"Seokjin, nereye gidiyoruz?" Taehyung ellerini sıkıca tutan sevgilisinin ardından sürüklenirken onun bu kadar heyecanlı ve mutlu yüz ifadesine şaşırmadan edemiyordu.
"Sabret bebeğim, sana bir şey göstermek istiyorum."
Tatilden döneli nerdeyse 1 hafta olmuştu ve bu 1 hafta sürecinde Seokjin, Taehyung'la görüşmemiş, sadece telefonla aradığı zaman onu geçiştirmeye devam etmişti.
Tabi ki, Taehyung onun bu hallerine oldukca kırılmıştı. Çünkü tanrı aşkına Seokjin'i tatil sürecinde kıracak bir şey mi yapmıştı? Aniden bu kadar soğuk ve uzak davranması Taehyung'u fazlasıyla etkiliyordu.
Sevgili oldukları günden itibaren onlar hep beraber zaman geçirmiş, 1 dakika bile olsun sarmaş dolaş olmadan dayanamıyorladı. Acaba Seokjin ondan sıkılmışmıydı?
İşte bu 1 hafta boyunca tüm bu sorular Taehyung'un aklını yiyip bitiriyordu ama şu hale bakılırsa bu Seokjin'in umrunda dahi değildi. Çünkü Seokjin şu an da sevgilisinin elinden sıkıca tutarak onu YSL'in şirketine getirmişti.
"Seokjin buraya neden geldiğimizi sorabilir miyim? Kusura bakma ama iş yapıcak durumda değilim."
Taehyung'un imalı ve sinirli bir şekilde bastıra bastıra söylediği cümlelere tezat Seokjin ona taraf bakmış ve yüzündeki mükemmel gülüşü ona armağan etmişti.
"Bana güven bebeğim, sadece 5 dakika daha beklemelisin."
Tüm bunların ardından Taehyung gerçekten de ona ne göstermek için buraya getirdiğini deli gibi merak ediyordu ama Seokjin'in son sözlerinden sonra sadece susmuş ve ona güvenmeyi seçmişti.
Beraber girdikleri asansör, şirketin son katına ulaştığında açılmış ve Seokjin hiç vakit kaybetmeden sevgilisiyle beraber asansörden çıkarak hızlı adımlarla ilk buluştukları yere doğru bu sefer beraber adımlamaya başlamışlardı.
Taehyung yavaş yavaş neden buraya geldiklerini anlamaya başlarken kalbi son sürat atmaya yüz tutmuştu. Bu hiss, bu heyecan hayatı boyunca asla tarif edemeyeceği bir duyguydu.
Seokjin hızlı adımlarla ulaştığı sadece persönellerin gire bildiği o kapıyı açmış ve geri çekilerek ilk Taehyung'un geçmesini bekledi.
Taehyung ilk adımını attığı anda karşısına mumlarla süslenmiş bir yol çıkmıştı. Zifiri karanlığın hükmettiği çatı katını aydınlatan tek ışık yolundaki mumlar ve tam karşısında parlayan bir aydı.
Seokjin adım atarken bile titreyen sevgilisine destek olmak için ona arkadan sarılmış ve o çok sevdiği pamuk şekeri kokan boynuna minik öpücüklerini bırakmıştı.
Taehyung sevgilisinin yumuşak dudaklarının verdiği mükemmel bir hissle mayıştığını hissederken, Seokjin ona adım atması için destek oluyordu.
Nihayet mumların aydınlattığı yol sona vardığında, karşısına çıkan ortamla sanki Taehyung'un dili tutulmuştu.
Çünkü mumların bittiği noktadan itibaren yere serilmiş minderler ve karşısında onu bekleyen mükemmel bir masayla beraber karşısında muazzam manzara beliriyordu.
Taehyung daha fazla dayanamadığını hissettiğinde aniden durmuş ve arkasında sarılan sevgilisine karşı dönmüştü.
Seokjin karşısında ona dolu gözlerle bakan sevgilisini gördüğünde gerçekten tüm aklında kurduğu o süslü cümleleri bir anda unutmuştu. Çünkü bu an ona fazlasıyla tanıdıktı.
"İlk defa buraya gelişimizi hatırlıyor musun sevgilim?" Taehyung, dolu gözlerine aykırı bir şekilde kocaman gülümsemesiyle beraber kafasını sallamıştı. "Seninle ilk defa burda yüz yüze gelmiştik." Seokjin odaklandığı parlak gözlerden sanki bir ilham alıyor ve sözlerine devam ediyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Moon
FanfictionYSL modeli Kim Taehyung ve aşçı Kim Seokjin sosyal medya da bir birinden oldukca hazz etmeyen ikilidir.