3) Discovering Insula

12 2 0
                                    

Selamm. Nasılsınız? Umarım hepiniz iyisinizdir. Şimdilik belli bir kitlem olmasa da böyle sormayı seviyorum hkwglwhdşwh Neyse umarım bölümü beğenirsiniz . Yazım yanlışlarım için de şimdiden özür dilerim.

Bölüm Şarkısı : Psycho by Muse 

Hayatımda hiç bu kadar yalnız ve korkmuş hissetmemiştim. Evet çok arkadaşım yoktu. Aile sorunlarım vardı . Ama şuan neresi olduğu hakkında en ufak bir fikrimin olmadığı garip bir yerde ve tanımadığım insanlarla birlikteydim. Beni korkutan bir diğer şey ise bu saçma salak işaretlerdi. Daha önce  gördüğüm herhangi bir şeye benzemiyordu. Bir yerde insanların daha önce görmediği ve ona garip şeylere karşı aşırı bir korkusunun olduğu ama bunu zamanla aşabileceği, korkunun geçebileceği yazıyordu. Buraya olan korkumun geçeceğini sanmıyordum. Gittiği yeri sevmediği için sızlanan ve annesine onu eve götürsün diye yalvaran çocuklar gibi hissediyordum.

Hepimizin yüzündeki ifade aynıydı. Afallamıştık,korkmuştuk,ne yapacağımız hakkında en ufak bir fikrimiz yoktu işte yüz ifademiz bütün bu korkunç duyguların karışımıydı. Hepimiz sanki bir şey söylemek istiyor ama söylemeye korkuyorduk.Aslında cesur biriyimdir. Yani sanırım. Sessizliği bozmaya karar verdim. "P-peki şimdi ne olacak ." Seokjin sıkıntılı bir ifadeyle bilmiyorum anlamında kafasını salladı. Diğerlerinin de ondan bir farkı yoktu. " Pekala çok garip şeyler olduğunun farkındayım ama notta yazanları hatırlayın : 'Ancak görevleri tamamlayarak buradan çıkabilirsiniz. ' böyle yazıyordu . " dedi Yoongi. "Ee bunu hepimiz biliyoruz zaten."  "Biraz susabilir misin Namjoon? Demek istediğim şu : bu saçma işaretlere kafamızı takarak bir yere varamayız ya da ' Neden burdayım ki ? ' diye söylenip durarak buradan çıkamayız. Notta dedikleri şu görevleri yapıp çıkalım işte bu lanet yerden ! " dedi  Yoongi. Haklıydı.  " Evet haklısın ama görevlerin ne olduğunu bile bilmiyoruz. " dedi Hoseok . Aramızda bu durumdan en çok korkan oydu. " Merak etme Hoseok birlikte yaparsak o kadar zorlanmayız ve görevleri kolayca bitirebiliriz."dedi  Hoseok'u rahatlatmaya çalışan Seokjin. "Yaa ne demezsin. Kesin çok kolay görevler olur."  "Namjoon insanların moralini bozmayı kes. " dedi Jimin. Namjoon ona ters ters bakmaya başladı . Bugün ilk kez konuşan Jungkook " Yoongiye katılıyorum. Hem görevler zor olsa bile en azından çabalamamız gerekir. Zaten başka kaçış yolumuz da yok."  dedi. Onu onaylarcasına kafamı salladım. " Nottan  çevreyi gezmek daha doğrusu tanımak için bir haftamız olduğu yazıyordu. Bence zaman kaybetmeden başlayalım." dedim. Hepsi beni onayladı . "Peki gruplara ayrılmalı mıyız yoksa grup halinde mi gezelim . " dedi Seokjin. "Bence ayrılalım çok daha kısa sürer . " dedi Jungkook.  "Evet haklısın daha kısa sürer. Zaten bir haftada ne kadar keşfedebileceksek." dedi Yoongi bıkkınlıkla. 

"Tamam o zaman herkes ev arkadaşıyla gitsin. Namjoon sen de bizle gel kimse tek dolaşmasın."dedi Seokjin. Herkesin gideceği yerleri ayarladık ve her gruba bir kağıt verdik ki kabataslak olsa da bir harita çıkarabilelim. Jungkookla ben kuzeye, Yoongiyle Jimin batıya ve Seokjin,Hoseok,Namjoon üçlüsü ise doğuya gidecekti.  Bizim gideceğimiz yön ormana doğruydu. Gün batmadan gidebileceğimiz kadar uzağa gidecektik. Umarım başımıza kötü bir şey gelmez. Yanımıza su ve Seokjin'in yaptığı pirinçten aldık. Hepimizin kağıtlarında kulübelerin olduğu yani yaşadığımız yer çiziliydi. Haritayı buna göre oluşturacaktık. "Hadi gidelim. Gün batmadan tekrar burada olmamız lazım." diyen Jungkook'a başımı sallayarak "Tamam." dedim. Yürümeye başladık , ikimiz de tek kelime etmiyorduk. Sadece bulduğumuz veya gördüğümüz şeyleri birbirimize gösterip haritayı doldurmaya çalışıyorduk. Haritaya çok büyük kayaları,ağaçları yani göze çarpabilecek şeyleri çiziyorduk. 

Bir açıklığa gelmiştik. Karşımızdaki çalılarda bir şeyler hareket ediyordu. Yanımızda kendimizi koruyabileceğimiz hiç bir şey yoktu. "Sıçtık." evet kelimenin tam anlamıyla sıçmıştık. Çalılardaki hareketler kesildi. Birden önümüze kocaman bir yaban domuzu fırladı. Neyse ki çalıların arkasında saklanıyorduk. Domuz yuvası olduğunu düşündüğüm mağaramsı bir yere girdi. Korkudan titremeye başlamıştım. Yanımdaki bedenin de benden bir farkı yoktu. Yanımızda domuza saldırabileceğimiz hiç bir şey yoktu.Gerçi olsa bile bu kocaman yaratığı yenebileceğimizi sanmıyordum. Kafamı Jungkook'a çevirdim.Ağzımı oynatarak " Şimdi ne yapacağız ?" diye sordum. " Bilmiyorum." anlamında kafasını salladı.Ne!Nasıl bilmiyordu?Jungkook sessizce yakınıma gelip kulağıma fısıldadı. " O şey buradayken hareket etmemeliyiz." "Ne yani gitmesini mi bekleyeceğiz?" "Evet ama çok uzun bir süre o mağarada kalmayacağına eminim.

Çok uzun süre kalmayacağına eminim mi demişti o.Bu konuşmayı yapmamızın üstünden saatler geçmişti de.Üstelik hava kararmıştı ve bu lanet yer geceleri daha da soğuk oluyordu.Tuvaletim de gelmişti.Yanımda mağarayı izleyen Jungkook'a döndüm "Çok kalmaz dedin de saatler geçti.Daha ne kadar burada duracağız?" " Ben nereden bileyim ne zaman çıkacağını!" Ne!Birazdan çıkar diyen de o değil miydi? "Kaç saattir dışarı çıkmıyor işte gidelim buradan.Hem yuvasının yanında kalmak ne kadar doğru ? " dediğimde Jungkook sinirli bir ifadeyle bana baktı. "Gitmek istiyorsan gidebilirsin Taehyung!" dedi. "İyi tamam bekleyelim." 

Gördüğüm kabusun ardından yerimden sıçrayarak uyanmıştım. En son buradan gitmek istiyordum ve Jungkookla konuşuyordum ne ara uykuya daldım ki ben ? Uyandığımı fark eden Jungkook " Sonunda uyanabildin! Bayağıdır uyuyordun da. " dedi imalı bir ifadeyle. " Ne? Gidiyor muyuz? " diye sordum heyecanla.Hayır anlamında başını salladı. Daha ne kadar böyle bekleyeceğiz ?  " Gitmiyoruz ama ben uyuyorum ve sen de o yaratık çıkıyor mu diye nöbet tut."dedi mağarayı göstererek. Çok memnun olmasam da yapmalıyım. Ben o kadar uyudum o ise geldiğimizden beri nöbet tutuyordu. 

 Saatlerdir gözlerimi kırpmadan nöbet tutuyordum. Biraz dinlenmek adına Jungkook'un yanına uzandım. Bebek gibi uyuyordu. Hafif bir gülümsemeyle ona bakıyordum ki mağaradan gelen sesle hemen nöbet yerine geçtim. Domuz mağaradan çıkıyordu.Hava da aydınlanmaya başlamıştı.Domuz bir süre daha açıklıkta bekledikten sonra dün geldiği tarafa geri gitti. Sonunda gitmişti. Jungkook'un yanına geri dönerek onu uyandırdım ve domuzun gittiğini söyledim. Bir süre uyku mahmurluğuyla neler olduğunu anlamadı.Kendine geldikten sonra kalkıp üstünü silkeledi. 

Geldiğimiz yerden gitmeye başladık. Yolcuğumuz sessiz geçti. Kulübelerin oraya geldiğimizde diğerlerinin endişeli ve yorgun bir şekilde beklediklerini gördük. Seokjin bize doğru koştu. Biraz soluklanıp konuşmaya başladı " Nerelerdeydiniz saatlerdir sizi bekliyorduk. Aramak da istemedik daha fazla kişi kaybolmasın diye. İyi misiniz ? Çok telaşlandım." dedi art arda. "Sakin ol Seokjin iyiyiz. Keşfederken bir hayvancıkla karşılaştık da. " dedi Jungkook. " Ne hayvancığı be kocaman bir yaban domuzuydu. Çok korkunçtu. Bütün gece gitmesini bekledik."  "Ne yaban domuzu mu?" dedi şaşkınlıktan ağzı "o" şeklini alan Yoongi. "Evet bas bayağı yaban domuzu ama normal boyutlarda değildi." dedi Jungkook. Hepsi şaşırmış görünüyordu. Böyle bir yaratığın burada olmasını beklemiyorlardı doğal olarak. "P-peki ne yapacağız bu domuzla ? Bize zarar verir mi ?" korkmuş görünen Hoseok'un dile getirdiği şeyler hepimizin aklında olup söyleyemedikleriydi. "Bir mağarası var ve orada yaşıyor. Şuana kadar bize zarar vermedi yani sanmam ." dedi Jungkook , Hoseok korkmasın diye demişti büyük ihtimalle çünkü onu  hiç bir şekilde alt edemeyeceğimizi domuzu gören herkes anlardı. "Bize saldırıp saldırmayacağından emin olamayız Jungkook. " dedi Jimin . Yoongi de onu onayladı "Jimin haklı her ihtimale karşı hazırlık yapmalıyız. "Ne yapacağız ki."  "Bence silah hazırlamaya başlamalıyız."

Bölüm aşşırı kısa oldu farkındayım.Bir de kaç gün geçti nbdcljdejkwnk Neyse bu ve bir sonraki bölüm biraz sıkıcı ve kısa olacak ama ondan sonraki bölümlerde fırtınalar kopacak. O bölümlere kadar sabredin lütfen. Oy veren ve yorum yapanlara da teşekkür ederim. 

Sizi seviyorum💜

Lexa.

Lexa

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 13, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Insula | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin