☄Querencia☄

153 11 42
                                    

Kitaplarda yaşayan onlarla hayat bulan ve şiir aşığı bir insandım. Bana göre aşk gerçekti fakat kitapların sayfalarında kalmış birer güzel anıdan ibaretti.
Çünkü aşk incitmezdi şüphesiz Tanrı onu insanlığa armağan olarak vermişti onlarsa değerini bilememişti sonra buna kızan Tanrı aşkı bir rivayet olarak kılma kararı alarak o yüce duyguyu kitapların sayfalarına bırakmıştı.

Kapağı açılmayan her kitapta bir aşk vardı ama okuyarak değil hissederek anlaşılırdı ve ben şairlere yazarlara sevgi besleyen bir insanım. Ah bir de ölüleri sevme gibi yeteneğim var.
Şöyle ki en sevdiğim tüm insanlar ölü.
Yaşayanı herkes sever sözüne karşı dik bir duruşum var galiba.
Ve herkesleşmediğim içinde mutluyum.

Derken John Keats adında bir yazarla gözlerim kesişti o an ölmeyi diledim çünkü yıllar önce ölmüştü.:')
Şiirlerinde hayatı bulduğum bu adamın ölü olmasına üzüldüm dünyada kalmalıydı kendisi 3 yıllık şairlik hayatına 3 koca kitap ve 1 aşk sığdıran tatlı bir şair. Ondan öğrendiğim şey şuydu,
'Dokunmanında hafızası vardır'
Pekala onun ruhuna aşık olmuştum.

Tanrıdan dileğim onun ruhunun bana ulaşmasıydı belki gelirdi ve bende büyük belkime kavuşurdum.
Sonra o bana bahşedildi. Mucizeydi şu an bile kalbimin yerinden çıkıp göğüs kafesimi aşıp ona koşmak istediğini biliyorum.

Benim John'um hayatıma tam 4 yıl önce adım attı onunla ruhlarımız hep birdi ben bir eksik cümleysem o tamamlardı beraber gülüp beraber ağlardık. Şakalar yapardık çoğu zaman atışırdık. Biz böyleydik ama hiç uzun sürmezdi. Günün birinde onunla böyle bir aşka sahip olacağım aklımın ucundan geçmezdi.
Fakat o ruhu göremediğimi fark ettim körmüşüm. Bazenleri Tanrı en güzeli sona bırakıyor bu da onun süpriz yapma şekli galiba, sevdim.

Onu anlatmak istediğimde şu an yapmaya çalıştığım gibi yüzümde bir gülümseme beliriyor. Yüzümü güldürüyorsun. Hoş senden dolayı hep gülüyorum derken kelimelerim dönüp sana bakıyorlar belli ki hayran kaldılar ve anlatımım yarıda kesiliyor.
Seni tanımlayacak bir kelime henüz yeryüzü lügatına bahşedilmemiş.

Hayatımda öyle değişimlere neden oldun ki şaşkınım devrim gibisin.
Mesela artık sevdiğim tek adam sensin başkasını gözüm görmüyor baktığım her insanda senin yüzünü arıyorum ya da hayal ediyorum. Sen yaptığım en doğru şeysin ve aldığım en gerçek karar.
Kalbine olan hayranlığımı bil istiyorum serserim benim. O kadar eşsiz tanımsız ki  çok iyi nasıl desem şiir gibi kalbin var şairi sensin ve size sahibim, Tanrıya şükrümsün.

Seninle her değişime alışan küçük kalbime bir de kıskanma hissi  yerleşti buna eskiden gülerdim.
'Ha ha ne kıskanması ya asla kimseyi kıskanmam' derken şu an durum tam tersi.
İnsan sevdiğinde, dokunup özel bir şeyler  yaşadığında kıskanıyormuş. Ya da  bazen durduk yere..
Seni sevdiğimde bunuda öğrendim. Sen bana ölümün aldığı bir insan ruhunun geri dönebileceğinin kanıtısın.
Sende kendimi bulduğumu biliyor musun biriciğim?
Sen benim yeniden doğuşumsun hatta miladımsın.

QuerenciaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin