SÜRTÜK

Bir Alsancak Günü..

Sonralarda büyüdük tabi.. Olaylar oldukça kinim daha çok artıyordu. Azalma olmuyor artma oluyordu. Yediremiyordum kendime artık hoşlandığım kişilerin sürekli bana Eda'yı ayarla demesinden.

Sürekli ona kötülükler yapıyordum ya o farkında değildi yada cok iyi salağa yatıyordu. Ya çok saftı yada tahmin edemiycegim kadar akıllı.. Ama sürekli beraberdik hep ona yakın olmaya çalıstım cünkü güzeldi ve popülerdi sürtük. Onun yanındayken karşı cinsten onun sayesinde ilgi görüyordum. Bırakamazdım o sürtügü! O beni hep en yakın arkadaşı olarak gördü. Ah salak kız bir bilse içimdeki ona karşı olan öfkeyi bir görse aramayı bırak selam bile vermezdi artık bana. Ama böyle birsey olmucağından yine devam ettim.

Birgun yine evde salak salak otururken telefonum çalmıştı tabikide Eda arıyordu baska kim olacaktı beni bir Eda birde borçlarımı belirtmek icin Avea arardı. Telefonu açtım ve yine o tiz sesiyle bana "canım eger müsaitsen dısarı cıkalım mı? Hem dolasırız hemde bir yerlerde oturup birşeyler yeriz" dedi. Baska secenegim yoktu "tabikide olur ben hazırlanıyım seni ararım" diyerek telefonu kapattım. Gidip duş aldım güzel olmak zorundaydım hemde cok güzel! Aynanın karşısına oturdum saçımı ve makyajımı yaptım yüzümdeki sivilceleri kapatmak için 3 kat fondoten sürmek zorunda kaldım. Fondoten sürünce yüzüm fındıklı beyaz cikolatalara benziyordu. Her nekadar kapattığımı zannetsemde ordan burdan pırt diye çıkıyordu.

Mini sortumu ve askılımı giydikten sonra Edayla buluşmak icin Alsancak'a gittim. Beni sahilin orda bekliyordu. Pembe cicekli elbisesi, taşlı sandaletleriyle yine çok güzel gözüküyordu sürtük! Yanına giderek onu öptüm bana cok hoş olduğumu söyledi bunu yalandan söyledigimi adım kadar iyi biliyordum.

Herzaman aynı mekana giderdik hiç degismezdi. Çünkü 1 senedir platonik sevdigim çocuk orada garsondu. Biraz görmek umuduyla birazda belki oda bana karşı birseyler hissediyordur düsüncesiyle hep orada yemek yerdik. Eda'da bunu biliyordu ve beni hiç kırmıyordu.

Cafeye yaklaşmıştık gözüm Efe'yi arıyordu. Evet onu görmüstüm bir arkadaş grubuna yemek servisi yapıyordu. Evet simdi onu görmemis gibi davranıp içeriye giricektik. İçeriye girip herzamanki yerimize oturduk dua ediyordum siparis alması icin Efe gelsin diye. Allah beni duydu galiba ki Efe geldi. O iri ela gözleriyle bana degilde Edaya bakarak "hosgeldiniz" dedi. Sanki ayıp olmasın diyede bana ufak bir tebessüm attı. O an kalbime sanki bıcaklar saplanıp saplanıp cıkarıyolar gibi hissettim.

Birer bira ve patates istedik bu bizim vazgeçilmezimizdi. Gözlerim hep Efenin üstündeydi. Bence oda anlamıştı. Okadar salak olamazdı ona olan bakışlarımı kaç kere yakalamıştı. Ama onda hala bir tık yoktu. Kafamda hep olayları kuruyordum düsünüyordum düsünüyordum.. Çıldıracak gibiydim. Edanın bana seslenmesiyle irkildim ve kendime geldim. Biramızı yudumlayıp sigaramızı içiyorduk. Eda "ben hemen tuvalete gidip geliyorum" dedi ona kafa sallayarak tamam dedim.

Olamaz yanlış görüyor olmalıydım Efe masamıza dogru geliyordu. Ama ona bir siparis vermemistik ki. Yanima gelip "seninle birsey konusabilir miyiz" dedi. Aman tanrım! Şuan heyecandan ölebilirdim bir senedir plotanik aşk yaşadıgım çocuk benim yanıma gelip birsey konusacagını söyledi. Eda'da o sırada geldi gözleriyle bana bakarak sanki "noluyor" demek ister gibiydi. "Hemen geliyorum" dedim. Kasanın yanındaki boş masaya oturduk. Ellerim ayaklarım titriyordu. Tenim buz tutmuştu. Biranın etkiside vardı kafam dumanlı gibiydi. Artık konuyu uzatmak istemiyordum. "Benimle konusacagın şey nedir?" diye sordum. Derin bir nefes aldı. Oda heyecanlıydı belliydi. Hayallerimin gerçek olmasına saniyeler kalmıştı o bana beni sevdigini söyleyecek cıkma teklifi edicek bende evet diyip boynuna atlıcaktım.

Sonunda söze girmişti. "Ya ben uzun zamandır konuşmak istiyorum ama cesaretimi toplayamadım, o yüzden sana söylemeye karar verdim. Konu Eda. Uzun zamandır ona karşı birseyler hissediyorum galiba ondan hoşlanıyorum. Senden rica etsem onunla benim adıma konuşur musun?" dedi. O an yer yarılsa da içine girsem diye düşündüm. Biraz duraksadım. Kalbim sanki yerinden cıkacak gibiydi. Midem bulanmıştı, koşarak tuvalete gittim. Hem aglıyor hemde kusuyordum. Yine Eda! Yine o sürtük sevdiğim çocuğu elimden almıştı..

...........
Eger hatalarım varsa kusura bakmayın, mesajla bana bildirebilirsiniz :) Şimdiden okuyanlara çok teşekkür ederim..