R&V- 4 o'clock
"Ah, bunu nereden buldun?" Seokjin elindeki eski, deri günlüğe bakarak konuştuğunda Namjoon arkasındaki duvara yaslanarak kollarını göğsünde bağlamıştı.
"Jeon Jungkook'un günlüğü, Seokjin. Bunu duyan ilk kişi olmak nasıl hissettirir bilmem ama... Galiba hikayeleri gerçekten güzel bitmiş. Son sayfada... Orayı okumanı istiyorum. En güzel kısımlarını anlattım zaten." Namjoon Seokjin'in elindeki deftere baktığında, Seokjin elinde tuttuğu defterin son sayfasını açmış ve ressamın adını değil başka bir ismi görmüştü. Kim Taehyung. "Bu kim?"
"Jungkook'un sadık hizmetkarı. Yoongi ve Jungkook yaşlılıklarını birlikte geçirip huzurlu bir şekilde öldükten sonra, onların cenazesini gerçekleştiren kişi Taehyung'muş. Neyse daha fazla anlatmayacağım, oku. Oraya çevirisinin olduğu kağıdı koydum."
Seokjin beyaz sayfayı eline aldı ve Namjoon'un düzgün el yazısına, defterdeki saman sayfaların üstündeki bozuk mürekkebe baktı.
Bendeniz Kim Taehyung. Elimde bulunan defter efendim, Jeon Jungkook'a ait. Jeon Jungkook ve Min Yoongi, sabah erken saatlerde eve geldiğimde aynı yatakta yüzlerinde yaşadıkları hayattan memnun bir şekilde gülümsüyorlardı. Hele de efendim, Jungkook. Elinde bir şişe buldum, muhtemelen zehirdi. Bu da aklıma, önce sevgilisi Min Yoongi'nin öldüğünü getirdi. Sevgili efendim, canının acısına dayanamamış olacak ki; bir an önce biriciğine kavuşmak istemiş.
Zehir içmişti, efendim.
Zehir içmişti ama öyle huzurlu gözüküyordu ki sanki Tanrı ona hiçbir şey hissettirmemişti. O ikisi ölüyken bile birbirlerine aitti. Yine de efendimin sevgilisine kızdığını tahmin edebiliyorum: "Neden benden önce öldün?" diye.
Onların cenazelerini kaldırıp toprağa yan yana bir şekilde verdikten sonra, her gün topraklarını sulamaya gittim.
Onlar için anlamlarını bildiğimden bolca gelincik dikmiştim ama hiç gül dikmedim.
Mezarlarının ortasında bir sürü gül bitti. Bu güller bir süre sonra birbirlerine dolandı ve bu beni çok duygulandırdı. Hatta mezarların başında gözlerim doldu.
Bendeniz Kim Taehyung, altmış yıllık yaşamım boyunca harika bir aşka şahit oldum ve bunu kendime saklayıp bencillik etmek istemediğimden, efendimin ağabeyiyle irtibata geçtim. Bu defteri ona vereceğim ve o da yıllar boyu çocuklarına anlatıp, büyüklerinin harika bir aşk yaşadıklarından bahsedecekler ama onlardan bir isteğim var. Bu defter çok fazla şey içeriyor bu yüzden bunu gizli tutmalarını ve aile dışında bilen olmamasını istiyorum.
Sana da bir mesaj sevgili ağabey, Jeon Jimin. Jungkook her zaman seni çok sevdi ve yanında istedi. O seni bulamadı ama ben buldum ve ağabeyinin naçizane hayatını sana sundum.
Bendeniz Kim Taehyung, ölmeden önce sadık bir arkadaş, sadık bir dost oldum Jeon Jungkook'a ve onun güzeller güzeli sevgilisi Min Yoongi'ye.
Güzel bir hayat yaşadım ve,
Jeon Jungkook, Min Yoongi ile muhteşem bir hayat yaşadı.
16?? /Kim Taehyung
"Vay canına. Ben... Günlüğün tamamını okuyabilir miyim?" Seokjin parlak gözleriyle konuştuğunda, Namjoon sırıttı. "Sende ailedensin ama sonra deme bana, Yoongi ve Jungkook çok aşıklarmış kıskandım, diye." Seokjin bununla birlikte gülerken defteri göğsüne bastırmıştı.
"Böyle bir hikayeye şahit olacağım için heyecanlı hissediyorum."
Namjoon içi tablolarla dolu olan kapıyı arkalarından kapatırken kafasını salladı ve göz kırptı.
"Eminim onlar da şanslı hissetmiştir."
-Sora
ŞİMDİ OKUDUĞUN
「️Yıldızlı geceler (m)」️
Fanfiction·Yoonkook>>three-shot (m)· "1500'lü yıllarda çizilmiş bu resimlerin sahibi, Jeon Jungkook adlı ressamdı. Çizilen kişi ise... Onu kimse bilmiyor, ressam onu çok iyi saklamış. Aslında şey diyorlar... Birbirlerine çok aşıklarmış."