I'm Red With Love [Devil] す Vmin

Ep 1| I'm Not An Angel

*1*

-I'm Not An Angel-

***

Taehyung, her zaman büyük bir merak ile beklediği ve keşfetmek için sabırsızlandığı dünyaya ayak bastığı an, yüzündeki karanlık gülüşü genişletti. Babası Lucifer'in bu görev için onu seçmesine o kadar sevinmişti ki, tereddütsüz kabul ederek görevi aldığı gibi inişe geçmişti.

Çünkü o her zaman Lucifer'in gözbebeği olduğundan, diğerlerinden hep ayrı tutulmuştu. Ve Taehyung, babasına öyle içten bağlıydı ki, her sözüne gözü kapalı itaat edip, her görevi başarı ile bitirmeyi başarmıştı.

Şimdi de öyle olacağına oldukça emindi Taehyung...

Kanatlarını biraz dalgalandırdıktan sonra, gece yarısı ıssız olan boş sokakta üstü ve ayakları çıplak bir şekilde yürümeye başladı. Zira bir an önce tohumu bulmak istiyordu ancak, ne bir işaret ne de bir ip ucu vardı onun hakkında, cinsiyeti bile bilinmiyordu bu tohuma sahip canlının.

Sadece Lucifer'in bir özelliği olan tohumun enerjisini hissetmiş olması ile, bu kasabaya gelmişti. Fazla nüfusu da yoktu, ancak yine de tohuma sahip olup olmadığını nasıl öğrenecekti bir canlının onu henüz bilmiyordu.

Tüm bunların yanında bir de karabasanlar vardı ki, kıymetli tohumu kesinlikle onlardan önce bulmalıydı.

Zira Lucifer'in düzenine isyan çıkarıp, ona düşman olan bu topluluk babasının sonunu getirmek istiyor ve gittikçe güçleniyordu. Bu sebeple Taehyung, dünya üzerinde ne kadar karabasan görürse, hepsinin boğazına yapışarak kesecekti nefeslerini.

Kendi içinde değişik planlar yapmaya devam eden Taehyung, yürüdüğü bu ıssız sokakta aniden duyduğu tiz ses üzerine bir anda dikkat kesildi. Beyni düşüncelerle dolu bile olsa, en ufak bir yaşam formunun çıkardığı çıt sesini dahi duyup varlığını hissedebilirdi.

Hala sırtında açık bir şekilde salınan kanatlarını usulca rüzgara karşı havalandırdığında, gözlerini kapatıp sesin geldiği yöne doğru odaklandı.

Bırakın beni...

Lanet olsun...

Kimse yok mu?!...

Yalvaran birilerinin sesini duymak, içindeki cani şeytanın benliğini hızla üst düzeye çıkarmış, aynı anda da hissettiği karanlığının düşünce ve bedenine doluşuyla huzur bulup, keyfi yerine gelmişti.

İçindeki katil ve bir şeyleri parçalayıp öldürmesi için yalvaran karanlık tarafı da devreye girince, ani bir hiddetle çırptı kanatlarını göğe ve dingin geceye yükseldiğinde bir kez daha kapattı gözlerini, soğuk esen rüzgar bile titretmiyordu içini, çünkü içinde öldürmek için kaynayan bir ateş vardı.

Esmer, kesinlikle bu ziyafete katılmalıyım diye düşündü.

Az önce duyduğu sese tekrar odaklandığında, güçlü bir çığlık daha doldurdu kulaklarını lakin, beyninin tüm duvarlarına çarptı bu kez. Ellerini hızla kulaklarına götüren Taehyung, bir an için dengesini kaybeder gibi olmuş ve huzursuz olan karanlığı öfkeyle dolmuştu.

Kendini hızla toparlayıp sesin geldiği yöne doğru kuvvetlice kanatlarını çırpıyordu şimdi, ancak sese yaklaştıkça hissettiği silik ama garip bir akımın bedeninde başlattığı his ile aklı iyice karışmıştı. Yaklaştıkça artan bu enerji tüm bedenine yayılırken, huzursuzluğu da arttı.

İçindeki karanlık için oldukça yabancı ve rahatsız edici bir hale gelen bu durum, Taehyung'a tuhaf ve ilgi çekici bir merakı beraberinde getirdiğinde, birkaç kanat çırpışın sonunda inmişti usulca yere.