18- "Seni boyayacağım"

10.2K 521 190
                                    

Diğer bölümün kısa olduğunu biliyorum, geçiş bölümü gibi bir şeydi; bu da aynı şekilde :" özür dilerim.

İyi okumalar..

**

Jk'den;

"Dokunma bana!" kollarımla siper ettiğim bedenimle yerde oturuyordum. Korkuyordum ve nefesim hızlanmıştı. Gözlerimi sımsıkı kapadım, karşımdakini görmemek için. Çenemin altında hissettiğim kemikli parmaklar ile titredim ve duvara sıkışmış kendimi daha geri çekmeye çalıştım, olmayacağını bildiğim hâlde.

"Gözlerini açmaya ne dersin meleğim?" Sesi tekrardan titretti beni, direnmek istedim ama yapamadım ve gözlerimi açtım. Siyah kıvırcık saçlarıyla bana tebessümle bakıyordu ve gözlerinde sanki pişmanlık vardı ama buna güvenmemem gerektiğini düşünüyordum.

"Jungkook, bebeğim gözlerin çok güzel." titretti tekrardan beni. Utangaçça çenemdeki parmaklarının izin verdiği kadar başımı eğdim. Herhalde onu affettiğimi falan zannediyordu, komik. Aniden başımı kaldırıp çenemdeki eli tuttum ve dizimle erkekliğine vurup onu yere düşürdüm, sıkıştığım kenardan kalktım ve odadan çıkıp kapıyı kilitledim, küfürlerini duyabiliyordum. "Sikeyim seni, Jungkook. Kapıyı aç hemen, sana diyorum kapıyı aç!" Kapıya vuruyordu,  acısının geçip geçmediğini pek anladığım söylenemezdi bu yüzden sadece kapının önünde durdum ve küfürlerini dinledim.

**

Birkaç saat geçmişti aradan ve ben yorgunlukla gözlerimi zor açık tutuyordum, içeriden pek haraket sesi falan gelmiyordu, uyuduğunu düşünüyordum ama şu an pek beynimi ona yoramıyordum. Bu yüzden oturduğum yerden kalktım, sırtım yaslandığım duvarın etkisiyle soğuktu ve bunun sebebiyle ağrı çekeceğimi biliyordum. Bütün olayın başladığı salona geçtim ve kendimi koltuğa atmadan önce üstümdeki okul gömleğini çıkarıp kenara koydum ve aldığım pikeyle herhangi bir yerimi açıkta bırakmamaya çalışarak uykuya daldım, günüm pek planlandığı gibi geçmemişti.

Taehyung'tan;

Jungkook'un odasını karıştırırken olabildiğince sessiz olmaya çalışıyordum. Benim uyuduğumu veya kaçtığımı zannetmesini istiyordum ki onunla uyuyabileydim, aslında aptaldı; bu küçük odadan cam yardımıyla çıkabilir ve yanına gidebilirdim ama o bunu düşünemeyecek kadar aptaldı.

Kolumdaki saate baktım, buraya kilitleneli bayağı olmuştu ve onun bu saatte uyuyabildiğini kestirebilirdim bunun iki sebebi vardı, hem az önce ses gelmişti, kapının oradan hem de birkaç hafta içerisinde uyuma ihtiyacını aza indirmesinin zor olacağındandı. Eskisi gibi minik bir bebekti, öyle uyuyordu.

Daha fazla dayanamayacaktım, bu yüzden odadan direkt çıktım cam aracılığıyla ve tekrar dış kapıya gelip anahtarla kapıyı açtım, benden kurtulduğunu veya kurtulacağını sanıyorsa çok yanılıyordu.

Adımlarımı yavaşça atıyordum veya işlemlerimi sessizce halletmeye çalışıyordum ama kapıyı kapatırkenki gıcırtı sesi bana hiç yardımcı olmuyordu. Ses ile yüzümü buruşturdum ve içeriye baktım, kıpırdanma yoktu.

Kapıyı büyük bir savaş vererek sessizce kapattım ve salona adımladım, bebeğim buradaydı ve uyuyordu; tam da düşündüğüm gibi. Sırıttım ve yavaşça onu kucağıma aldım, yerini yadırgamamış gibiydi. Hiç kıpırdanmadı ve düzenli nefesleriyle uyumaya devam etti, kolum yanağına baskı yapıyordu, bu yüzden ezilmişti ve Tanrı şahidim olsun çok güzel gözüküyordu. 

Odasına geçtim ve onu yatağa yatırdım, boynuna bir öpücük bağışladıktan üşümemesi için üzerini örttüm, hemen hastalanabilirdi. Onu tekrar kazanacaktım ve beni sevmesini sağlayacaktım. Sadece biraz daha zamana ihtiyacım vardı. Yanına kıvrıldım ve kendime doğru çektim minik bedeni, huzurlu bir uyku uyuyabilirdim artık.

***

Karışmış saçlarıyla uyandı, Jk yeni sabaha. Gözlerini ovaladı ve şiştiği için acısını derinden hissetti. Saçlarını geriye attıktan sonra yatağından kalktı, ama kafası karışmıştı en son salonda değil miydi? Korkuyla hızlıca yataktan kalktı ve küçük evinin içini dolaştı, herhangi bir yerde biri yoktu.

Adrenalin uykusu götürdüğü için esnedi gergince ve hazırlanmak için banyoya gitti, hâlâ gitmesi gereken bir okula sahipti. Banyodaki işlerini halletti ve yeni bir pantolon giyip salondaki gömleğini giydi. Saçına şekil vermeye çalıştı ama üşengeç yanı ağır bastığı için bir bere geçirdi ve çantasını aldı.

Dışarıya çıkacakken kapıya yapıştırılmış post-it ile kaşlarını çatıp eline aldı, okuduğu yazı ile kafası karışmıştı, bu adam ona ne yapmaya çalışıyordu?

"Günaydın bebeğim, okul çıkışında beni lütfen sınıfta bekle, benim tuvalim olmanı istiyorum senden güzelim.

                                           -KTH"

****

Kafamda bir kurgu planladım, müsait oldukça yeni bölümleri atacağım, görüşmek üzere 💜

Daddy's Little Prince   ×Taekook×Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin