Daha 2 hafta olmuştu sevdiğim çocuğun gözümün önünde can verdiğini görmem.Ne acı verici değilmi. Nasıl kendime gelecektim,nasıl canımdan çok sevdiğim kişinin öldüğünü kabullenecektim.
2HAFTA ÖNCE;
-Ayaz yavaş git düşeceğiz
-Korkma eğlenmene bakkkk
-tamam ama biraz yavaş sür bari midem bulanıyor
-tamam bu kadar yeter mi?
-biraz daha yavaş olsa fena olmazdı.
Dediğim sırada karşıdan gelen tırı görmemiştik ve bağıra çağıra motorsikleti sağa doğru götürmeye çalışıyorduk ama nafile. Tır çarpmıştı bile.ben çarpmanın etkisiyle yolun kenarındaki araziye düşmüştüm ve o anda bayılmıştım galiba. Gözümü açtığımda hastanedeydim ve başım çok ağırıyordu. Ona rağmen gözlerim hala Ayaz'ı arıyordu. Nerdeydi o . Bir anda ayaga kalkmaya çalıştım.Ama ağrıdan kalkamadım beni gören annem yanıma doğru hızla ilerledi ve -Dur Alya kalkma ayağı dikişlerin patlayacak.
-Yok anne, benim Ayaz'ı görmem gerekiyor
Annem ağlamaya başlayınca içime bir karanlık çökmüştü âdeta, bu yüzden tekrar ayağı kalkmaya çalıştım kolumdaki serumu hızlıca çıkardım annem engel olmaya kalkti ama ben ağlayarak kapıya doğru ilerledim. Karnım cok ağırıyordu. Karnımı tutarak kapıyı açtım ve kolidorda Ayazın adını bağırmaya başladım, beni gören hemşireler yanıma doğru koşarak geldiklerini gördüm annem ise benim kolumdan tutuyordu.
Elime baktığımda karnımdan kan geliyordu ama ben takmayarak kolidorda yürüyordum ve avazım çıktığı kadar bağırıyordum. Hemşirelerden biri elindeki iğneyi koluma vurdu o anda sanki pamuk tarlasına düşmüş gibi rahatladım.
(Ayaz gelsene yanıma neden uzaklaşıyorsun bırakma elimi ne olur Ayaz korkuyorum)bağırarak uyandığımda en yakın arkadaşım olan selin yanı başımda ağlıyordu. Sessiz ve güçsüz bir sesle ;
-selin
- uyandın mı bebeğim
-selin Ayaz nerde? Iyi mi o ?
-şeyyyyyy yani bebeğim. Bu görevi bana verdiler ama galiba başaramayacağım affet beni (dedi ve odadan çıkıp gitti)
Bunu dediğinde iyice tedirgin olmuştum aklımda bir düşünce vardı ama onun olmaması için Allaha dua ediyordum...Gözümden istemeyerek düşen göz yaşlarım yanaklarımdan kayarken annem odaya girdi, yanıma gelip alnımdan öptü ben ise hala ağlıyor ve Ayaz'ı istiyordum hemde hemen.
-Anne Ayaz nerde nolur birşey söyleyin kötü birşey mi oldu
Annem ise yüzüme bakmadan
-Bak Alya söylüyorum ama ne olur sakin ol tamam kolay birşey değil ama ne olur sakin ol tamam mı
-Anne Ayaz öldü mü ne olursun hayır de
- Hayır Alya ama şeyyy
-Anne delirtmesene seyy neee
-Alya şuan da yoğum bakımda ve durumu bayağı ağır
Dedi. O anda başımdan aşağı kaynar sular dökülmüştü. Içimde hem korku hemde bir umut vardı . En azından ölmemişti ve hâlâ yaşama ihtimali vardı sonuçta. Ama içimdeki korkuya da engel olamıyordum tabii Ya ölürse
Ben dona kalmış bunları düşünürken annemde bana korkar gözlerle bakıyordu. Bu sessizliğim onuda korkutmuştu bir anda titreyip kendime gelince hemen kapıya doğru ilerledim kapıyı açacakken annem kolumdan tuttu beni engelliyecek diye düşünsem de bana yardım ediyordu. Kolidorda biraz yürüdükten sonra karşımıza çıkan merdivenlerden yukarı çıkıyorduk ama bu benim icim pek de kolay olmadı çünkü karnıma 5 tane dikiş atmışlardı ve çok ağırıyordu ama ben bunu takmıyordum çünkü tek düşündüğüm Ayaz idi. Merdivenlerden güç bela çıktıktan sonra sağ da ki ilk kolidora yürüdük . Bir odanın kapısının önünde duran Ayaz'ın annesi ve babası olan Nihat amca ve Esra teyzeyi ağlarken gördüm hızla yanlarına ilerlerledim beni görecekler ki ayağı kalktılar onlara sıkı sıkı sarıldım daha sonra karnımın ağırdığını farkettim ve geri çekildim. Bir duvarı komple cam olan yoğum bakım odasına doğru ilerledim ne kadarda masum uyuyordu beyaz çikolatam benim
Onu öylece izliyordum ne kadar da kötü değilmi? Işte ben bu kötü seylerin hepsini yaşadım hâlâ da yaşıyorum.
💙Nasıl buldunuz umarım beğenirsiniz
Çok üzücü bir durum öyle değilmi
Kendinizi birazcık Alya'nın yerine koyun ve muhtemelen kalbiniz sıkışacak ...... ben yazarken öyle oldu şahsen neyse sizi seviyorummmm💙
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR GÜL
ChickLit#Günün birinde herşey dünde kalacak# #Gerçek bende nefes darlığı yapıyor