Malzemeleri almıştık. Ama hala kurmak zordu o yüzden bu işi uzmanlara bırakmalıydım. Yani Sanjay ve Craig'e. Tabi bende yardım edicektim. Başladık. Zordu ama yapmak zorundaydık tabi. Tam olarak 2 gün sürdü ama buna değdi çünkü yapmıştık. Hepimiz oturduk diğerlerine sizde gelicekmisiniz dedim ama bana
"Hayır , burda yaşamak benim görevim , ve Sanjay'de benle kalıp bana yardım edecek"
Buna şaşırmıştım. Ve birden askerler gelip bizi bayılttı. Uyandığımda ise bir hapishane gibi bir yerde duruyordum. Hepimiz aynı hücredeydik. Zaman makinesini almışlardı nereden mi biliyorum ? Çünkü taa karşıda duruyordu. Tam önümüzde. Hala adamlardan biri bizi gözetliyordu. Bob'un aklına bir fikir gelmişti ve fısıldaşarak bize:
"O adamın boynundan tutup parmaklıklara çarptırırsam. Anahtarı alırız ve buradan kaçarız."
Bu iyi bir fikirdi ama tek sorun kameralar ve askerlerdi. Onları atlatmanın bir yolu olmalıydı. Belki onları oyalayabiliriz ama nasıl? Bunu 5dk düşündükten sonra aklıma onları çağırıp öldüreceğimiz askerin yanına çekersek ve bir sürü asker gelince kamera oraya odaklanacaktı ve bizde kaçabilecektik. Her şey tamamdı sadece planı uygulamak kaldı. Bob aramızda en güçlü olduğu için ilk planı o halletti. Adamı aldı ve demirliklere çarptırdı o anda anahtarı ve silahını aldık. Anahtarı ve silahı sakladık tabi. Adamı silahla vurduktan sonra silahı adamın üstüne bıraktık ki biz olduğumuzu anlamasınlar. Askerlere bağırdık gerçektende bir sürü asker vardı. Kamerada oraya odaklanmıştı bizde kapıyı açtık ve kaçtık askerlerin ruhu bile duymadı. Koştuk oradan asker arabasına binip oradan olabildiğince uzaklaştık ve aniden aklıma zaman makinesi geldi. Ah lanet kafam onu unuttuk. Hemen geri döndük bir çok asker daha öldürüp onların üniformalarını aldık ve giydik. Future'nin yanına gittik. Onu tam alıcakken arkadan komutan geldi ve bize
"Burada ne işiniz var dedi."
Bizde:
" Eee biz bu aracı çok gizli bi görev için alacağız dedik."
Adamda:
"Kime? Diye sordu."
Bizde yandaki tabeladan bir profesörün ismini bulduk onun adını söyledik. Ve gerçekten işe yaramıştı. Aleti aldık kamyona yükledik ve yine olabildiğince uzaklaştık. Çok güzel bi gün değildi ama yine iyiydi çünkü eve gidecektik. Zaman makinesine bindik. Çalıştırdık ve güle güle GELECEEEK!!! Diye bağırdık gözlerim kamaşmıştı açtığımda ise NASA'nın şirketindeydik dışarı çıktığımda ise her şey normaldi.
