Bilinmeyen Numara •Dramione•

Bölüm 4 'Arettel'

Yorum yapmayı unutmayın 💕

Bir ev var önümde. Çok büyük ama çok eski. Issızlığın ortasında. Çevreme bakıyorum ama hiçbir şey göremiyorum. Sadece ağaçlar. Böcek sesleri kulağıma gelirken bağırıyorum, düşüyorum. Korkunç bir ağrı var vuruyor başıma. Eve gir! Korkutucu, yankılanan ses böyle diyordu. Sesin kesilmesiyle ayağa kalktım ve neden bilmiyorum ama o sese itaat ettim. Eve girdim. Ve yine o baş ağrısı ve o ses, Yukarı çık! Yine itaat ediyorum. Daha ikinci kata ulaşamadan her yer sallanmaya başlıyor. Deprem mi oluyor? Tam anlayamadığım sesler kulağıma çalınıyor. Kim konuşuyor? Ne diyor? Başıma giren sancıyla yere düşüyorum. Çabuk çok az zaman kaldı 4. kata çık! Ayaklarım istemsizce beni ayağa kaldırıyor. Dördüncü kata varıyorum. Her geçen saniye etraf daha çok sarsılıyor. İçgüdüsel bi şekilde soldaki koridor girip ilerlemeye başlıyorum. Sanki burada daha önce bulunmuştum gibi, çok tanıdık ve bir o kadar yabancı.Bir şey arıyor gibiyim ve sanırım yerini zaten biliyorum. 5. Kapıyı açıyorum. Çok dağınık bir odayla karşılaşıyorum. Hayır bu oda dağınık değil YAĞMALANMIŞ! Ne yapmalıyım bilmiyorum. Ne yapacağımı söyleyen sesi duyamıyorum. Etraf çok fazla sallanıyor. Ayakta kalamıyorum. Yerde yuvarlanıyorum. O sırada dikkatimi tavandaki resim çekiyor. Bir vampir, bir dev, bir kurtadam, bir cadı, bir denizerkeği, bir peri ve normal bir adam. Adam sanırım bir muggle çünkü onu farklı kılacak herhangi bir şeyi yok. Sivri uçlu bir şapkası bile. Bir anda başıma korkunç bir ağrı saplanıyor. Zaman doldu, başaramadın! Arettel! Arettel!

Draco-) Anlattım ya işte tüm hatırladığım bu kadar!

Hermione-) Hiçbir anlamı yok! Bir ruh emici buraya Kaliforniya'ya gelecek, sana saçma bi rüya gösterip gidecek!

Draco-) O rüyanın bir anlamı var Granger bunu sen de biliyorsun!

Hermione-) Evet Malfoy anlamı senin bilimkurgu serilerini fazla kaçırmış olman. Bir daha otel sınırları içinde bu konu hakkında bir şey duymak istemiyorum! İzin verirseniz işlerim var.

Hermione tam kapıya ulaşmışken

Draco-) Anca kaç zaten! Görüşmediğim 2 yılda bunu huy edindin sanırım. Arkadaşların senden 1 not için beklerken arkana hiç bakmadan gittin! Ne kadar üzüldüler haberin var mı? Gerçekten korkaksın!

Genç adam bir cevap bekledi ama boşuna. Kız hiçbir şey demeden, tek kelime bile etmeden gitti.

Ruh emiciyi kovduktan sonra çevredekilere Harry'nin yaptığının filmin reklamı olduğunu ama biraz fazla zamansız yaptıklarını söylediler. Draco'yu odalarına götürdüler. Yanlarında sadece Hermione vardı. Kimse bir şey demedi. Belki şoktan belki kırgınlıktan belki korkudan kimse ağzını açmadı. Taa ki Draco anlamsız sözcükler sayıklamaya başlayana kadar. Çok titriyordu ama kimse bunu açıklayamıyordu. Ne yapmaları gerektiğini bilmiyorlardı. Aniden Draco gözlerini açtı ve doğruldu. Sürekli aynı kelimeyi tekrarlıyordu: Arettel. Neydi bu Arettel?

Draco onlara gördüklerinden bahsetti. Çok detaylara girmeyerek. Belki 4. kata çıktığını ve soldan 5. odaya girdiğini söyleseydi Hermione onu daha ciddiye alacaktı. Belki de ona resimde 7 kişi olduğunu söylemek yerine, ortalarındaki muggle dan bahsetmeliydi. Ama o anlamsız kelimeye o kadar takılmıştı ki bunları atladı. Arettel

Draco, Hermione çıkana kadar hiç konuşmamış olan Ginny, Ron ve Harry'ye döndü.

Draco-) Siz iyi misiniz?

Derdemez genç cadının ağzından bir hıçkırık koptu, gözünden çok sayıda su damlası düşerek özgürlüğüne kavuştu. Cadı kendinde konuşacak güç bulamıyordu. Sevdiğine sarılıp ağlamaya devam etti.