-Jimin-
Jungkook veletiyle olan konuşmamı bir an önce bitirip okula gitmem gerekiyordu çünkü cidden gel kalmıştım.
Bana böyle bir teklif sunması beni açıkçası şaşırtmamış değildi. Çünkü en son ben ona sataşmaya gitmiştim yanına ve şimdi gelip benden quiz için yardım istiyordu.
Tamam çok davar gerizekalı angut olabilirdi ama günün sonunda yüzü gülen ben olacağım için teklifini kabul etmiştim.
Onun ebesini bellemeyi planlıyordum.
Okul çantamı yerden aldım ve merdivenlerden aşağı inerek mutfağa geçtim. Annemin yanağına öpücük koyarak arkamdan 'kahvaltı yapmadan gitme' diyişlerine aldırış etmeden evden çıktım.
Okul eve yakında ve biz genellikle Jin ile beraber giderdik çünkü onunla evlerimiz yakındı. Her zamanki köşemizdeki beni bekleyen Jin'i görünce yanına doğru koştum.
"Olum nerdesin sen saat kaç oldu dangalak!"
"Lan sorma hadi gidelim okulda anlatıcam abi hadi acele edelim ilk ders Bayan Kang ile ebemizi dinazora çevirir geç kalırsak"
Arkamızdan ayı kovalıyorcasına koştuk. Ve en sonunda okul kapısı göründüğünden sanki survivor'deymişiz gibi Ya Allah diyerek yardırdık.
İçeri tam vaktinde girdiğimizde Jin salak saçma bir dans tutturmuştu. Onu kolundan sürükleyerek içeri soktum.
Sınıda geldiğimizde daha 5 dakikamız olduğunu gördüm ve Jungkook veledi hala gelmemişti.
Bizimkiler tam kadro yerlerindeyken bizde gelince tan olmuştuk. Herkesi toplayarak Taehyung ve Yoongi'nin sırasına oturdum.
"Lan niye bizim sıra gidin ötede konuşun iki elleştirmiyonuz şurda gergedan kılıklılar!" diye böğüren Yoongi'yi duymazdan gelerek olayı anlatmaya başladım.
Bir kısmı kabul ettiğim için bir şey olmayacağını derken bir kısmı neden kabul ettiğimi sorguluyordu.
"Yani şimdi abicim bilemedim neden kabul ettin ki?" diyerek kollarını önünde bağlamıştı Namjoon.
"Ulan Jimin bana bile kopya vermedin ya bele vaziyete sokam" diyerek bana trip atan ise Jin'di.
"Bir şey olmaz be Jimin Jungkook'un kölen olduğunu izlemek eğlenceli olacak değil mi Yoongi?" diyen ise kaostan beslenen ve bu duruma sevgilisini de sokan Taehyung'tu.
"Yani yakalanmayın dikkat edin Jiminie ama sana yakıştıramadım" diyen ise minik bebeğim Hoseok'tu
Hoseok'a üç numaralı 'yaptım bi çılgınlık bari sen yanımda dur yar' bakışı atarak baktığımda ise beni kolunun altına çekerek gülmüştü.
Biz tüm bu olanları konuşurken birden sınıfın kapısı açıldı ve içeri Jungkook girdi. Ağzına tuvalet terliği soktuğumun şerefsizi..
İçeri girdiği gibi bizimkilerin gözleri de Jungkook ve beni bulmuştu.
"E hadi git çocuğum yanına." diyen Taehyung'un kafasına vuran Namjoon'a 'seni yerim aşkım' bakışlarımı attım.
Sessiz olması için işaret ederken arkadan duyulan ses ile kafamı çevirdim.
"Jimincim bir bakar mısın?"
Velet.. Nasılda kibar konuşmaya başladı. Tabii işi düşünce..
"Baktım hayırdır?"
"Bayan Kang işi tamam yani yanıma oturuyorsun matematik dersinde."
"Nasıl yaptın lan çabuk öt"
"Ee o da meslek sırrı bana kalsın." diyerek göz kırpmıştı şerefsiz
"İyi tamam"
"Bak eğer sınav kötü gelirse sen benim kölem olursun ona göre ha"
Diyordu ki.
Gel ağzıma sıç Jimin.
"Bana bak velet seni gelmişini geçmi-" diyemeden kapı açılmıştı ve içeri elinde kağıtlarla Bayan Kang girmişti.
Jungkook pis pis sırıtırken ben ise ona seninle işimizi bitmedi dercesine bakıyordum.
AAAAAAA ne güzel yerde kestim😋
uzun zamandır bölüm salmıyordum özlemişim bu bebişimi ayol
Jungoo veledi ve Jimin veledini aşırı şipliyorum çok aşık pezevenkler😌
hadi bana eyw sizi seviyoree✌🏻💋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Red Pencil|Jikook
Fanficjimpark: kırmızı kalemim sende mi? jeonjk: bende -jikook,texting