•}[07]{•

994 164 31
                                    


24052020 ~ 1945

~~~

"Baba rica ediyorum onunla konuşmama izin ver."

Akşam yemeğimizi burnumuzdan getiren babam, ve dedemle birlikte rezil olduğumuz iki insan vardı karşımda. Gergince gülümserken çoktan kalkmıştım ayağa.

Dedem diretsede babamın sesi şu an bulunduğum yere kadar geliyordu.
Jisung'dan ve büyükannesinden izin alarak yemek masasından ayrıldığımda kapıda dedemin gecesini mahveden babama sahte bir selam çakmış,
Dedemin aramıza girmesine engel olup kapıyı üzerimize kapatarak bize katılmasına engel olmuştum.
Adam bi de bunlarla uğraşıp dertsiz başına dert mi alacaktı?

Yok efendim almasındı.

"Jii'nin yanına gittiğine inanamıyorum."

Kurduğu cümle gülmeme neden olmuştu.
Çok saçmaydı. Bunu söylemesi dünyanın en saçma şeyiydi.

"O benim kardeşim. Ne yapmamı bekliyorsunuz? Saçma sapan düşüncelerinizi benden ve ondan uzak tutun. Dedeme de bulaşmayın artık."

"Bunlara sen karar veremezsin."

Kim karar verirdi peki?
Bağırıp içimde biriken tüm öfkemi kusmamak için zor tutuyordum kendimi.

"Karar vermesi gereken kişiler yanlış kararlar aldığı için bu durumdayız zaten."

"İleri gidiyorsun Hyunjin. Babanla bu şekilde konuşamazsın."

"Üzgünüm?"

"Pekala. Gerginsin. Bu konuyu daha sonra konuşacağız. Sadece bilmeni istediğimiz şey Jii'yi de en az senin kadar çok sevdiğimiz. Aklından senaryolar uydurma."

"Eminim öyledir."

Diyecek tek bir lafı yoktu, benimde kaldırabileceğim sabrım yoktu.
Geldiği gibi hızla arabasına binip giderken sinirden kaskatı kesilen bedenim yorgun düşmüş ve öylece kapının önüne yığılıp kalmıştım.

"Rezil olduk!"

Sinirle bağırırken kurduğum cümle kahkaha atmama neden olmuştu.
Deli gibi kahkaha atmaya başladığımda ise sonum yerde yuvarlanırken kapıda dikilen Jisung'un anlamsız bakışları olmuştu.

Mal gibi gülüyordum.

"Sen iyi misin?"

"Pek sanmıyorum."

O da gülmeye başladığında elini uzatıp kalkmam için beklemeye başlamıştı.
Gülüşü güzeldi, bana bakarken gözlerinde herhangi bir merak kırıntısına dahi rastlamamıştım.
Soru yağmuruna tutması gereken yerde ayağa kalkmam için yardım etmiş ve tuttuğum elini bırakmama izin vermeden sahile kadar sürüklemişti beni.

Utanç ve rezil halimi pek umursadığım yoktu.
Asıl komik olan Jisung'un da umursadığı yoktu.
Ben orada ağlarken kulaklıklarını takıp yanıma oturmuş ve ben susana kadar da hiç konuşmamıştı.

Zayıf biriydim. Ve bu durum beni çocukluğumdan beri sarsıp duruyorken Jii'den henüz håber almam çok ağır gelmişti.

Sabaha kadar hiçbir şey demeden yanımda oturdu.
Düşüncelerimle savaşan beni bırakıp gitmek yerine yanımda durmayı seçti.

Ona teşekkür etmeli miydim bilmiyorum ama bildiğim bir şey varsa o da omzuma yasladığı kafasından yükselen güzelim saçlarının kokusu huzur veren kokusuydu.

Jisung hayatıma giren öyle sıradan biri değildi. Olamazdı.

~~~
24042020 ~ 2022
Syglr
Svglr
Yazar eğlenmediğinden fictekilerin de eğlenmesini istemiyor. Mahvettiğim için üzgünüm aldksldkpsldpd

zile basmayın arızalı ama kapıya tekme atarsanız geliriz / hyunsung Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin