2054-İyi Gelecek

184 29 6
                                    

"Çok uzaklarda bir gelecek iyiyken ikiye ayrılmış,işte biz bu geleceklere İyi Gelecek ve Kötü Gelecek diyoruz.İyi gelecek ahım şahım bir güzellikteyken kötü gelecek bu güzelliklerden yoksunmuş.İki geleceğide ayıran bir portal vardı,bu portal hersene bir kurban alarak İyi geleceğin devam etmesini sağlıyordu.Bu kurbanlar genellikle yaşlanmış,işe yaramaz insanlardı."
"Anne!Kaç yaşındayım biliyorsun demi."
"Biliyorum,fakat hala bilmediğin birkaç şey var."
"Eee...Ozaman onları anlat,hem ögrenmiş olurum."
"Belki daha sonra,hadi şimdi uyu yarın yapılacak olan Gee and See var."
"Ben gitmesem-Gee and See portala kurban gidecek kişinin seçilmesi-olmaz ?"
"Gelki nasıl yapıldığını gör."
Gitmek istemiyordum ona rağmen gitmek zorundaydım hem zaten birkaç yıl,hatta daha uzun süre sonra ben seçilebilirdim.Aman ne harika!İkiye bölünmek zorundamıydı bu aptal Gelecek!
"Tamam,geleceğim."
Kardeşimin hizmetçimiz olan Leboo'yu çağırması üzerine annemde odamdan çıkmıştı.Gözlerimi kapatıp uyumaya çalışsamda nafile-uçan üstü yarısına kadar siyah zenzigo ile kaplı yatağım-Teknolojinin gelişmesi yararımıza mıydı,zararımıza mı?
*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*
4 Saat sonra
"Olivia,hadi tatlım kalk."
"Gee and See umrumda değil."
"Her defasında geldin ve buseferde geleceksin,bu kadar! Kalk ve gidelim."
"Anne ben büyüdüm 17 yaşındayım."
Zenzigo açıldı ve bileğimden tuttuğu gibi beni kaldıran anneme baktım,acaba bu Gee ad See'yi neden bukadar umursuyordu...
Kafama takmadan üzerimi değiştirdim,eskiden sen seçip alıp giyene kadar bayağıbir uzun sürüyormuş,tek bir tuşlama ile annemin yanındaydım.Gee and See'de bir sürü insan vardı herkes sabırsızlıkla'Bu yıl kurban olmıyacak lafını bekliyordu'biraz fazla beklentiydi buda.Birden Lord Griford kapısından dışarıya çıktığında;
"Sayın halkım biliyorum sevdiklerinizi kurban etmemiz çok acı fakat bu herkes için önemli,lütfen anlayışla karşılayın.Teşekkürler."
Halk öfkeyle Lord Griford'u yuhlarken o konuşmaya devam etti"Bu seneki kurbanımız...-uzun bir süre zarfa baktı-Açıklıyorum Madam Mister Murphy."
Bu benim annemin adıydı.Annem kurban olamazdı,attığım çığlıkla anneme sarılıyordum...
Lord Grifo'nun korumaları,yanımıza gelerek annemin kollarına girdiler.Ben ve annem uzun uzun bakışırken korumalar onu portala götürüyorlardı.
"Anneee!"
"Olivia kardeşine iyi bak tatlım-gözleri dolmuştu-seni seviyorum..."
Annemin gitmesine izin veremezdim,korumanın bacağını tekmelesemde onu gıdıkladığımı sanıp gülmeye başladı.O sırada diğeri ise annemi portala götürüyordu.Ümidimi kesip yere yığıldım...
Yapacağım tek şeyin Helanla birlikte o portala girmekti.Tek bir tuşla onun yanındaydım;
"Helan sana ihtiyacım var,lütfen yardım et yalvarırım."
"Sanırım...konu annen mi?"
"Dur bir dakika,o bacağındaki parlama ne öyle?"Eliyle o parlamayı kapatırken bana cevap vermeye çalıştı.
"Hangi parlaklık?"
"Helan bana anlatmak zorundasın."
"Pekala,kimseye söylememelisin."
"Söz veriyorum söylemiycem,hadi söyle artık."
"Herbirimiz sıradan insanlarız,birkç kişi dışında o kişilerin arasında annende vardı.Harika bir şavaşçı olduğu gibi iyi bir su bükücüydü.Herkes onun o yeteneğini kıskanırdı,kimisi onu sevmezdi ama o beni herzaman korurd ben ona söz verdim seni koruyacağım diye.O yüzden sen nereye gidersen bende oraya giderim."
"Ovmaygodnes!Annem bunu neden bana söylemedi.Ve buarada annemi portala götürdüler."
"Sıranın ona geleceğini biliyordu sanırım,çünkü bu çantayı onu kurtarmak için kullanacağımızı söylemişti."
Sen hazırlan bende geliyorum dedim fakat bu gidişin dönüşü olmayabilirdi...

Sonsuz MaceraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin