Bir hafta.
Jungkook ile kütüphanede, ceza niyetine geçirdiğimiz o günden beri tamı tamına bir hafta geçti. O gün orada, hiçbir şey söylemeden hızlıca kaçıp gittiğimden bu yana koca bir hafta...Kendimi bu zaman diliminde o kadar kötü ve bilinmez duyguların içinde hissediyordum ki jungkook'u gördüğüm her an yolumu değiştiriyor ve kendimde onun suratını görecek cesaret bulamıyordum. Nedenini bilmediğim tarif edilemez hislerim ve beynimdeki karıncalanmalarla günlerimi geçiriyor ve sanki ölüme yakın bir hasta gibi son günlerimi bekliyordum.
Aklımdan, bana o günkü sesleniş biçimi ve sarf ettiği sözler çıkmıyordu. Bana o kadife sesiyle kurduğu sözler, içimi bir tuhaf eden cümlesi..
"Küçük beraber kendi tarlamızı sürmeye var mısın?"
Küçük, küçük..
Var olan çocuksu ve alaycı tavrıyla onun benden yaşça büyük olduğunu unutuyordum. Cidden onun küçüğüydüm. Sözde ipler benim elimde olsa dahi.İpler demişken onun sorumluluğunu üstlendiğim o günden beri başka hiçbir sorun çıkartmamış ve ona karşı sergilediğim tavırlara ayak uydurmuştu. Bunun için ona içimden fazlaca teşekkür ederken dışımdan tepki göstermemeye çalışarak oradan uzaklaşıyordum. Bu durum ise pederin işine yarıyor ve cidden jungkook'a bekçi köpekliği yaptığımı sanıyordu. Sanıyordu ve sanılanın aksine gerçek kesinlikle bu değildi. Onun rahat durması benim rahatsızlığımdan sebepti ve bir araya gelinmemesi için sorun yaratmaması gerekirdi.
Bir diğer rahatsızlık konusu ise kiyoung'tu çünkü ona henüz hiçbir şey söylememiştim ve bu da bir ilkti. Jungkook başlı başına bir ilk olmakla birlikte diğer ilklerinde sebebi olmaktan geri durmuyordu.
"Neyin var yoongi hyung?"
Kiyoung'un sorusu ile ona döndüm. Beni merak ettiğini biliyordum çünkü benim ne hissettiğimi hemen anlardı ama ona bir şey söylemediğimden bu vakte kadar susmuştu. Susmuştu ve sabırla beni beklemişti, en azından şu vakte kadar.
"Sana kaç defa söyleyeceğim kızlar hyung değil oppa der diye." Hafif bir gülümseme ile söylediğim bu şeye o da gülmüş ve başını dizlerime koymuştu.
Korunun en uç taraflarında kendimize ait kıldığımız bir bölgedeydik. Burasını çocukken pederden saklanmak ve cezalarından sakınmak için bulmuştuk. Hem kiliseden hem de müştemilattan fazlasıyla uzak çimenlik bir alandı."Ama oppa demek çok itici geliyor. Hyung iyi. Hem konuyu bu şekilde değiştiremezsin min yoongi."
Kiyoung kesinlikle çok zeki bir kızdı. Çoğu zaman burada değilde başka bir yerde olsaydık kabiliyetlerimizi nasıl kullanırdık diye düşünürdüm. Ben bir şey yapamasam bile o muhakkak kendi ayaklarının üzerinde durmayı başarırdı. Bundan kesin kes emindim.
"Bir şeyim yok sadece şu sıralar biraz kırgın gibiyim. Yel falan çarptı herhalde."
Kiyoung verdiğim cevaba karşın suratını asmış ve yalanımı yemediğini belirtmişti. Saçlarını okşarken ona üzgün bir suratla bakıyordum çünkü bu durumu birisiyle paylaşmak ve içimdekini döküp rahatlamak istiyordum. Yine de bunu nasıl yapacağımı bilmiyordum. Büyük bir korku sarmalamıştı bedenimi, nedeni ise kiyoung'un tepkisiydi.
Hemcinsim bir adamla yaşadığım bu olaya nasıl bir tepki verirdi? Daha doğrusu hemcinsim bir adamla yaşadığım bu karşılıklı etkileşimden dolayı bana artık hangi gözle bakardı?
"Saçların uzamış, çok güzel olmuş."
Aklımdan geçen düşünceler saçlarındaki elimi titrettiğinde bunu fark etmemesi için laf kalabalığı yapmaya başlamıştım. Yine de ondan bir şeyler saklamakta çok kötüyüm.
"Teşekkür ederim ama yine konuyu dağıtıyorsun, gerçekten söylemek istemediğine emin misin?"
Sorusuna koca bir sessizlik ile cevap verirken kiyoung bu davranışıma karşın dizlerimden kalkmış ve hemen yanında bulunan başlığını takmıştı. Saçlar mahremdi ve normalde açılması yasaktı ama kiyoung benim yanımda istediği kişiydi. Onun için her zaman güvenli bir limandım. Onun biricik hyung'u idim ve o da benim biricik prensesim.
![](https://img.wattpad.com/cover/230069106-288-k663658.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Revolution İn My Heart "YoonKook"
FanfictionKurallar çiğneniyor, yasaklar hiçe sayılıyor, oyunlar bozuluyor ve dünyalar alt üst oluyor. Devrim başladı. Bazılarının ise kalbindeki ayaklanmalar çoktan buna hazırdı. ©Minswag-dgirl