'11

198 22 6
                                    

1 hafta sonra

bbh:
sana etrafımda dolaşma demiştim kalk o masadan ve bana öyle dik dik bakmayı kes
oh arkadaşlarını da getirmişsin bu seferki hedefiniz kim?

pcy:
jinwoo'dan hoşlanmıyorsun sanıyordum
baya samimi görünüyorsunuz

bbh:
bundan SA NA NE?

pcy:
lavaboya gelir misin bir dakikalığına?

bbh:
sence gelir miyim?

pcy:
baekhyun elini
çocuğun
dizinden
çek

bbh:
elim çocuğun dizindemiymiş hiç farketmedim

pcy:
baehyun beni delirtme

bbh:
baehyun anadır doğru yaz adımı
hatta yazma
sen niye bana yazıyosun hâlâ defol git

pcy:
lavaboya gel 3 dakikan var gelmezsen
yarın yanında ki gereksiz döl israfının ağzı götüyle yer değişmiş olur

*pcy çevrimdışı*

bbh:
tehdit ha?
pislik

Chanyeol, yerinden sinirle kalkıp lavaboya doğru hızlı adımlarla yol aldı.Baekhyun onun bu tavrını görmüştü peşinden gidiyordu ama sanki ayakları geri geri adım atıyorlar gibi hissediyordu.

Baekhyun yavaşça kapıyı açtı ve derin bir nefes alıp içeri girdi.O içeri girerken üç kişilik bir arkadaş grubu da dışarı çıkıyordu.İçeriye göz gezdirdi ve çıkan o üç kişinin Chanyeol dışındaki son insanlar olduğunu anladı.

Chanyeol ellerini cebine sokmuş,kabinin kapısına yaslanmış bir vaziyette onu izliyordu.Kaşları çatıktı ama bakışları o kadar da sert değildi.

"Ne istiyorsun benden? Niye çağırdın beni?"

Chanyeol ayağı ile kabinin kapısına vurup kapıyı açtı.

"İçeri geç."

"Yürü git delinin zoruna bak niye geçecekmişim?"

Chanyeol konuşmakla bir yere varamayacağını anladı,gözlerini devirip ona doğru yaklaştı.Kolunu yavaşça tutup onu kabine doğru  ittirdi.

"Chanyeol bırak beni yoksa imdat tevacüz ediyorlar diye bağırır,tüm okulu inletirim."

Chanyeol,Baekhyun'un bu söylediğine daha fazla ciddi kalamadı güldü.Baekhyun onun güldüğünü görünce rahatlamıştı,kendini gülmemek için sıktı.

"Aptal aptal konuşma sana zarar verecek değilim."

"İstesen verebileceksin de sanki."

Chanyeol tek kaşını kaldırarak konuştu.

"Dar bir kabinin içinde benimle birlikte kitlisin ve senden epeyce uzunum ayrıca kalıplıyım."

"Tamam istersen verebilirmişsin ama verme çünkü lütfen nolur."

Chanyeol tekrardan güldü.

"Chanyeol ne söyleyeceksen söyle artık dibimde duruyorsun çok dar burası."

"Jinwoo'dan hoşlanıyor musun?"

"Bu seni neden ilgilendirsin ki?"

"Nedenini biliyorsun bence."

"Bildiğim tek şey benimle oynadığın Chanyeol."

Baekhyun gözleri dolarak konuşmuştu,bu onu çok incitmişti her şekilde belli oluyordu.

"Evet olayın başından bu yana iddia sendin ama hiç düşünmedin mi neden sendin?"

"Kolay lokma olarak görmüşsün belli ki."

"Hayır ben bir süredir senden hoşlanıyorum ve bizimkiler de takdir edersin ki bunu biliyorlar.Senin asla beni kabul etmeyeceğini söylediler ve ben de edeceğini söyledim.Bu şekilde başladı işte ama sonradan sana olan ilgimi iddia üzerinden açmak istemedim özel olmasını istedim bu yüzden de sana iddiayı anlattım ve yardım istedim."

"Yani bana olayı yanlış anlatmadın yarım anlattın."

"Evet kesinlikle ama zor durumdaydım."

"Daha iyi hissediyorum."

"Bana inanıyorsun değil mi?"

"Evet."

Chanyeol gözleri parlayarak gülümsedi.

"Şimdi sen soruma cevap ver."

"Ne sorusu?"

Chanyeol tekrar kaşlarını çattı.

"Jinwoo'dan hoşlanıyor musun Baekhyun?"

Baekhyun onu elinden tutup klozetin kapağının üstüne otturdu,ellerini dizlerinden gezdirdi ve yavaşça dudaklarına yaklaştı.

"Sence hoşlanıyor muyum,Chanyeol?"

Fısıldayarak konuştuğunda Chanyeol gerilmişti,sürekli yutkunmak istiyordu.

"Baek şunu kes yoksa kendimi daha fazla tutamayacağım."

Baekhyun gülümsedi ve kendini geri çekti.Chanyeol hâlâ oturuyordu.Kapıyı itttirdi ama açamadı.

"Tamam hadi artık aç şunu da çıkalım."

Arkasını döndüğünde ona anlamsız bakan Chanyeol'ü gördü.

"Siktir kilitli mi kaldık?"

Chanyeol yavaşça ayağa kalktı,kendini Baekhyun'a yasladı ve ellerini onun beline koydu.

Kulağına doğru eğilerek;

"Sanırım artık kaçacak yerin kalmadı güzelim."

wait,what? Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin