Cemre'den Sabah kalktım bahçede nedimi görünce yanına gittim morali bozuktu. "İyi misin?" Dedim bana dönerek "iyiyim bişey yok" dedi bozuk sesiyle "nedim belliki bişey olmuş söyle lütfen" diyince bana döndü "ya cemre sabah cerenin sesiyle kalktım baktım aşağıda nurteni azarlıyor. Neymiş odasını güzel temizlememiş, kirlilerini toplamamış. Ceren böyle bi kız değildi." Nedimin söyledikleri üzerine cerene bozulmuştum neden, neden yapıyor bunları düşüncelerimden nedimin sesiyle kendime geldim. "Şey cemre. Yanlış anlama ama, belkide ortada bişey yoktur. B-belki ceren gerçekten p-para için... " elimi dur işareti yaparak "sakın nedim" ve devam ettim "bak. Ceren kötü biri değil, gerçekten göründüğü gibi biri değil." Kafasını onaylayarak salladı sonra o köşke ben müştemilata girdik. Düşündüm belkide nedim haklıydı ceren gerçekten para için yapmıştı bu düşünceler beni çıldırtıyordu. Cerenin yanına gittim odasının kapısına yaklaştığımda cerenin sesini duydum "kırıştırmadan as nurten onlardan birine bişey olsun elbise diye seni asarım ha ona göre" bunu duyunca daha çok sinirlenmiştim. Bi anda odaya girdim "nurten abla bizi yanlız bırakırmısın" dedim çıktı cerenin direkt cerenin kolunu tuttum "napıyosun ya" dedi "asıl sen napıyosun bu ne şimdi" kolunu çekip güldü ve "oyun oynuyoruz ablacım. Senin dediğin gibi sadece biraz ekşın katıyorum merak etme daha var." Dahada sinirlendim. Ama ona onun gibi cevap verecektim durdum ve "ne kadara?" Bana bakıp "ne?"dedi sırıtarak "ne kadara diyorum? ne kadara gittin?" Yüzü anında düştü kafasını çevirip "sus" dedi. "Dediğini yaptı mı? EN BAŞTA DEDİĞİ GİBİ BEŞ VERDİMİ!" bunu karşılık "SUS! sus diyorum sana sus." Ona acıyarak baktım ve "yazık. Çok yazık" diyip gittim.
Ceren'den Ablam gittikten sonra kapıyı kapatıp yatağa oturdum ve ağlamaya başladım. "Aptal! Ben herşeyi sizin için yaptım." Dedim ablamın peşime düştüğünü biliyordum bu yüzden nurtene öyle davranıyordum. Ama ne fayda anlamaz ki. 3 saat sonra bi mesaj aldım cemredendi "konum atıyorum gel, Konuşacaz." Dediği yere gittim. Ordaydı gidip karşısına oturdum.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Tamam dinliyorum anlat. Nedimle nasıl eğlendiğini, ne için evlendiğini hatta belkide nasıl aşık olduğunu. Anlat dinliyorum" buna karşılık "ben değil, sen anlatacaksın." Başta şaşırdım sonra kendime gelip "ne anlatıcam ben" dedim "cenkle aniden neden evlendiğini, parayı ne ara bu kadar sevdiğini ve köşke nasıl bu kadar düşkün olduğunu." Ona baktım sonra güldüm ve "para tatlıdır ablacım kim sevmez ki üstelik bu köşktede kim yaşamak istemez. Ha bu arada cenkle neden evlendim? Bunun cevabını sen kendi kendine vermişsin zaten." Diyip kalktım.
Cemre'den Cereni bugün kırdığım için yanıma çağırıp durumu düzeltmek istedim ama işler dahada iç içe girdi. Akşam oldu. Ceren aklımdan çıkmadı. Odasına gittim. Kapıyı çaldım kimse cevap vermeyince içeri girdim "Ceren" diye seslendim soyunma odasından cenk çıktı. "Ceren yok mu?" Dedim "yok neden" dedi onla bişey konuşacaktımda neyse tan çıkacakken cenk arkamdan "benimle evlendiği için KARIMA baskı yapmayı bırakın artık bence, olan oldu biten bitti." Ona baktım ve "cerenle ne için evlendiğinizi bilmiyorum ama bunun gerçek bi evlilik olmadığını biliyorum. O yüzden sakın ama sakın kardeşimin saçının teline bile dokunayım deme" dedim "neden? Karım değilmi istediğim yerine dokunurum. Üstelik bizi bırakta kendine bak siz nedimle aşk evliliği yaptınız zaten dimi" dedi sinirle "ceren benim kardeşim!" Dedim "nedimde benim kuzenim!" Dedi oda, artık haddini aşıyordu. "Göreceksiniz ikinizde oyun nasıl oynanır göreceksiniz" diyip kapıya yöneldim. Tam çıkacakken kolumu tuttu "ne sacmalıyorsun sen be" dedi tam konuşacakken yandan gelen sesle ikimizde oraya baktık bu nedimdi "o konuşmana dikkat et" cenkin gözünün içine sinirle bakıp "eşimle konuşuyosun!" Dedi şaşırmıştım beklemiyordum. Cenk ikimizede ters ters bakışlar atarken nedim elimden tutup beni yanına aldı. Ve cenkle birbirlerine nefretle baktılar o sırada Ceren geldi. Kavga çıkacağını anlayınca hemen cenki kolundan tuttu "hadi gidelim" dedi. Bende nedime aynı şekilde zir olsada ikisinide odalarına götürmüştük.
Ceren'den Aşağıya şu içmek için inince annemi gördüm yanıma geldi. "Senden değerlimiydi, o para senden değerlimiydi" anında ona baktım ve "anne" dedim devam etti "kapına geldim yapma dedim kıyma dedim dedim ama dinlemedin beni" kafamı çevirerek "yeter" dedim "ben sana yolunu gösterecekken sen yolunu kaybettin kızım" dedi ona baktım "cemreyede diyormusun bunları. Ha onada anlatıyor musun" dedim "aynı şey değil" dedi "aynı şey değil ceren yolunu kaybetmiş ama cemre yolunu bulmuş öylemi" tam konuşacakken "sus anne sus" diyip yukarı koştum ağlayarak tamamen nefretle dolmuştum herkese öfkeliydim. Hiç bişey düşünmemek için hemen uyudum. Sabah bahçeye çıkınca annemle cemreyi bahçede gördüm göz devirdim tam gidecekken babaannem arkadan beni çağırdı. Gittim "nasılsın kızım" dedi "çoook iyiyim çok yani fazlasıyla iyiyim" sonra cemre "o kocana söyle bi daha o tür cümleler kurmaya cürret etmesin ne bana, ne nedime" ona baktım "halla halla noldu rahatsız mı oldun" dedim "evet raharsız oldum" dedi bi adım atarak babaannem beni annem cemreyi tuttu "sende o zaman bi daha ben odada yokken kocamla tek başına odamda kalma!" Dedim bunu dediğime ben bile inanamıyordum oda çok sinirlenmişti. Üstüme gelip "bana bak, seni son kez uyarıyorum dediğini bilde konuş!" Haksızdım ama yinede konuşmalıydım. "Uyar ya uyar hatta bağıra çağıra uyar! Belki sinsiliğini kapatırsın, yada belki ağlarsın." Annem "yeter! ceren doğru düzgün ceval ver ablana" sinirden güldüm sonra konuşmaya başladım "hepiniz göreceksiniz, bende hepinizi görücem. Beni itip kakan kim varsa dizlerime kapanıcak benim. Annemde olsa kim yanlış taraftaysa bin pişman olucak anladınızmı beni!" Dedim ve kimseye bakmadan köşke girdim. Şeniz hanımla karşılaştım. Beni boydan boya süzüp "ne kadarda zevksiz bi oğlum var" gülümsedim bende onu süzüp "vallaha agah babama acıdım ttt yazık hergün böyle bi bedenle aynı yatakta" sinirle bi adım öne atıp "bana bak" dedi "bakıyorum" dedim sonra kahkaha attı ve "sen kendini oğlumun yanına yakıştırıyosun" dedi "siz beni o mükemmel soyadınızada, dünyanin 8. harıkası oğlunuzun yanınada sabahtan akşama kadar yakıştırmayın" o sırada cenk köşke girdi ona baktım sonra annesine ve "oğlunuz yakıştırmış beni oğlunuz" diyip yukarı çıktım.
Cenk'ten Tam yukarı çıkacakken annem kolumdan tutup konuşacaz dedi, oturdum "o kızın dini imanı para bunu biliyorsun dimi" dedi anneme alaycı bakışlar atıyordum oda daha çok sinirleniyordu. "Hayatını mahvediyorsun. o parmağındaki yüzük değil, ilmek. kendi ellerinle boğazına doladığın bir ilmek. Görmüyorsun, ama ben görüyorum." Ayağa kalktım anneme yaklaşarak "hanfisi daha tehlikeli anne. Cerenin senin gözünde paragöz olmasımı yoksa karıma, kör kütük o ilmeği alıp kendi boynuma doluyacak kadar aşık olmammı sen karar ver. Hangisi daha tehlikeli" yukarı çıktığımda cereni çıkarken gördüm. "Hahh bende seni arayacaktım hadi çıkıyoruz, acil konuşmalıyız." Daha bişey dememe fırsat vermeden aşağı indi bende arkasından indim arabaya bindik bi kafeye gittik.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Ee ceren acilen konuşmamız gereken konu ne?" Dedim "O hisselerin hepsini alacaksın." Tam konuşacakken devam etti. "Cemreyi perişan halde görmek istiyorum. Hepsi, hepsi benim ağzımın içine baksın istiyorum anladın mı?"
