BİR UZUNBOY MESELESİ

1

Emre'nin Ağızından;

"Getirelim işte o iti abi daha ne bekliyoruz anlamıyorum."

"Ben bir şey biliyorum ki getirtmiyorum Can. Benim işlerime burnunu sokmayı kes!"

Can elindeki bira şişesini fırlatıp tahminimce bara gitti. O itin ağzını yüzünü kırmayı ben de istiyordum. Ama bunu hemen değil yavaş yavaş, canını yaka yaka yapacaktım. Ona benim malıma el koymaya çalışmak neymiş gösterecektim.

Anıl içeriye telefonla konuşarak girince ortamdaki gerginlik azalmıştı.

Telefonu kapatıp yanıma oturdu. Ağzı kulaklarında salak salak etrafa bakıyordu.

"Ne oldu lan sana?"

"Kanka bir kız bulmuşum. Off öyle böyle değil."

"Tek gecelik ilişkilerin için ne zamandan beri bu kadar mutlu oluyorsun?"

"Düzgün konuş lan! Ne tek geceliği. Ömürlük bu bee."

Bu sefer kahkahalarla gülüyordu. Gülerek kafamı çevirdim. Aklıma Can gelince onun yanına gitmem gerektiğini düşündüm.

Benim kötülüğümü düşünmediğini biliyordum. Ama bir kere işleri bana bıraksa her şey daha kolay olacaktı. Arabama atlayıp bara doğru gitmeye başladım.

Asude'nin Ağzından;

Nehir'in Anıl ile konuşmasını beşinci kez dinliyorduk. Kızlar bıkmış bir şekilde etrafı izliyordu. Hepimizin telefonuna aynı anda bildirim gelince şaşırdık.

"Cumartesi günü saat sekizde parti?"

"Hem de Simge'nin evinde?"

"Ve biz de çağrıldık?"

Herkes fazlasıyla şaşırmıştı. Simge ile anlaşabildiğimiz söylenemezdi. Daha doğrusu okuldan kimse anlaşamıyordu.

"Tabii ki de gitmeyeceğiz."dedim kararlı bir sesle.

"Yaa niye gitmiyoruz eğleniriz işte."

Kızlar hep bir ağızdan beni ikna etmeye çalışınca daha fazla dayanamadım.

"Tamam tamam ama uzun süre durmam haberiniz olsun."

Cumartesi saat 19.00

"Sence bu elbise nasıl oldu?"

"Olmuş olmuş. Off ne süslendiniz alt tarafı bir parti."

"Ama Anıl'ın orada olma ihtimali var."diyen Nehir'e şaşkınca baktım.

"Emre'nin tayfası gelir diyorsun yani?"

"Hayır gelebilir dedim. Gelse çok güzel olmaz mı?"

"Hı hı." Düşüncelere dalmıştım. Emre ve tayfası okulun korkulan kişileriydi. Mafya olduklarına dair söylentiler falan da vardı. Bu herkes gibi beni de ürkütüyordu.

Partiye gittiğimizde evdeki fazla ses anında başımı ağrımıştı. İnsanlar bundan nasıl zevk alıyordu ki!

Kızlarla bir masaya geçtik. Nehir Anıl'ı aramaya diğerleri de içecek almaya gitmişti. Tek kalmıştım.

Yanıma tamamen siyahla çevrilmiş bir çocuk geldi.

"Böyle bir kızın tek başına durması hiç adil değil."dedi gülümseyerek.

"Tek değilim."

Çocuk sırıtarak yanımda durmaya devam etti.

"Bir sorun mu var?" dedim sakin olmaya çalışarak.