Jimin:
Taehyung?Taehyung:
Efendim?Jimin:
Nasılsın?Taehyung:
Üzgünüm, numaranız kayıtlı değil.Jimin:
Numaranı kuzeninden aldım.
Ben Jimin, Park Jimin.Taehyung:
Jimin?Jimin:
Evet. Ben aslında seninle
konuşmak için yazmıştım.
Biliyorsun işte.Taehyung:
Ah evet! Ama
Tabii ki.
Dinliyorum...Jimin:
Eğer kesintisiz mesaj
yazmadan dinlersen
herşeyi yazacağım...Taehyung:
Pekâlâ.Jimin:
Nereden başlasam ama,
Sadece o zamanlar küçüktüm, daha 8. sınıfa gidiyorduk. Ergenliğe daha gitmiştik ve sınıfıma
bir kız girdi ve beni kendi sınıfına götürdü. Peşinden
gittim ve bana hayatımda daha birkaç kez gördüğüm çocuğun bana aşık olduğunu söylediler. Taehyung, daha yan mahallede karşımızda oturan komşumdun ve okuldan dönerken seni birkaç kez görüyordum.Şaşırdım haliyle ve ergenliğin verdiği saçma bir heyecan vardı üzerimde. Sonra sınıftan çıktım ve
bana sadece ismini söylemişlerdi, hiç tepki
vermedim. Sınıfıma girdiğimde olanları
arkadaşlarıma anlattım ve beni çok fena gaza getirdiler. Ne yapacağımı şaşırmıştım...
Birkaç gün sonra o kızlar tekrar geldi ve bana çıkma teklifi edeceğini söylediler, direnmedim gittim peşlerinden. Sen benim karşımda utancından enseni kalırken emin ol bende öyleydim, yanımda olan arkadaşımın ve başka kimseye söylemem şartıyla kabul ettim. İlk sevgilimdin ve üstelik erkekten.Dedim ya, ergenlik işte. O süre boyunca okula beraber gidip beraber geldik ama ağzımızı bile açmıyorduk. Sadece geceleri konuşuyorduk o da kalplerden oluşuyordu. Utangaçtım o zaman, şimdi ise ne kadar salakmışım diyorum. Konuşsaydık böyle olmazdı.
Her neyse, günler geçti. Senin söyleyemediklerini arkadaşların söyledi bana, bıkamadan, her teneffüs koridor penceresinden beni izlediğini, hep beni onlara anlattığını söylediler.
Tepki vermedim, epeyce geçmişti sevgili oluşumuzun üstünden ama toplasan iki kelime bile etmemiştik.
Vicdan azabı çekiyordum, bana çok güzel bakıyordun ama ben senden nasıl ayrılacağımı düşünüyordum.Sevgililer gününde sana klasik bir parfüm almıştım ama sen değer verip, 'Bana bunu Jimin aldı!' şeklinde herkese söyleyip etrafa sıkmışsın. Sen ise bana kalp şeklinde bir kutunun içinde çikolatalar ve onun üzerlerinde ise uzun uzun notlar vardı, ah tabi birde kolye... Sen benim için çok uğraşmıştın ama ben çikolata sevmezdim Tae. Yine de sesimi çıkarmadım.
Başka bir gün sınıftan birileri, 'Ee, Tae'yle nasıl gidiyor?' diye sorup duruyordu. Sinirlendim, çok sinirlenmiştim Tae. Lavaboya koştum çıldırmak üzereydim. Yüzüne bakacak cesaretim bile yoktu.
Senden ayrıldım, bunu kimseye söylemeyeceğini bile bile senden ayrıldım. Şimdi yıllar geçti, seni düşünüyorum hâlâ, nasıl duygularınla oynadığımı, vicdan azabı çekiyorum...
Ama beni de anla Tae.. Çocuktum, ergendim, ilk sevgilimdin...
Taehyung:
Bitti mi?Jimin:
Aslında içimde daha çok şey var ama evet, bitti.Taehyung:
Takma kafana, dediğin gibi 8. sınıfa giden birer çocuktuk ama sen benden ayrıldığında fazlaca acı çektiğimi itiraf etmeliyim. Sana aşık değil bunca zaman hayran olduğumu fark etmiştim. O minik gözlerine, burnuna, ellerine ve temiz kalbine.
Aradan yıllar geçmişken neden bunları söylüyorsun?Jimin:
Seninle sadece arkadaş olmak istiyorum.Taehyung:
Bunu vicdanını rahatlatmak için mi söylüyorsun?Jimin:
Belki ama,
Arada sırada görüyorum seni,
İyi anlaşacağız diye umuyorum...Taehyung:
Bilemiyorum,
Açıkcası saçma geliyor bu arkadaş olmak falan ama sanırım olabiliriz arkadaş.Jimin:
Çok teşekkür ederim Tae.Görüldü 20:18