ZIT KUTUPLAR

5-YAVRU KEDİLER

Multimedia - Bade

Bahar 'dan devam
   Neredeyse yarım saat sonra zil çaldı kapıyı tuğçeyle koşarak kapıyı açtık Meriç kucağında bağıran bir Bade ile eve girdi hemen arkasından Uraz kulaklarını tıkayarak içeri girdi en son poyraz girdi "neredeyse yolun yarısından beri birbirlerine bağırıyorlar keşke çekirdek filan alsaydım kuru kuruya izlenmiyor kavgaları" dedi sitemkar bir sesle poyraz yanağını sıkıp "boşver üzülme şimdi ben çekirdek getiririm oturur izleriz kavgalarını ne de olsa bunlar sabaha kadar kavga ederler" dedim. O anda benim donup kalıcağım bir şey yaparak yanağında olan elimi alıp avucumun içini alıp "hadi koş o zaman en eğlenceli yerlerini kaçırmayalım" dediğinde kendime gelip hemen mutfağa gidip çekirdek aldım içeri geçtim Tuğçe ve uraz ikili koltukta köşelere oturmuş bıkkın bir şekilde ortada ayakta birbirlerine karşı bağırarak kavga eden Meriç ve badeyi dinliyorlar poyraz ise diğer ikili koltuğun ortasına oturmuş yayılarak film izler gibi kavgayı izliyordu tam benim kafadan hemen yanına gidip oturdum.
⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️
"BANA EMİR VERMEYİ KES ARTIK BANA İLK SÜRTÜK DEYİP SONRA KOLUMU MORARTIP YETMEZMİŞ GİBİ KAFAMI ARABANIN CAMINA VURAN BİRİ OLARAK BANA KARIȘMA!" diye bağıran badeye şaşkınlıkla bakakaldık kendiside ağzından kaçırdığı şeyi anlayınca dudağını ısırdı sinirle ayağa kalkıp" NE? BU SANA ZARAR MI VERDİ!? "diye bağırdım söz konusu sevdiklerim olunca ayarlarım oynar Bade bir şey diyemeden Tuğçe de ayağa kalkıp" Sen HANGİ HAKLA HANGİ SEBEPLE BADE 'YE VURUYORSUN KIZ SADECE SENİ DÜŞÜNDÜĞÜ İÇİN ARKANDAN GİTTİ!? "diye bağırınca Badenin gözleri iyice doldu, Meriç susmayı tercih edince derin bir nefes alıp" siz bizi böyle korucaksınız öyle mi Ege abiye bir şeyler uydururuz şimdi çabuk gidin buradan ve sakın bir daha karşımıza çıkmayın! "diye bağırarak evden kovdum Tuğçe badeye sıkıca sarılmıș ikisi de ağlıyordu, Tuğçe burak ile kavga ettikten sonra uraza karşı bir şeyler hissediyordu aslında ben de poyrazı özlücem çünkü onun yanındayken kendimi hiç olmadığım kadar güvende ve huzurlu hissediyorum sanki bir rüyadaymıș gibi ama artık o rüyadan uyanma zamanı geldi gidip kızlarla sıkıca sarıldık Badenin gözleri ağlamaktan şişmişti "Şimdi ne olacak?" diye sordu, gözlerimi ona çevirip "bir şey olmucak herșey onlar gelmeden önce nasılsa öyle devam edicek" dedim. Tuğçe buruk bir şekilde gülümseyip "o zaman yarın Lacivert Bara gidelim nasılsa karışacak kimsede yok? " dedi şu beş günde erkekler giydiğimiz herșeye kızıp değiştirmek için çaba sarf etmişlerdi Bade gözlerini silip "bilmem olabilir neyse kızlar sizi çok seviyorum iyi geceler çok yorgunum ben" deyip kendi odasına gitti o gidince Tuğçe bana dönüp "Șu Meriç denen çocuk yüzünden kardeşimiz ne hale geldi?!" dedi sinirli bir şekilde başımla onaylayıp "ege abiye haber vermicekmiyiz?" dudağını büzdü "bilmiyorum badeye sormadan böyle bir şey yapmayalım" dediğinde onu onaylayıp "tamam o halde. Hadi bizde yatalım sabah okul var" dediğimde başıyla onaylayıp ayağa kalktı "iyi geceler kuzum" deyip yanağıma ufak bir öpücük kondurup odalara dağıldık sıcak bir duş alıp pijamalarımı giyip yatağıma yatıp kendimi uykuya teslim ettim.
⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️
       Sabah Bade ve Tuğçenin üstüme zıplamalarıyla uyandım bade üstümden inip yanıma oturunca tuğçe de gülerek diğer tarafa oturdu "bu ne ulan üstüme kamyon çıktı sandım!" dedim ikiside beni tınlamadı Bade derin bir nefes aldı VE bizim favori şarkımızı söylemeye başladı "GÖNÜL GÖZÜM KAPALI BİLEREK SANA YAZILIYORUM AH PENCERE ARALI HER YERİNE BAYILIYORUM..." görevi Tuğçe devralarak "YAVRUM BABAN NERELİ? NEREDEN BU KAŞIN GÖZÜN TEMELİ?.." sıra bana geldiğinde " SANA NELER NELER DEMELİ SENİ ÇITIR ÇITIR YEMELİ BOYUNA DA POSUNADA MAŞALLAH BİZE DE NASİP OLUR İNŞALLAH" sonra hep beraber söylemeye devam ettik "SENDEN GELECEK HAYIRLARA ŞERLERE EYVALLAH" aslında bazen bazı yerleri unutuyor ya da başka şarkılarla karıştırsakta hoşumuza gidiyordu Tuğçe "hadi üstümüzü giyinip kahvaltımızı dışarıda yapalım hiç kahvaltı hazırlayamıcam" dediğinde Bade pis pis sırıtıp "urazcığın olsa böyle demezdin ama!" dediğinde Tuğçe kulaklarına kadar kızarırken badeyle ben kahkaha atıyorduk ama sonra aklıma dün akşam gelince yüzüm düştü kızlarda hatırlamış olucak ki onların da yüzü düştü aklımdaki şeyleri söylemek için ağzımı açtım ki zil çaldı kızlarla birbirimize bakıp hepimiz aynı anda kapıya koştuk umarım gelen poyrazdır. Hayır tabi ki de ona așık değilim sadece arkadaş olarak seviyorum. Herhalde. Kapıyı açtığımızda karşımızda duran ne poyraz nede bir başkasıydı şaka gibi kimse yok Bade şaşkın bir şekilde "ama kimse yok! Kim bastı zile?!" dediğinde Tuğçe "büyük ihtimalle çocuklardır" dedi. Kafamı salladığımda yerdeki sepeti gördüm Bade ve tuğçeyi dürtüp sepeti gösterdim.
⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️
Tuğçe 'den devam
         Baharın gösterdiği yere bakınca şaşkınlıktan ağzım açık kaldı filmlerdeki gibi içinde bebek yoktu ama beş tane beyaz yavru kedi vardı ama kedilerden birinin partisi yaralı birinin gözü kör birininde boynu yaralıydı diğer ikiside çok korkmuş görüküyordu Bade hemen yanlarında diz çöküp sepeti kucağına aldı hep böyleydi ne olursa olsun şefkatli ve merhametliydi her şeye rağmen o yüzden hep kırılan taraf olsada asla ne sefkatinden ne iyi niyetinden ne de merhametinden vazgeçmezdi bize dönüp "yaraları çok derin veterinere götürmek gerek" dediğinde bahar "benim devamsızlık aldı başını gidiyor. İstesemde ben gelemem ki!" dedi dudağını büzerek. Benimde hayvanlara alerjim vardı "vallahi kanka benim durumumda belli zaten bende gelemem" dedim Bade bize anlayışla karşılayarak "o zaman siz bugün beni idare edersiniz olurmu?" deyip ayağa kalktı hepimiz odalara dağılıp hazırlandık (kombinleri Multimediada var) Bade bizi okula bırakacaktı aramızda tek araba kullanmayı bilen Bade vardı. Arabada Badenin yanına ben oturunca bahar dudağını büzüp" ama ya böyle olur mu ben önde oturucaktım "dedi bu hali o kadar komikti ki" ama ben kaptım "deyip dil çıkarttım yüzünü buruşturup kollarını göğsünün altında birleştirerek arkasına yaslandı yol boyunca şarkılara eşlik ederek okula kadar geldik okulun önüne gelince bizimle birlikte urazların arabasıda hemen yanımızda durdu bade gözlerini o tarafa doğru çevirince başını hemen bize çevirdi anlașılan Meriçle göz göze gelmişti "kızlar eğer bu meriç bir daha bana öyle bakarsa dayanamayıp afedicem!" dediğinde baharla birlikte "kesin aşıksın sen!" dedik Bade Sargın ve Meriç Saruhan çifti yakışıyorlar da aslında oh mis ama Bade bunların gerçek olmayacağı acı bir gerçeği yüzümüze vurdu "kızlar unuttunuz herhalde ben onun gözünde bir sürtüğüm ve bana zarar veren bir kişidir kendisi" dediğinde baharla birlikte somurtup haklısın der gibi baktık Bade kendine gelerek "Her neyse size iyi dersler hadi Bi defolun aa ne bu sizden çektiğim!" diyerek alay ettiğinde ona el sallayıp arabadan indik.
⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️ ⛓️
Bade 'den devam
         Kedileri tuğçenin alerjisi olduğu için eve götüremezdim o yüzden kedileri veterinere götürdükten sonra barınağa bıraktım hepsi o kadar çok tatlıydı ki telefonuma gelen mesajla gözlerimi kedilerden alıp ayağa kalkıp cebimden telefonu çıkarttım bilinmeyen bir numaradandı:Kedilerle ilgilenirken o kadar tatlı ve şeker oluyorsun ki diğer tüm kızlar kıskançlıktan çatlıyor. bu kadar çekici olma! 😘
  Mesajı okuduktan sonra tek Kaşım havaya kalktı o mesajı bir yana bıraktım o öpücük emojisi ne oluyor hemen elimi klavyenin üstünde gezdirip
Kime :Bilinmeyen Numara
Sen kimsin be!? MANYAK MISIN KARDEŞİM GİT BAŞKASIYLA UĞRAŞ
yazıp gönderdim kedilerle son bir kez daha oynayıp ayağa kalktım tam arkamı döndüm ki biriyle burun buruna geldim. Meriç. Bunun burada ne işi vardı? Mesaj konusunda ondan şüphe etmiyorum çünkü numarası var ve böyle mesajlar atıcağını düşünmüyorum. Kendime gelip kaşlarımı çatıp bir adım geri atıp ondan uzaklaştım "Senin burada ne işin var!?" dedim, ellerini pantolonun cebine sokup "seni takip ettim. Konuşmamız gereken bir konu var" dedi sakince ellerimi göğsümün altında birleştirip "Ya öyle mi hiç sanmıyorum rahat bırak beni!" deyip tam yanından geçerken kolumu tuttu ama dün geceki gibi sıkı bir şekilde değildi daha yumuşaktı ama gitmemi engelleyecek kadar sertti de "Bade sadece konuşmak istiyorum lütfen beni dinle sonra istersen bir daha konuşmayalım. Lütfen sadece beş dakika" dediğinde dayanamayarak "peki sadece beş dakika. Başla" dedim. Yüzünde bir gülümseme meydana geldi allahım lütfen kalbimi koru Meriç kalbimi çalıyor imdat "burada olmaz" deyip kolumdaki elini bırakıp elimi tutunca vücudumda acil durum sirenleri çalmaya başladı "Benimle gel" deyip arabaya doğru ilerledi tabi elimi hala tuttuğu için bende arkasından arabaya binince ne o konuştu ne de ben bunu fırsat bilerek yüzünü incelemeye başladım kahverenginin en yumuşak olan gözleri siyah yumuşak görünümlü dağınık saçları yeni çıkmaya başlayan kirli sakalları kalın kaşları dolgun kızları kıskandıracak kadar hoş dudaklara sahipti. Allahım lütfen yardım et bana așık oluyorum galiba. Araba durunca geldiğimizi anladım sahile gelmiştik arabadan inmedik "sana zarar vermek istemedim ya da o lanet olası kelimeyi kullanmakta istemedim" dediğinde bakıșlarımı denizden meriçe çevirdim denize odaklanmış bir şekilde konuşuyordu tam bir şey diyecekken Meriç elini ağzıma kapattı nereden anladı konușucağımı "Tam iki yıl önce çok așık olduğum o sürtük yüzünden hayatım alt üst oldu hani dün gördüğün o it varya yiğit yani işte o benim baş düşmanım o sürtük beni bırakıp onu seçti" dediğinde sesi zorluk çekiyor gibiydi elini ağzımdan yavaşça indirince şaşkınlık içinde onu dinlemeye devam ettim "o gittikten sonra kalbimde fırtınalar koptu (bana dönüp gözlerime bakıp) biliyormusum gözleriniz çok benziyor ama sen ondan daha masum ve temizsin. O akşam yani iki yıl önce dün akşam o orman evindeydim birden zil çaldı kapıyı açtığımda o așık olduğum kızın kanlar içinde ölü bir şekilde yattığını gördüm o yiğit pisliği bana zarar vermek için ona zarar verdi o yüzden senden iki isteğim var ilk olarak lütfen o yiğitten uzak dur ikincisi, sen benim kardeşim sayılırsın lütfen beni affet "dediğinde kalbime bir ağrı saplandı neden olduğunu bilmiyorum. Zor bir şekilde gülümseyip" tamam affettim ve dediğin gibi abim sayılırsın o yüzden dediğini yapıp yiğitten uzak durucam "dediğimde gülümseyip" peki o zaman akşam sizdeyiz. Hadi seni eve bırakıyım "dediğinde buruk bir şekilde gülümseyip" yok benim yapmam gereken işler var zaten arabamı sen aldırtır mısın? "dediğimde başıyla onaylayıp "peki. Aldırırım akşam görüşürüz" dedi. Hemen arabadan inip ona el sallayıp yürümeye başladım. kalbim neden bu kadar yanıyorki.  sahilde oyalandım biraz kafa dinlemeye ihtiyacım vardı bir banka oturup meriçin beni kardeşi gibi görmesinin neden bu kadar düșünüyordum ki.