1

172 10 4
                                    

Cemal;

Cemal bugün yorgunluktan ölmüştü neredeyse,  ayak tabanlarının çoktan su topladığını hissediyordu. Çalıştığı kafeden saatin 12sinde çıkmak zorunda kalmıştı. Bugün kafede büyük bir parti verilmişti. Bütün garsonlar, buna cemalde dahil, hiç durmadan çalışmışlardı. Normalde bu kuytu köşede olan kafeye pek kimse gelmezdi. Kafenin belki de bir güzel özelliği buydu. Cemal normalde bu kuytu köşe sayesinde oldukça dinleniyordu. Sanki işe değil de dinlenmeye gidiyor gibiydi. Dükkanın sahibi Meral teyze, çalışanlarına işçiden çok çocuğu gözü ile bakıyor kendi pişirdiği yemekler ile onların karnını doyuruyordu. Cemal, Meral teyzeyi kendi annesi gibi görüyordu. Hatta onun annesi bile olmuş sayılırdı.

Ayaktabanlarını vura vura yürümeye başlamıştı. Bu kadar tembel birine bu iş biraz fazla gelmişti bugün. Otobüs durağına yürüyene kadar Cemal'in ayakları resmen ağırdan sızlıyordu. Geldiği gibi durağın bankına oturdu. Bu bomboş tenha sokakta biraz korktuğu söylenebilirdi. Sırf bu korkudan telefonunu ve kulaklığını sırt çantasından çıkarıp kulağına taktı. Şarkıyı açar açmaz sanki içini bir huzur kaplamıştı. Yeşilleri yoldaki su birikintisine takılırken bir anda otobüsün o su birikintisinin üstünden geçmesi ile gözlerini otobüse çevirdi. Cebindeki toplu taşıma kartını çıkarıp bastıktan sonra sadece iki kişi olan otobüsün içinde en arkaya doğru ilerledi.

Şimdi evin içine girip direkt çırılçıplak yatağının üstüne yatmıştı. Yüz üstü olduğundan burnu yatağa yapışmıştı. Kemik canını acıttığında ise başını diğer tarafa çevirmişti. Daha sonra bilincini yarı kaybedip uykunun tatlı kollarına atmıştı kendini.

Barış;

Berkan'ın doğum günü kutlaması için Lale'nin Barışı davet ettiği restorana gelmişti. Deniz kenarı ve sessiz bir yer olduğu ilk önce diklatini çekmişti Barışın. Daha şaşalı bir şeyler beklerken burasının olması aslında Barışı mutlu etmişti. Bütün günün o yoruculuğu burada kırılabilirdi. En azından öyle düşünüyordu.

Lokantaya adım atar atmaz Lale'nin güler yüzü Barışı karşılamıştı. "Hoş geldin!" diye sevinçle söylendi Lale. "Hoş buldum, Lalem" Lale, Berkan ve Barış liseden beri arkadaştı. Tabii Lale ve Berkan çoktan sevgili olmuştu.  Barış ikisini birbirine o kadar yakıştırıyordu ki onları koruyup kollayan kişi okmuştu.

Lale, Barışa içeri gelip ona hediyeleri ve hazırladıkları ortamı görmesini söylemişti. O sırada garson çocuklar da peşlerinden gidiyordu. Barış başını eğerek lokantanın arka bahçesine girereken ortamın güzelliğine bakarak gülümsedi "çok güzel olmuş Lalem, kesin Berkan buraya bayılacak"

....

"İyi ki doğdun Berkan!" Herkes berkanın doğum günü pastası gelirken bağırmaya çalışmıştı. Buna lokantanın sahibi teyze, garsonlar, hatta bütün çalışanlarda dahildi. Berkan dilek tuttuktan sonra bütün mumları tek nefeste üflemişti. Laleye sevgi ile sarılırken herkes alkış tutmuştu bile.

💖💖💖
Aslında bu bölümü biraz Barış ve Cemal ile ilgili bilginiz olsun. Neler yaptığını öğrenin diye yazdım. Kısa bir giriş de sayabiliriz. Umarım beğenirsiniz+ düşüncelerinizi merak ediyorum lütfen kurgu şimdiden kötü gibi gözüküyorsa kötü bile diyebilirsiniz. Şimdiden teşekkür ederim!~ sağlık ve sevgi ile kalın!!

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 20, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Tall Boy;; CembarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin