi geldiğinde ikimiz de o tarafa döndük ve karşımızda Mirza 

"Ya çocuk orta okulda bitmedi burada da mı başıma dert olacaksın ya " dedi Damla,Mirzanın üstüne yürüdü ona vurmaya başladı 

Mirza "Abla vurmaya acıyor abla özür dilerim" deyip kollarını kendine siper ediyordu. Bu olanları Mirza mı yapmıştı , Mirzanın burada ne işi var ki , Abooov yeni gelenler bunlar . Ben olayları yeni yeni anlarken Damla ile Mirza laf dalaşı ediyordu. 

"Yeter bu kadar veletlik yaptığınız " deyip Damlayı çektim kendi tarafıma o da bunu bekliyormuş gibi masamıza gittik. Etraftaki herkes bize bakıp ya gülüyor ya da fısıldaşıyorlardı , klasik Akay koleji öğrencileri. 

Sandalyeyi çekip oturduk kantindekiler artık kendi işlerine dönmüşlerdi. Bizde sakince konuşabilirdik.

"Biliyor muydun ? " deyip Damlaya döndüm . O da deminki olayların şokundan çıkamamıştı 10 dakika içinde bu kadar aksiyon ikimizde beklemiyorduk sonuçta .

"Tabii ki de hayır , bilsem sence sana söylemez miydim birbirimizden gizlimiz saklımız yok zaten."

Evet birbirimizden gizlimiz saklımız yoktu . Damla ile ilkokulda tanıştık ilk başta birbirimize çok sinir oluyorduk hatta saç baş kavga ettiğimiz bile olmuştu sebebi şu silgimi aldığı için ne yapayım yani sinir oluyordum kıza, evet bu yüzden saç baş birbirimize girmiştik en son hocanın bize bunun yanlış olduğunu falan söylüyordu bu olaydan sonra yakınlaştık ve çok yakın arkadaş olduk. Ortaokul ve lisede de hep aynı sınıfta olduk , böyle bir şansın beni bulması şaşırttı ama bundan şikayetçi değilim.

BarelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin