SÜRTÜK

İlk Hayal Kırıklığım..

Eda benim en yakın arkadaşım, yani o zavallım öyle zannediyordu. Aslında onu sevmemek için hiç bir nedenim yoktu. İyi kalpli, herzaman derdimi dinleyen ve cözüm bulmaya calışan, param olmadığı zaman hiç sorun etmeyip kendine ne alıyosa banada aynısını alan iyi mi iyi tatlı bir kızdı. Bazen sırf ona inat paramı evde bırakıp ondan geçindiğimi inkar edemicem.

Ama tek bir hatası var. Çok güzeldi sürtük!
Sarı upuzun saçları yeşil güzel gözleri iri gögüsleri, dolgun dudakları,ilgi cekici bir kalçası vardı. Evet erkekler hepiniz bu yazıyı okurken bile iç geçirdiginiz biliyorum.

Bazı geceler hiç üşenmeyip yatağa girdiğim zaman bir 15 dakika sırf Allah'a bu yüzden isyan ettiğimi hatırlıyorum. "Neden beni okadar güzel yaratmadın ikimizde aynı işlevin sonucuyuz ama onun özelliği ne?" Diyerek günahın dibine vurdugumu iyi biliyordum.

Eda benim bebeklik arkadaşım yani ben bu takıntıyla uzun senelerdir yaşıyorum. Takıntı diyorum çünkü abarttığımı biliyorum. O küçükken bile güzel iken ben uzun boylu zayıf mı zayıf sırık bir kızdım. Herkes anneme "sen bu kıza hiç birşey yedirmiyosun"demesinden ben bıkmıştım ama o yaşlı bunak teyzeler bıkmamıştı. Bi kaç kez teyzeleri teker teker kuşbaşı dogradıktan sonra onları bi güzel pişirip sürtüğe yedirmek istemedim değil ama tabikide bunlar hayal olarak kaldı.

Benim bu hayal kırıklıgım kücüklükten başladı.. Biz hep Edayla oynardık,yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi çünkü bu gelenek annelerimizden geliyodu yani ben o sürtügü arkadaş olarak seçmemiştim o Allah'ın cezası benim başıma istemsizce gelmişti.

Çok iyi hatırlıyorum.. Nasıl unutabilirim ki?
Ben o okula ondan önce başlamıstım o başka bi okuldan kaydını aldırıp benim okuluma gelmişti. Sınıfta özgür adında yakışlı bir ex aşkım vardı. Ex aşkım dedigime bakmayın çocugun bi boktan haberi yoktu ben uzaktan uzaga hep onu izler, okumayı ilk söktügümde onun adını defterin baş köşesine yazacak kadar aşık bir kızdım..

Ama o pezevenk degerimi bildi mi? Tabikide bilemedi. Neyse birgün ders işlerken Eda müdürle birlikte sınıfımıza geldi. Müdür herzamanki o banel cümlesini "Arkadaşlar Eda okulumuza yeni geldi lütfen aramıza alalım ve iyi geçinelim" kullanarak o sürtüğü sınıfa bırakıp gitti. Öğretmenin zoruyla "hoşgeldin Edaaaa" diyerek sınıfça anırmıştık. Ve o Allah'ın cezası okadar yer varken geldi benim yanıma oturdu. Oysaki ben o yeri olurda birgün Özgür gelir yanıma oturur diye boş bırakmıstım oturmak isteyen bütün kızları gözüne kalem sokmakla tehdit etmiştim. Ama sürtük hic sormadan gelip yanıma oturmuştu onu orda bi kaşık suda boğma hayalleri kurarken Özgür'ün Edaya bakmasıyla bütün hayallerim cumburlop suya düşmüstü. Evet yanlış görmüyordum senenin başından beri tost ısmarladıgım cocuk sürtüge bakıyo ve gülümsüyodu. O küçük pezevengi simdi buracıkta öldürebilirdim!

Tenefüs zili çaldı Edayı sınıftan hemen uzaklastırmam gerekiyodu. Cünkü tehlikenin farkındaydım Özgür'ü benim biricik ilk aşkımı bir sürtüğe kaptıramazdım. Kolundan tutup bahçeye cıkardım bi banka oturduk. Ona "Özgürden uzak dur sakın ona bakma yoksa senin gözünede kalem sokarım" demek istiyordum.

Ama bunu dersem akşama annemden terlik yiyeceğimi biliyodum o yüzden içimdeki o küçük şeytan ic sesini susturmayı başarabildim..

Ertesi gün olmuştu sabah okula gitmek icin uyandım daha dogrusu uyandırıldım. Kahvaltımı yaptıktan sonra acelece aşagıya binip servisime bindim. Eda'da benimle aynı servisteydi söföre yani Musa Amca'ya Eda'nın hastalanıp gelemicegini söyledim halbuki yalandı sapasağlamdı. Gaza basıp devam ettik.

Okula gelmiştik Eda ortalıklarda gözükmüyordu çok sevinmiştim gidip hemen sırama oturmuştum gözlerim Özgür'ü arıyordu. Oda sınıfa gelmişti.Bana bakıp tekrar kafasını başka bir yere çevirdi. O an kafasını sıraya gömmek istedim seni adi kücük pezevenk nasıl bunu bana yapardı. Hiç bişey olmamış gibi davrandım. Ögretmen gelmiş derse başlamıstık içten içe seviniyordum çünkü Eda ortalıklarda hala yoktu. 2. Dersin sonunda Eda Hanım gelmişti. Ögretmenin yanına giderek birseyler anlattıktan sonra yanıma geldi. Ben bana kızmasını beklerken o beni yanagımdan öpüp "naber Merve" diye sordu.

Şasırmıstım biri bana bu hainliği yapsaydı onu çoktan öldürmüştüm. Ama iyilik budalası hiç birşey olmamıs gibi davrandı. Ben ögretmeninin bana verdiği çizgileri çizmeye devam ettim. Özgür'ün, onun yanıma oturmanın hayalini kurdugum, hergün onu hayal ettiğim biricik yuvamız, sırama gelip Eda'ya tenefüste tost yiyelim mi demesiyle ben adeta yıkılmıştım. Evet buda benim ilk hayal kırıklığım ilk kinim olarak raflara kaldırıldı ve tabiki o gunden sonra o sürtüğe olan kinim daha çok artmıştı. Devamı diger bölümde..