19🧁

10.1K 185 3
                                    

İlk el ele tutuşma.

Seokjin:

Yeni sevgiliydiniz. Sizinle buluşmak istediğini söylemişti ve sahil kenarına çağırmıştı.

Deniz sesi eşliğinde yan yana yürürken elini nazikçe size uzatmıştı.

Ona bakıp gülümsediniz ve elinizi onun elinin içine koydunuz.
Memnuniyetle gülümseyip elinizi sardı.


Yoongi:

Piano çalacaktı. Yanında seni de istedi.

'Lütfen Y/N senin olmanı istiyorum.'

Mızmızlandı. Ama onu kıramadın.

Bir süre sonra - oldukça güzel çaldıktan sonra - sana da biraz çaldırmak istemişti. Her ne kadar pek istemeseniz de yine onun kedi hallerine dayanamamış ve yanına gitmiştiniz.

'Pekâlâ.. parmağını buraya koy.. evet bunu da buraya..'

Parmaklarını bizzat kendi yönlendiriyordu. Sana nasıl çalacağını gösterdikten sonra yapmanı bekledi ama yapamadın. Bunu üzerine minik ellerini kendi ellerinin üzerine koydu ve o şekilde çalana yardım etti.



Namjoon:

'Hayır yanlış yoldan gidiyorsun..'

'Ama başka türlü bu problemi nasıl çözebilirim ki?'

'Tamam bana biraz zaman ver '

Matematik sorusunda takılmıştın ondan yardım istemiştin ama o da tıkanmıştı farklı yollar söylüyordu ama öyle bir yolun kesinlikle matetikte olduğunu sanmıyordun.

'Buldum!'

Kalemi kendi eline almadan sizin eliniz üzerinden tuttu ve kalemi yönlendirmeye başladı.

Siz ellerinize bakarken o size soruyu anlatıyordu.



Hoseok:

'O hareketi öyle yapamazsın. Beni izle '

Hareketin nasıl yapılacağını gösterdi. Ardından yapmanızı bekledi ama yine yapamamıştınız.

'Pekâlâ.. Sana ben göstereceğim.'

Arkanıza geçmiş ardından ellerinizi tutmuştu. Kollarınızı yavaşça hareket ettiriyor aynı zamanda ayaklarınızı yönlendiriyordu.

Siz dans yerine sizi tutan ellere odaklanmıştınız.



Jimin:

'Çubukları tutmakta zorlanıyor gibi görünüyorsun?'

Yemek yerken çubukları kullanmayı sevmiyordunuz çünkü kullanmakta zorlanıyirdunuz.

Jimin ile de flört dönemindeydiniz. Daha ilk buluşmanızdı.
Ama çubukları kullanamıyor bu yüzden yemek yiyemiyordunuz.

'Ahh şey... evet. Çubukları kullanamıyorum.'

Utangaç itirafınıza karşı gülümsedi. Sandalyesini sizinkine yaklaştırdı. Ardından çubukları nasıl tutmanız gerektiğinizi , nasıl yiyeceğinizi öğretti.

Ellerinizi , ellerine hapsederek..




Taehyung:

Lunaparka gitmiştiniz. Hunharca eğleniyordunuz.
Sıra Hız Trenine gelince binmek istememiştiniz.

'Tae.. çok korkunç ben binmesem.. hem seni beklerim sen bineceksen bin.'

'Hayır korkunç değil.. ayrıca tek başıma da binmem. Birlikte..'

Elinizi tutup güç verircesine sıktı.

'Elini tutacağım söz veriyorum.. ve asla bırakmayacağım.'




Jungkook:

'Seni yeneceğim!'

'Her zaman sen yeniyorsun zaten Kook!'

'Pekâlâ sana o karakterin nasıl hareket ettiğini öğreteceğim.'

Arkanıza geçmiş ellerinizde olan oyun kumandasını , ellerinizin üzerinden tutup yönlendirmeye başladı.

'Bu tuş.. tekme atmasını sağlar.. bu ise zıplamasını sağlar ve bu da..'

Gerisini dinlemek yerine sadece ellerinize bakmayı tercih etmiştiniz.



👾👾👾

Öncelikle kısa bir bölüm oldu içime hiç sinmedi.
Birazdan gidip diğer istek tepkiyi yapacağım.
5K için çok teşekkür ederim ballarım 🖤💜

👾👾👾

𝐵𝑇𝑆 𝑅𝑒𝑎𝑐𝑡 ༄︎Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin