Annemle darma duman odayı toplamamız jet hızımızla pek uzun sürmedi. Odayı güzelce süpürüp ardından sildik, yatağı, bilgisayar masasını, koltuğu, halıları, dolabı yerine koyduk art arda. Derken bir baktık her şey yerine yerleşti. Pek de güzel oldu. İçime sindi.Büyük oda çok aydınlık. Odanın iki cephesinde pencereler var. Güneşi direkt alıyor. Gün boyu aydınlık, iç açıcı bir odada oturmanın insanın moralini yükseltme etkisine nerdeyse eminim. Perdelerimiz turkuaz mavi. Perdeleri çektiğimde mavi odaya dönüşüyor oda. Orda koca yatakta battaniyenin altında uyumak öyle zevkli olacak ki. Hissediyorum. Kardeşimle aynı odayı paylaşıyoruz ve burası bizim yazlık evimiz. Az önce internetten çoklu tablo araştırması yaptım. Duvarlara bir şeyler asma fikrini seviyorum. 12 parça tablo seti mi aldırsam, motivasyon cümleleri yazan tablolardan mı bilemedim. Ama şu cümlenin odama çok yakışacağını düşünüyorum. Bak cümle şu ''You look so much better when you smile''. Bence duvarıma yakışacak. Evet buraya yazarken karar verdim şuan. Çünkü gerçekten gülmek insanı güzelleştiriyor, daha güzel gösteriyor. Gülmek, gülümsemek. Whatever...
Odam böyle güzel olunca da odadan çıkasım gelmiyor. Zaten odam bu kadar güzel olmasaydı da sanırım odadan çıkmak fikrini pek sevmiyorum. Çünkü odam benim dünyam. Sanki her halimi odam biliyor ve anlıyor.
Yine devam ederim. Şimdi bilgisayardan kardeşim birşeyler izlemek istediğini söyledi. Ona müsaade edeceğim. Hem belki beraber kuş araştırması yaparız. ''Kuş alalım Deniz!'' dedi annem. Çok sevindim. Muhabbet kuşu mu alsak sultan papağana mı diye sordu. Sultan papağanlarını bilmiyordum. Renkleri güzel, yanaklarında da iki tane yuvarlak turuncu daire var, allık sürülmüş gibi. Mmmm bilemedim. Araştırmalarıma göre muhabbet kuşları daha sıcak daha samimi geldi. Bana beyaz, kardeşime sapsarı renkli alırız heralde.
Ben biraz araştırayım. Küçük bir hayvanım olacağı zaman içim heyecan doluyor. Köpeğimiz Badem'i alacak olduğumuzda da böyle heyecanlı hissetmiştim. Evde kafes var, iki tane ginepigimiz vardı, annem evden onları postalayana kadar. :S Hollanda ve Rozet cinsiydiler. Anne ya! Bak yine aklıma geldi. Bende onun sevdiği çantalarını çöp kutusunun yanına koymayı düşünüyorum şuan ya da dolapta satsam parasıyla da sinemaya mı gitsem! Off anne! Ginepiglerim çok sevimliydi. Moli ve Mısır sizi özledim. Gittiğiniz yerde size iyi bakarlar umarım. Şimdiyse yeni oda yeni kuşlar. Yeni tablolar. Bence güzel olacak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Günlüğümü Okuyana Ceza
JugendliteraturYatağımın altına sakladığım günlüğümü, annemden kaçırmaktan sıkılınca çareyi buraya yazmakta buldum. Nasılsa beni burda bulamaz.Hihihi!