Gizli Oda

28 6 1
                                    

  Gözümü açtığımda hiç ummadığım bir yerdeydim.1 pencereli,içinde koca bir piyano olan ve köşede bırakıkan birkaç parça yemekten başka odada hiçbir şey yoktu.
Ağlamaktan mosmor olmuş gözlerimi ovuştururken bulanık görüş açımla odada başka bir şey arıyormuşçasına dolanıyordum.O değilde ben buraya nasıl gelmiştim? Bayılmadan önce odada yalnız değildim.O zaman Nisa'yı nereye götürdü?
O sırada kapıda kilit açılma sesleri duydum ve hâlâ ayılmamışım numarası yaptım.Bunu neden yaptım bilmiyorum ama beni döver veya öldürür sanmıştım heralde.
Nisa..Nisa'yı getirmişti.En azından bir başka yerde aklım kalmayacaktı.
Onu gördüğümde o kadar sıkı sarılmıştım ki yaralarının bir tanesi,daha fazla açılmıştı.Yaralarını görmemiştim.

-Nasıl oldu bu Nisa,onlar mı yaptı,nasıl yaptılar hemen söyle bana...
-Hayır.Biraz sakin olur musun.

Adamlardan kaçarken olmuş araba çarpmış fakat şokun etkisiyle Nisa kalkıp yürümeye devam etmiş biraz kazanın etkisiyle sersemledikten sonra adamlar Nisa'yı da yakalamışlar.
Olay böyleymiş.Neyse bizim acilen kaçış planı yapmamız lazımdı.Çünkü ömrümüzün sonuna kadar bu odada birkaç parça yiyecekle hayatımızı devam ettirmemiz gerekiyordu.Öncellikle göz önünde şunu bulundurmamız gerekiyordu.Adamlar 1 saat aralıkla bizi kontrole gelip daha sonra çekip gidiyorlardı.Bizi kontrole gelmediği sıralarda varlığımızı belli etmek için bir şey yapmamız gerekiyordu.
Dikkatimi ilk çeken şeyin piyano olmasıydı.Nisa ile aynı anda piaynoya baktığımızda

Nisa;
-Hayır saçmalama bununla ne kadar sesimizi duyurabiliriz
-Ya belki sesimizi duyuramayız ama...ama bilmiyorum işte bir ihtimal.

Başına sanki bir profesyönel piyanistmişçesine oturup parmaklarımı bir o tarafa bir bu tarafa haraket ettirip tuşlara basıyordum.
Sandığımdan daha güzel bir şey çıkmıştı ortaya.
  Günlet hızla ilerlerken ailemin günden güne kim bilir ne kadar perişan oldular düşüncelerim de artıyordu.Elimden bir şey grlmiyordu.Birkaç parça yemeğimizde bittikten sonra bir ekmek ve su ile idare etmemiz söyleniyordu ama benim canım ne su istiyordu ne de ekmek.
Üzüntümü odada ki piyano ile dağıtmam beni bir nebze rahatlatıyordu.
Aslında bu da yeni kapıların açılmasının bir fırstıdır kim bilir...

İçimde Ki Küçük ŞarkıcıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin