SİYAH BEYAZ

2. Bölüm

Şu kapı zilini oldum olası hiç sevmiyordum. Özellikle zile basan Mercan'sa alacaklılar kapıya dayanmış gibi bir hisse kapılıyordum.

-Tam dört dakika yüz seksen saniye de geldim.

-Hey dur ayakkabılarını hiç çıkarma Sedat'ı okuldan almaya gidicez.

-Off şimdi oraya kadar kim yürüyecek?

-Kilo vermiş olursun işte kızım hem şu haline bak dombalak gibi olmuşsun.

-Yaa ama şu kelimeyi söyleme demiyo muyum hep sana?

Yeşil beyaz Nike (çakma tabiki de) ayakkabılarımı hızlı bir şekilde giydim. Ön bahçeden çıktık çünkü az önce ki olayı anımsamama sebep olacak hiçbir şeyi görmek istemiyordum.

-Servisi yok muydu Sedat'ın?

-Arıza yapmış lanet olasıca. Bi hafta böyle idare edicez artık.

-Ha bide.. Şu yeni komşu olayı falan ne iş?

-Yan tarafa taşındılar işte.

-Güllerini mahvetmişti ya kızım anlatsana işte.

-Ya bahçeye çıktım baktım bi çocuk top oynuyo ve güllerimi mahvetmiş. Sonra kızdım biraz falan öyle ya bişey yok.

-Allık kullanmıyorsun sen dimi?

-Yok ne alaka allık şimdi?

-E o zaman bana bi de şu kızaran suratını açıklayıver.

-Ben mi kızardım?

-Bütün suratın.

-Buz gibi hava baksana. Keşke içi yünlü hırkamı giyseydim.

-Ben salak mıyım?

-Evet.

-Tamam ama konumuz bu değil. Kesin bişey oldu orda ama bana anlatmıyorsun.

-Off.

Dedim ve durakladım. Neyi anlatmaktan korkuyordum ki.

-Biraz sanki düşmüş gibi de olabilirim.

Gülmesini, kahkaha krizine girmesini sonra da 'keşke ben de o düşüşü görebilseydim' diye hayıflanmasını beklerken verdiği cevap çok şaşırttı.

-E herkes düşer. Önemli olan kalkabilmek.

-Felsefe yapmanın sırası mı şimdi? Hem öyle hemen kalktığımda söylenemez.

-Çok azarladın mı çocuğu?

-Hayır. Muhattap olmak bile istemedim.

-Böyle dediğine göre gözün tutmamış.

-Güllerimi öldüren bir katil o. Üstelik karşısında yere yapıştım. Tabi ki de gözüm tutmadı.

-Sen düştüğünde gülmekten nefes alamaz halde anlatırdın. Başka bişey olmadığına emin misin? Tek mesele güller ve düşmen dimi yani?

-Evet. Tek mesele güller ve düşmem!

'Tabi ki de öyle. Üstelik şimdi eminim ona karşı hissettiğimin büyük bir nefret olduğuna. Neden bana öyle şüpheli bakıyorsun Mercan? Bu mu yani? Off. Kötü şeyler olucak gibi geliyor. Keşke gelmeselerdi. Keşke.'

***

-Alo?

-Lara kardeşini aldın mı okuldan?

Çevremdekiler bana hep Lara derdi. Babannem haricinde. Bana bu ismi verebilmek için çok uğraşmış ama ailem özellikle de annem karşı çıkmış. Sonunda ismim Lara, göbek adım ise Nisa olarak kararlaştırılmış.