Bölüm 2

55 0 0
                                    

 Tuvalde arka planı her zamanki gibi siyah yapıyordum.Bu, resme başladığımdan beri süregelen birşeydi.Resim hayatımın merkezi olsa dahi renklerden nefret ediyordum.Benim için hayatta net olan sadece iki renk vardı.Siyah ve beyaz.Ben ise bu iki netlikten siyahın içinde kaybolmuştum.

 Karşımda duran genç erkeğe baktım.Resme başladığımdan beri bakışlarını benden ayırmamıştı.Hafif açık renkte olan gözleri her hareketimi ölçer gibiydi.Kaşları hafifçe çatılmış bir şekilde üstünde sadece kot pantolonla yüksek bar taburesinde oturuyordu.Kızlar onu taciz adercesine süzüyor,erkekler kıskanç bakışlarını atıyordu. O ise duruşunu bile bozmadan rahat bir tavırla oturuyordu.

 Kaşlarını çatmış hali kimilerini zorlarken,ben fırça darbelerimi kendinden emin bir şekilde tualin üzerinde gezdiriyordum.Çıkık elmacık kemikleri, oldukça keskin yüz hatları,inanılmaz düzgünlükte burnu,hafif aralık dudakları ve sanki uykudan yeni uyanmışçasına dağılmış saçlarıyla nefes kesiciydi.Ama bunu belli edecek değildim.Boş gözlerle onu süzerken,gözleri hala rahatsız edici bir inatla yüzümde geziniyordu.

 Beni etkilemeye falan mı çalışıyordu?Çünkü sandığı gibi etkilenecek ve onun üstüne atlayacak değildim.Normal kızlar böyle yapardı.Ama ben uzun bir zamandır normal kız sınıfına bile girmiyordum.Bu düşünce dudaklarımın çok hafif bir şekilde yukarı kıvrılmasına neden oldu.

 Karşımda duran adamın kaşları bu ifademi görünce dahada çatıldı ve ardından yüzünde belli belirsiz bir gülümseme oluştu.Dayanılmaz olan bu durumdan kurtulmak istediğimden, sigara molası vermek için pencerenin önünde kahvesini yudumlayan Aziz abinin yanına gittim.Aziz abiyle konuşurken onun bakışlarını hissedebiliyordum.Bu şey beni etkilemek yerine tedirgin etmeye hatta canımı sıkmaya başlamıştı.İzin aldıktan hemen sonra ona dönüp sert olduğunu bildiğim bakışlarımdan birini yolladım.Ardından pencerenin az ötesinde bulunan kapıdan geniş terasa çıktım.

 Korkuluklara dayanarak temiz havayı ciğerlerime çektim.Cebimde şekil değiştirmiş paketten bir dal sigara aldım.Daha sigarayı yakmadan telefon çaldı.''Tam zamanı anasını satayım.''

 Telefonu cebimden çıkardıktan sonra arayan kişiyi görünce sert bir nefes verdim.Bir küfür daha içimden savurarak açtım.

''Akşam saat 11'de Eskici'ye gel.''

 Bana emir vererek konuşması tepemi arttırırken sakince cavap verdim.

''Artık seninle olan hiçbirşeyle ilgilenmiyorum.''

 Telefonun diğer ucunda tok bir kahkaha yükseldi.

''Öyle bir ilgileneceksinki.Beni bu bataklığa sen batırdın.Mala ihtiyacım var.Harman kaldım.Bu demek oluyor ki geleceksin.''

 Bana hala emir veriyor olması nabzımın hızlı hızlı atmasına neden olmuştu.Yumruklarımı sıktım ve sesimi yükselterek devam ettim.

''Ulan ecdadını siktiğim!Ben mi dedim uyuşturucuya başla diye.Bedava diye her bulduğun bokun tadına bakarsan böyle olur.''

 Telefonun ucundaki sessizliği fırsat bilip devam ettim.

''Bir daha da Eskici'de görmiyeyyim seni.Siktiğimin malını nerden bulup zıkkımlanıyorsan oraya git.Ve bana bir daha asla emir verme.Duydun mu?Asla.Çünkü tanrı şahidim seni çıplak elle boğarım!''

 Karşı tarafta kesik kesik olan nefesten başka ses yoktu.Bense kan beynime sıçramışçasına sert sert soluyordum.Ellerimi uzun saçlarımdan hışımla geçirirken artık cavap almıycağımı bildiğimden telefonu kapattım.

 Arayan Pamir'di.Bundan 4 ay önce tanıştığım ve bu süre zarfında çoğu kez yattığım,sıradan bir üniversite öğrencisiydi.Yani bir zamanlar norma bir öğrenciydi.Benden büyük olmasına rağmen her konuda ondan daha olgundum.

İNİLTİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin