Bir takım oyunlar 2

2K 177 21
                                    

"İnanılmaz... " İrem'in çığlığı kızlardan önce otel odasını doldurmuştu. Bu otel inanılmaz. Şu odanın büyüklüğüne bakın, peki ya şu banyo. Bakar mısın Maya, odanın içinde jakuzi bile var!" Ve heyecanla terasa açılan balkon kapısına doğru koştu. Kapıyı ardına kadar açarak temiz bahar havası ile ciğerlerini doldurdu.

Maya ve Serra, İrem'in neşe dolu çığlıkları karşısında birbirlerine bakarak gülümsediler. Şimdi balkona çıkmış olan İrem, ani bir hareketle içeri koşarak balkon kapısını çarparak kapattı ve görünmez bir güç tarafından tekrar açılmasını engellemek istercesine sırtını kapıya dayadı.

Hayretle kendisine bakan iki çift göz karşısında bir açıklama gereği hissetmiş olacaktı ki "Teras... "dedi neredeyse fısıldayarak. "Sadece bize ait değilmiş..."

"Eeee...?"

"Teras'ta öpüşen çiftler var."

"Yani?" diye üsteledi Maya merakla. "Ne olmuş. Güneşli havanın tadını çıkarıyor olamazlar mı?"

"Erkekler de var."

"Birbirleri ile mi öpüşüyorlar peki?"

"Hayır!"

"O zaman sorun ne İrem?" Serra şimdi sıkılmış gözüküyordu.

"Terasımızda öpüşen çiftler ve mayolu erkekler var ve sen bana sorun ne mi diyorsun?" diye sordu İrem hayretle.

"Ben İspanya'ya gelme amacımın bir sorun olarak nitelendirilmesine anlam vermeye çalışıyorum." diye cevap verdi Serra ve koşarak balkon kapısını açmaya gitti.

Bu arada Maya kahkahasını bastırmaya çalışarak İrem'e bakıyordu. "Sanırım akşam yemeğini yalnız yiyemeyeceğiz" diye söylendi İrem omzunun üzerinden geriye bakarak. "Bahse girerim terastaki şanssız adamlardan birkaç tanesi bu gece bizle yemek zorunda kalacaklar."

Akşam yemeğine hala birkaç saat daha vardı ancak Maya Raul'ü görebilmek için değil birkaç saat birkaç saniye daha bekleyemeyecekti.

"Ben resepsiyona iniyorum" diye seslendi. "Raul'ün hangi odada kaldığını öğrenmeye çalışacağım."

"Ve sana bu bilgiyi öylece vereceklerini mi zannediyorsun? diye sordu İrem sanki Maya'nın bunu düşünmüş olduğuna inanamaz gibi.

"Öyle umuyorum."

"O zaman yanına insanları etkilemek konusunda senden çok daha becerikli birini almanı öneririm. "

Her ikisi de dönüp, sadece birkaç dakika içinde insanüstü bir performansla bikinisini giyerek jakuziye giren ve kol kasları hatırı sayılır derecede dikkat çekici -muhtemelen 23, en iyi ihtimalle 24 yaşlarında- İspanyol bir çocukla muhabbet eden Serra'ya bakıyorlardı.

İrem içerlemiş gibi sahte bir ifade takınarak Maya' ya döndü. "Maya, Serra'yı çok kıskanıyorum... Acaba böyle dudaklarımı büzersem ve saçlarımla oynarsam bir de bak aynen böyle baygın baygın bakarsam sence bir işe yarar mı?"

Bir yandan sağ elinin parmakları ile dümdüz saçlarında olmayan lüleler yaratmaya çalışan, bir yandan da dudaklarını biçimsiz bir şekilde büzen İrem'in görüntüsü o kadar komikti ki Maya gözlerinden yaşlar boşalana kadar güldü ve kahkahalarının arasından "Muhteşem, neden bu ifadeni bozmadan terasa çıkarak jakuzinin ortasına atlamıyorsun?"diye sordu.

İrem sadece birkaç saniye, sanki Maya'nın dediğini yapacakmış gibi teras'taki jakuziye baktı, sonra gözlerini devirerek "Belki sonra" dedi ve ciddi bir sesle devam etti. "Resepsiyona inme konusunda kararlıysan, ortama daha fazla ısınmadan önce Serra'yı jakuziden çıkarmanı öneririm. Ne de olsa erkekleri baştan çıkarma konusunda evrensel bir becerisi var, Serra söz konusu olduğunda resepsiyonistin size oda numarasını bırak, günlük aktivite çizelgesini bile vereceğinden eminim. İrem'e hak veren Maya, tam Serra'yı terasdan çıkarmak için harekete geçmişti ki İrem arkasından bağırdı. "Ben olsam yine de yemekten önce aşağı inmezdim. Sen onu görmeden önce Raul seni görürse ve eğer gerçekten de Filip'in söylediği kadar öfkeliyse, seni gördüğü anda buradan gidebilir ve o çok hayalini kurduğun özür dileme anı gerçekleşemeyebilir. Bence bekle. Akşam olsun yemeğe önce Serra ve ben inelim ve onun yemekte olduğundan emin olduğumuzda da seni çağıralım."

Aşkım DeplasmandaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin