İnsanlarla ilk temaslar- Bölüm 4

204 6 6
                                    

İnsan şakası-4

Çoğu kez annem bahçede kertenkele, böcek, fare, avlıyordu. Bizde onu izleyerek, avcılığı öğreniyorduk. Bazen bir fare veya kertenkeleyi canlı olarak getirir; bizim onu yakalamamızı sağlayarak avcılığa alıştırırdı. Bir gün annem bizi yanına çağırarak, her gün gittiği yöne götürdü.

Burası, bize kesinlikle yasaktı, zira köşkün dışına çıkılan yerdi. Alçak tahta duvarı aşınca; İki metre ilerideki kalın taş duvarların üzerindeki demirlerle karşılaştık. Hepimiz çok korktuk, zira dar kaldırımdan insanlar gürültülü bir şekilde konuşarak geçiyor; kaldırımın bitimindeki yoldan ise koca, koca madeni ve inanılmaz gürültü çıkaran dört yuvarlak şeyin üzerinde giden ve içinde insanlar olan devler; hiçbir kedinin gidemeyeceği hızla yol alıyorlardı. İşte insanlarla ve arabalarla ilk karşılaşmam böyle oldu. Dört kardeş, bu korkunç manzara karşısında derhal tahta duvarı aşarak; köşkün sakin ve emniyetli bahçesine geri döndük. Ama annem ısrarcıydı. Dönüp, bizi alarak tahta perdeyi aşmamızı sağladı. Ama tüm ısrarlarına rağmen, dördümüzde iki metre ilerideki taş duvarın üzerine gitmedik, ahşap perdenin dibinde birbirimize sokularak oturup etrafı seyrettik.

Ertesi gün, annem yine bize baskı yaparak taş duvarın üzerine çıkmamızı sağlamaya çalıştı. Ama yaptığımız tek şey; tahta perdenin önünde birbirimize sokularak beklemek ve kimsenin geçmediği bir sırada, taş duvarın üzerinden etrafı tanımaya çalışmak oldu. Biri ya da bir araba geçtiğinde, korkuyla kardeşlerimizin yanına dönüyorduk. Bir ara, demir parmaklıklara yaklaşan bir insan; bizi görünce durup, elini uzatarak bize doğru yumuşak tonda bir şeyler söyledi. Bu bizim derhal tahta perdeyi aşıp, köşkün bahçesine atlayarak kaçmamıza yetmişti. Ama dönüp, tahtaların arasından bu insana bakmayı da ihmal etmemiştik. Bizim bu davranışımızı gören insan, çantasından bir torba çıkartıp; içinden çok güzel kokan minik, minik birtakım şeyleri taş duvarın üzerine bıraktı. Sonrada yine bir şeyler söyleyerek gitti. Ses tonundan olumlu bir şeyler söylediğini anladım. İnsan gider gitmez annem; bıraktığı şeylerin başına geçerek iştahla yemeye başladı. Bu arada bizi ısrarla çağırıyordu. Bizlerse onu korkuyla izliyorduk. Dünden beri birşey yemediğimizden; açlık korkuya galip geldi ve tahta perdeyi ihtiyatla aşıp, annemizin yanına doğru yöneldik bu arada etrafı kolaçan etmeyi de ihmal etmiyorduk. Yiyeceklerden birkaç tanesini ağzımıza atınca nefis şeyler olduklarını anladık. İkinci hamleyi yapacaktık ki, yanımıza bir insanın yaklaşması ile tekrar tahta perdenin dibine kaçtık. Yiyeceklere yaptığımız bu hamleler, defalarca sürdü. İnsanlar yokken gidip, birkaç lokma yiyor; onlar gelirken kaçıyorduk. O gün annemin ne kadar cesur olduğunu çok iyi anladım. İnsanlar, arabalar, köpekler arasından gidip çöp kutularında, haydut kedilerin arasından bize yiyecek bir şeyler getirmesi gerçekten büyük cesaret isteyen bir şeydi.

Daha sonra ki günlerimiz de böyle geçti denebilir. İnsanların bıraktığı mamaları afiyetle; ama hala ürkek bir şekilde yiyorduk. Zaman, zaman bırakılan mamalara başka kedilerde geliyorsa da; annem, onları korkutuyor kaçırıyordu. Ama haydut kediler gelirse, bize hafifçe miyavlayarak köşkün bahçesine kaçmamızı söylüyordu. En rahat ettiğimiz yer köşktü ama orada yemek bulma şansımız çok azdı. Birkaç fare ve kertenkele avlayıp yemek, dört kardeşi doyurmaya yetmiyordu. O nedenle insanların bıraktığı mamalar bize çok yararlı oluyordu. İnsanları seviyordum, hiçbir mecburiyetleri yokken bize mama getiriyorlardı. Onlar olmasa, çöpten yemek bulmaya cesaretimiz olmadığından büyük sıkıntı çekerdik. İnsanlar gerçekten çok iyi yaratıklardı. Gelip mama bırakıyor, kaçmadığı zamanlar annemin gıgısını, ensesini, sırtını, karnını kaşıyor; ona huzur veriyorlardı. Bizler insanlardan hala korktuğumuz için, onlara yaklaşmadığımızdan, bu okşayışlardan nasibimizi alamıyorduk. Annemin ve diğer hayvanların insanlardan korkmasını anlayamıyordum. Ama daha sonra tüm insanların bize mama bırakanlar gibi olmadığını anladım.

İnsan ŞakasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin