Aeryl Frey Brixia.
Oslo İmparatorluğu'nda bulunan ailelerden biri olan Brixia Dükü'nün en genç çocuğu, büyük bir bilgi ve ilim sahibi bir kadın. Çocukluğundan beri sayısız kitap hakkındaki bilgisi nedeniyle birçok yönden tanınmıştı, fakat onun olağanüstü yeteneğini gösteren şey askeri uzmanlığıydı. Bilgisi ve yeteneğini tüm İmparatorluk ordusuna ağır ve hafif ekipman tedarik etme işini tekelleştirerek muazzam bir servet toplayan Brixia ailesinden doğuştan almıştı.
Bununla birlikte insanlar arasında ismi yerine daha farklı bir ad ile anılıyordu.
Canavar, maskeli prenses, ve gayrimeşru çocuk.
Dük Olden Brixia'nın gayri meşru bir çocuğu olarak doğduğu günden beri, yüzündeki siyah lekeler nedeniyle maske takmak zorunda kalmıştı. Hayatında sahip olduğu tek şey soğukkanlı kalbi, hiçbir şeye ilgi duymaması, ailesi tarafından kabul edilme ve terk edilmeme mücadelesiydi.
"Aeryl Frey Brixia. Kişisel kazanç ve kâr için düşmanlarımıza askeri teçhizat satmakla suçlanıyorsun. Suçunu kabul ediyor musun?"
Sayısız insanın önünde, maske takılı yüzünü eğdi. Sıcak nefesi maskesinin içini doldurdu ve saniyede üç ya da dört kez patlayan sert nefesi ona kötü bir durumda olduğunu hatırlattı.
Cevap alamadığı zaman Oslo İmparatoru Terbal, sert bir bakışla ona baktı ve kızgın bir yüzle sandalyesine geri döndü. İhtiyar ve bir ayağı çukurdaydı, ama gözleri büyük bir şiddetle yanıyordu.
"Uyuyor musun? Cevap ver bana!"
Onun sözleriyle, insanlar ayağa kalktı ve Aeryl'i lanetledi, ama kimse suçundan bahsetmedi. Herkes onun iğrenç olduğunu çığlıklarla haykırıyordu. Hepsi buydu. Aeryl, tüm eleştiriler başından aşağı dökülürken dudaklarını sessizce ısırdı.
'Bu... bedel mi?'
Dük'ün ailesine gayri meşru bir çocuk olarak gelmiş, 24 yıllık sert zulme ve ihmallere katlanmıştı. Babası Olden Brixia'yı herkese alay konusu yapmış, onun beceriksizliği ve aç gözlülüğü nedeniyle giyotine mahkum edilmişti.
'Kör ve sakat olarak doğan genç bir erkek aslan annesi tarafından terk edilmeye mahkumdur. Sert doğal yaşamda ise bu ölüm anlamına gelir. Ve bizim yaşadığımız dünya da aynı şekilde acımasızdır. Aeryl Frey. Böyle bir dünyada yaşamak zorunda olduğunu bilmelisin. Seni her an atmaya hazırım.'
Tek arkadaşı Seves Rudin'in çocukken söylediklerini hatırlarken parmaklarını ovuşturdu. İşaret parmağındaki altın yüzük hafifçe aşağı kaydı.
"Seves Rudin."
Yanılıyorsun. Bir bilge değilsin, her şeyi ışık ve umutla kucaklayabilen dünyevi bir aptalsın. Eğer doğruysan, bana kanıtla. Bana ışığı göster. Doğuştan beri kimin canavar olarak adlandırıldığını bana göster, bu dünyada mutlu olabileceğimi...
Büyük nefesinden sonra başını kaldırdı. İmparatorun elleri havaya yükseldi ve halkın sesleri azaldı. Aeryl etrafına bakarken, konuşmaya başladı.
"Majesteleri."
Karnından biraz yüksekte olan platformda oturan kişiye, babası Olden Brixia'ya baktı. Doğrudan maskesine bakarken gülüyordu.
