2. BÖLÜM

11 3 0
                                    

Onlarca kuş türünün cıvıltıları birbirine karışarak eşsiz bir orkestraya dönüşüyordu. Her birinin ötüşü bir başka güzellikte, bambaşka bir havadaydı. Karadeniz'in hırçın ve deli dolu dalgalrı , Gideros Koyu'nun ağzından öteye geçemiyordu. Boğaz'ın iki kenarında yükselen kayalıklara çarpıyor, köpürerek geri çekiliyorlardı. Çocukların vücutları dinlenmiş, ruhları doğa ile iyice  bütünleşmişti. Hiçbirinin konuşmaya niyeti yoktu. Birden ormanın içinden korkunç bir böğürme sesi yükselmeye başladı. Ağaçların  tepelerinde tüneyen yüzlerce kuş, bir anda kanat çırparak çığlık çığlığa havalanmaya başladılar. Kuşlarla başlayan bu telaş kısa sürede kelebekleri, börtü böceği ve diğer canlıları da sardı. Yerlerinden fırlayan çocuklar , neye uğradıklarını bilmiyorlardı. Endişe ve korku içinde çevrelerine  bakınıyor, neler olduğunu anlamaya çalışıyorlardı. Ormanlarla kaplı alanda birkaç metreden ötesi görülmüyordu.
Esen fısıldarcasına:
" Bu korkunç ses ne?" dedi.
Bir süre endişe dolu bakışlarla birbirlerine baktılar. Hiçbirinin bir fikri yoktu.
Kuzey bakınırken: " Bilmiyorumki... İlk kez böyle bir ses duydum."
Ardına dönen Güney:Ağaçlafın tepesinde bir tek kiş kalmadı." dedi. Tam o sırada aynı ses, daha şiddetli, daha korkunç ve öfke dolu bir biçimde yükseldi. Kızgın bir boğanın sesi kadar ürperticiydi. Çevrelerine dikkatle bakan çocuklar, bu kez iyice korkmuşlardı. Hepsinin tüyleri diken diken olmuştu. Derken ağaçların arasında çatırtılar yükselmeye başladı. Birileri onlara doğru hızla yaklaşmaktaydı...

büyülü koyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin