Atsushi mesaisi başladığı andan beri Dazai'nin dükkana uğramasını bekliyordu. Oğlanın mesaisinin bitmesine yalnızca birkaç saat kalmıştı ve Dazai gelecek gibi değildi. Oğlan sıkıntılı bir nefes vererek hemen yanında duran lale saksısına bakmaya başladı. Kahverengi saçlı adamın gelmeyeceğini düşünmeye başlamıştı. Kim bilir, belki de geçen seferki gelişi adamın çiçekçiye son gelişiydi ve Atsushi bunun farkında değildi. Açılan kapının sesiyle birlikte oğlan irkilip bakışlarını kapıya doğru çevirdi. İçeri giren kişinin Dazai olduğunu gören oğlan fazlasıyla sevinmişti,hatta gülümsemesine engel olamamıştı. "Hoş geldiniz!" Kahverengi saçlı adam gülümseyerek oğlana baktı, keyfi gayet yerinde gibi görünüyordu ve bu Atsushi'yi sevindirmişti.
"Kolay gelsin." adam saksılardaki çiçekleri incelemeye başladı. "Yardımcı olabilir miyim?" Atsushi adamın yanına gidip bakışlarını onun yüzüne sabitledi. Geçen sefer neden üzgün olduğunu Dazai'ye sormalı mıydı yoksa sormaması daha mı iyi olurdu bilemiyordu.
"Açıkçası..." Dazai bir süre çiçeklerde gözlerini gezdirdikten sonra bakışlarını Atsushi'ye çevirdi. "Bugün çiçek alma niyetiyle gelmemiştim buraya. Bu civarda ufak bir işim vardı,uğrayıp selam vereyim dedim." oğlan gülümseyerek adama baktı. "Bu çok hoş bir davranış,teşekkür ederim bunun için." Adam da oğlana gülümsedi. Bir süre boyunca ikisi de bir şey demeden birbirlerine baktılar. "Eh,ben sizi daha fazla rahatsız etmeyeyim en iyisi. Kolay gelsin tekrardan." Dazai gitmek üzere kapıya doğru yöneldiği sırada Atsushi ona seslendi, "Açıkçası.. sizinle konuşmak istediğim bir konu vardı. " Adam bir süre duraksadı. Oğlanın söylediği şey ilgisini çekmiş olacak ki, yüzünde ufak bir tebessümle Atsushi'ye baktı. "Hm,öyle mi? Neymiş bakalım o konu?"
"Şey.." Atsushi kısa süreliğine sustu,ardından derin bir nefes alarak konuşmaya devam etti. "Son gelişinizle ilgili bir konu aslında..." başını eğdi ve istemsizce elleriyle oynamaya başladı. "O zaman pek iyi görünmüyordunuz ve..şey,dürüst olmak gerekirse sizin için biraz endişelendim. Acaba.. canınızı sıkan,veya sizi üzen bir şeyler mi var?" Dazai bir süre boyunca ifadesini hiçbir şekilde bozmadan oğlana baktı. "Kimin yok ki?" adamın söylediği şey oğlanın duraksamasına ve tam anlamıyla saçmaladığını düşünmesine neden olmuştu. "Şey..orası öyle .. ama demek istediğim.." "Yarın çalışıyor musun?" adamın ortaya atmış olduğu soru Atsushi'nin duraksamasına ve kafası karışmış bir ifadeyle Dazai'ye bakmasına neden olmuştu. "Hayır,izin günüm yarın..niye ki?" "Yarın birlikte bir yerlere gitmek ister miydin merak ediyordum." Atsushi bir süre boyunca duraksadı ve duymuş olduğu cümleyi sindirmeye çalıştı. Konu aniden buraya nasıl gelmişti oğlanın en ufak bir fikri dahi yoktu. "..sanırsam gidebiliriz. Ama,nereden çıktı birden bire?" Dazai omuz silkti. "Bir yerden çıkmadı. Seni gördüğüm andan beri sormak aklımdaydı zaten." Adamın söylemiş olduğu cümle Atsushi'nin yanaklarının pembeleşmesine sebep olmuştu. "Pekala.. madem öyle,telefon numaranızı alabilir miyim..?" Dazai gülümseyerek kafasını olumlu anlamda salladı.
Dazai çiçekçi dükkanından çıkarken Atsushi onun arkasından öylece bakmış ve az önce tam olarak ne olduğunu düşünmeye başlamıştı.
❀
HAYIR BÖLÜM YAZMAYI YİNE SON DAKİKAYA BIRAKMADIM,SADECE BUGÜNÜN ÇARŞAMBA OLDUĞUNU UNUTTUM FSLŞFÖSŞ of çok şapşalım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
bu dünya o kadar vebalı ki, içinde yetişen tek çiçek gibisin |dazushi
Fanfictionçiçekçi au. "dazai güzel şeylerin fotoğrafını çekmeyi severdi,ve atsushi güzel çiçekler satan güzel bir oğlandı." →dazai x atsushi,bxb → ithaf: @akechin