1

103 11 3
                                    

*Genel olarak jungkook un ağzından yazılıcak. *
_______________________________________

Sabah cuma günün ün verdiği mutlulukla uyandım, duvarımda ki asılı duran saatle gözlerimiz kesişince sallana sallana gidebileceğimin tanısına varıp uyuşuk uyuşuk hazırlandım. Bu gün yanlızca 3 dersim vardı hepside derslik olduğu için yüzme kıyafetlerimi makinaya atıp çantamı hazırladım ve üzerimi değiştirip evden çıktım.

...

Kampüse geldiğimde direk ordaki kafeye geçip jimini beklemeye başladım.
"Çok kötü üşütmüşüm jungkook."
"Neden olduğunu hiç bilmek istemiyorum inan."
O benim dediğime göz devirip yeşil çay almak için ayaklanmıştı.
Bende telefonumu çıkartıp bu gün ki programıma baktım. 5 dakika sonra dersim vardı, jimine elimle satti gösterip oradan dersliklerin olduğu bölüme geçtim, içeri girdiğimde yine o kızı gördüm.

Her zamanki yerine oturmuş, sol tarafında duvara yaslı olan kaykay, kulağında kulaklığı, ağzında da lolipopu ve yine bol giyin miş.

Kafasındaki şapkayla gözleri kapalıylem, ağzındaki lolipopunda yerini değiştiriyordu.

Çoğu kişi onun kilolu olduğunu düşünüyordu ve öyleydi de ama bunu onu rencide etmek için kullanıyorlardı kampüste çok tanınan birisiydi dersleri çok iyiydi sadece bir dersimiz olmasına rağmen onunla, bütün öğretmenlerin ağzında ismi hep iyi anılırdı.

Tek arkadaşı bildiğim kadarıyla Chaeyoung du genelde hep dışarıda birlikte bulunurlardı.

Onun hakkındaki şeyleri nasıl bu kadar çok biliyorum bilmiyordum ama dikkat çekiciydi.

"Jungkook yerine oturmicak mısın artık?"
"Afedersin profesör."

Geçip yerime oturduktan sonra dersi dinlemeye koyulmuştum.

...

"Chaeyoung onu bana ver o en sevdiğim lolipopum!!"

"Bu kız varya yaşlanınca şeker hastası olur, komaya girer komaya."

Jimin in dediğine gülmüş ve kampüsten ayrılmıştık. "Araziye gidiyoruz deme?"
"Evet dedim ya jimin."
...

Geldiğimizde yine o oradaydı rampalardan kaykayıyla kayıyordu bende haftada buraya iki kez gelirdim ve her geldiğimde o burda olurdu, tuhaf bir şekilde hep gözüm onu arıyor bulduğunda da dakikalarca ona bakarken buluyordum kendimi, nedenini bilmiyordum sadece yaptığı haraketleri izliyordum.

O bana doğru kaykayıyla hızlı bir şekilde gelirken eliyle bir işaret yapmıştı, sebebini anlamayıp jimine döndüğümde yerle buluşmam daha doğrusu buluşmamız bir oldu.
"YAH ÇEKİL DİYORUM DEME HALA SURATIMA AVAL AVAL BAKIYOSUN, KÖR VEYA SAĞIR MISIN ELİMLE BİLE ÇEKİLMENİ İŞARET ETTİM YAPTIĞINI BEĞENDİN Mİ KIRILDI İŞTE!!!

" Özür dilerim dalgındım da. "
" Boşversene bunun tamir olucağını sanmıyorum zaten. "
" Parası neyse verebilirim."
"Ciddi misin sen ya!?"

Böyle dedikten sonra ayaklanıp kaykayın bir kısmını sağ kolunun altına diğer kısmını da sol kolunun altına alarak ilerlemeye başladı, bileği burkulmuş olmalıydı ki sekerek yürüyordu ve dirseği kanıyordu.

Yerden kalkmak için elimle yerden destek aldığımda elime bir şeyin gelmesiyle onu da yerden alıp ayağa kalktım.
Elime baktığımda kolye olduğunu anladım muhtemelen onundu.

Avcuma iyice yerleştirerek jiminle beraber arabaya doğru ilerleyip bindik, kolyeyi direksiyonun yanındaki bölmeye koyup kapattıktan sonra eve doğru sürmeye başladım.

...

The Mirror İn My Heart |LisKook°Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin