3

49 4 5
                                    

Sabah yine geç kalmıştım, direk banyoya gidip dişlerimi fırçalayıp yüzüme ve dudaklarıma nemlendirici sürdüm ve dişlerimi fırçaladım, banyodan çıkıp üzerimi değiştirip kaykaylarımı astığım duvarımdan bir tanesini aldım bunları neredeyse hiç kullanmazdım taki en sevdiğim kaykayım kırılana kadar.

Odamdan aşığı doğru giden merdivenlerden indiğimde Rose nin kahvaltı hazırladığını gördüm, onun yanına gidip bende yardım ettikten sonra Kahvaltımızı yapıp evden çıktık

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Odamdan aşığı doğru giden merdivenlerden indiğimde Rose nin kahvaltı hazırladığını gördüm, onun yanına gidip bende yardım ettikten sonra Kahvaltımızı yapıp evden çıktık .

Ben kaykayım la oysa bisikletiyle geliyordu okula girdiğimizde bisikletleri koymak için yapılmış olan yere gidip Rose'nin bisikletini kilitkedikten sonra kafeterya ya geçmiş, camın köşesindeki masya oturmuştuk.

"Lili yarın dersin var mı?"

"Hayır Chae, ne oldu?"

"Bir şeyler yapalım alış veriş gibi avmde."

"Tamam olabilir gideriz."

Yanımızdaki sandalyenin çekilmesiyle Jimin in geldiğini gördük,

"Kızlar bizde yarın avm ye gidicez birlikte gidelim isterseniz?"

"Olm-"

Rose nin sözünü kesip ben devam etmiştim.

"Olabilir Jimin yarın avm de buluşuruz şimdi benim dersim var sen rose ye numaranı ver biz sizi ararız."

Diyip göz kırpıp ilerlemiştim.

...

Dersim bitmişti rose nin dersi benden önce bittiği için kafeteryada olduğunu yanında jimin ve jungkookun da olduğunu söylemişti.

Bende şimdi onların yanlarına doğru uyuşuk adımlarla yürüyordum.

" Neden yavaş yürüyorsun, ama sende haklısın sonuçta okulun yıkılmasını istemezsin değilmi Lisa cım?"

"Ne zaman biter?"

"Anlamadım nasıl?"

"Hiç şaşırtmıyosun."

Onun yanından geçerken bileğimi sıkıca tutmuştu evet kesinlikle yine moraracaktı.

Hastalığımdan dolayı ufacık bir baskıda kızarır morarır ve günlerce ağrırdı, artık alışmıştım.

"Laflarına dikkat etmeni söylüyorum bu son uyarım."

Ona gözümü devirmiş ve kolumu çekip ilerlemiştim, rose görmesin diğe parmaklarımın ucuna kadar sweat imin kollarını çekmiştim.

Masaya oturduğumda direk elimi masanın altına koymuş ve Rose nin görmemesi için masaya hiç bir şekilde çıkartmamaya özen gösteriyordum.

"Yarın nerde buluşuyoruz?"
"Siz konum atın biz sizi alırız"

Rose jimin in dediği şeyi başıyla onaylayıp önünde duran kahvesinden bir yudum almıştı.

Masanın altına olan elimin bilek kısmı sıkılmasıyla acıyla bağırmıştım ve bütün herkesin gözü bize dönmüştü.

"İyi misin o kadar sert sıkmamıştım aslında ama"
"İyiyim jungkook sadece bi anda korktum o kadar."
"Lalisa!"
"Efendim chae"
"Bi benile dışarı gelir misin bişey söylemem gerekiyo da"

Chaeyoung u başımla onaylayıp sorucağı soruları tahmin ederek ayaklanmış ve onun peşinden bahçeye çıkmıştık,

Geldiğimiz yer yemek hanedeki oturduğumuz masya bakıyordu ama emindim ki o bunun farkında değildi.

"Bileğini aç"
"Rose ne saçmalıyosun"
"Lalisa bak kibarca söylüyorum bileğini açar mısın lütfen!"
"Ne gerek var hava soğuk"
"LALİSA SANA BİLEĞİNİ AÇ DEDİM!

Onun bağırmasıyla irkilmiştim ve emindim ki Jimin ve Jungkook şu anda bize bakıyorlardı.

Yavaşça sweat imin kolunu sıyırmamla ağzından ufak bi çığlık kopmuştu.

"Bunu sana kim yaptı, yine o sürtük deme?!"
"Abartılıcak bişey yok hem o yapmadı ben sınıfta masya çarptım."

"Lalisa ordan bakınca gözünde neye benziyorum bilmiyorum ama ben senin aksine seni önemsiyorum!"

"Neyi kast ediyorsun seni hiç düşünmediğim mi düşünüyorsun böyle davranarak yada beni önemsediğini mi düşünüyorsun!"

"Lalisa seni önemsiyorum ama sen o kadar kendini onların önünde aciz gösteriyorsun ki!"

"Sen ne dediğini farkında mısın, Chaeyoung gerçekten böylemi düşünüyorsun, onlar böyle düşünse bile ben senin böyle düşübüceğini düşünemedim gerçekten, onlardan bir farkın yokmuş meğer kilolu olduğumu da söyliyecekmisin çirkin olduğumu falanda."

"Sana inanamıyorum Lalisa gerçekten sana inanamıyorum."

Rose bu cümleleri kurarken benim gözümden bir yaş damla düşmüştü ama arkasını dönüp gittiğin de göz yaşlarım sanki şiddetli bir yağmur muş gibi gözümden süzülmüşlerdi.

...

The Mirror İn My Heart |LisKook°Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin