0.9

862 82 80
                                    

"Jaemin, orada mısın?"

Bir, iki, üç, dört... Artık kapıyı kaçıncı kez çaldığını hatırlayamadığını söyleyebilirdi Renjun, çünkü o kadar çok kez duymuştu ki eklemlerinin tahta kapıya vurma sesini, beyninde asla durmayacak gibi yankılanan bir ses haline gelmişti. Biraz daha çaldıktan sonra gideceğini yeniden kendine hatırlattı. Tam vazgeçeceği anda kapının usulca açıldığını hissetmişti. Kalbinin bir anda hızlanmasının getirdiği şok ile geriye çekildi, kapıdan kafasını uzatan pembe saçlı bir Jaemin görmeyi beklemiyordu. Gözlerini kırpıştırarak aptal aptal ona bakarken bir anda içeriye doğru çekilmişti.

"Ne-"

Bağırmak istemişti bir anda, sanki acı içindeymiş gibi çığlık atmak. Çünkü biliyordu ki içeriye girdikten sonra yaşadıkları konuşmanın ardından kalbi kırılacak, yine ölmek isteyecekti. Fakat düşündüğünün aksine, pembe saçlı çocuk konuşmuyordu. Sadece öyle duruyor ve gözlerine bakıyordu. Renjun içindeki ağlama duygusunun gittikçe büyüğünü hissediyordu, fakat vücudu donmuş gibiydi resmen.

"N-ne yapıyorsun Jaemin?" diye mırıldanan sesi duyduğu zaman içi cız etti pembe saçlının. Sesini ne kadar özlemişti... Usulca kısa çocuğun sarı ve turuncu saçlarını okşamıştı, kıpkırmızı olmuş gözlerini gözlerine dikmiş ve derin bir nefes almıştı. Kollarını hızla beline sardı. Neydi içini kaplayan bu korkunç duygu? Jaemin daha önce hiç bu kadar çok ağlamak istememişti.

"Sevdiğim çocuğun kokusunu özlemişim, lütfen birkaç saniyeliğine her şeyi unutalım tamam mı?"

Söylediği şeyler ile donakalmıştı Renjun, ne dediğini sanıyordu o? Onu aldattıktan, kalbini bin defa kırdıktan sonra bunu demeye nasıl cesaret edebiliyordu? Bir defa daha hayran olmuştu Jaemin'e, yalan söyleme becerisine ve yüzsüzlüğüne. Nasıl böyle bir insanı sevdiğine yeniden yeniden şaşırmıştı. Nasıl bir aptaldı da gözünün önünde duran ayaklı yalan söyleme makinesini görememişti.

"Uzak dur-uzak dur benden. Senin gibi bir yalancıya bir daha asla inanmayacağım. Sen Na Jaemin, dünyada tanıdığım en iğrenç ve yalancı insansın."

Ellerini göğsüne koyup son gücü ile ittirmişti onu, neyse ki bunu yapabilecek kadar kuvveti vardı. Jaemin'in karşısında daha da aciz hissetmemesi için ona yardımcı olan kollarına bir kez daha teşekkür etmesi gerektiğini aklına yazdıktan sonra sinirle durmuştu olduğu yerde. Kelimelerini toparladıktan sonra sinir dolu gözlerini diğerinin incilerine dikti. Dolu doluydu gözleri, son 2 yıldır hiç olmadığı kadar yorgun ve soluk duruyordu. Sanki günlerdir durmadan ağlamış gibiydi, gözlerinin altındaki mor halkalar da bu teorisini destekliyordu. Pembe saçları uzun zamandır yıkanmamışçasına tel tel ayrılmış, o pembe saç telleri de birbirlerine karşı savaş açmış iki devlet misali karışmıştı.

"Sen bizim şarkımıza ihanet ettin, Jaemin. Sen bizim tek şarkımıza ihanet ettin. Seni renkle dolduran kişinin ben olduğumu söylemiştin, beni dünyanın sonu gelene dek seveceğini. Görünüşe göre bizim şarkımızın senin için hiçbir değeri yokmuş."

Histerik bir kahkaha kaçmıştı dudaklarından. Değildi mutluluk kahkahası, ya da dalga geçmek için değildi. Ağlayacak kadar güçlü hissetmemişti kendini, üzüntüsünü kahkahalarıyla gösteriyordu. Eskiden solmuş çiçeklere bile hayat verebilecek kadar güzel olan o kahkahaları, resmen bir çiçek gibi solmuştu. Sadece değil kahkahaları, kendisi de solmuştu. Renjun bir çiçekti; Jaemin ise onu evinden koparıp kendi evine hapsetmiş, ardından onu yalnız bırakıp susuz kalmasını sağlamıştı.

"Sen bir masal karakteri değilsin. O kötü olarak gördüğümüz masal karakterleri olamazsın." dedi titrek sesi ile. İşaret parmağını Jaemin'in kalbine bastırmış, soluk bir gülümseme sunmuştu. "Her ne kadar hikayeye senin tarafından bakmaya çalışsam da sadece bencillik, açgözlülük ve kibir görüyorum. Sadece kendini düşündüğün için yalnız kalan bir aptal görüyorum. Ben yanındaydım, ne olursa olsun yanındaydım. Tamamiyle senindim Jaem. Bana sahiptin. Artık değilsin, asla olamayacaksın. Kendi kabusundan uyanamayacaksın. En kısa sürede kendi yalnızlığında boğulman dileğiyle."

no manners 𖦹 renminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin