Müzik çalardan yükselen kısık sesli müzik , loş ışığın odayı doldurmasına eşlik ediyordu . Genç kız masa başında yine bişeyler karalıyordu . Bu onu ciddi anlamda rahatlatıyordu. Belli ki Poyraz yine canını sıkmıştı. Poyraz , ona olan duyguları kabardığından beri sürekli onun için bişeyler karaladığı adamdı . Toprak , onun en çok sürekli elleriyle kıvırdığı ,kıvırcık saçlarını tamamlayan siyah gözlerini sevmişti. Kimseyle paylaşamıyordu ona olan duygularını . Çünkü onu anlatmaya bi başlasa susmak bilmiyordu. Arkadaşları artık Toprak ' dan Poyraz ' ı duymaktan sıkılmışlardı. Ama tek bi dostu vardı , Meşe . Poyrazı sıkılmadan dinlerdi - ya da öyle Toprak için sıkılmıyor gibi duruyordu. - Çünkü dostunun bu durumu onu çok üzüyordu. Çünkü Poyraz dostunun canını çok yakıyordu. Buna rağmen Poyraz , Toprak için bi saplantı haline gelmişti.
Masanın gözünde siyah bir dosya vardı Genç kız karaladığı tüm kağıtları burda topluyordu. Karaladığı kağıdı diğerlerinin arasına göndermek için dosyayı çıkardığında yere süzülerek bi kağıt parçası düştü. Yavaşça eğilip kağıdı kaldırmasıyla Poyraz ' ın zeytin siyahı gözleriyle karşılaştı. Bu onun çizdiği ilk resimdi. Poyraz ' ın yüz hatlarını noktasına kadar aklına kazımıştı ve bunu kağıda dökmüştü. Resme bi süre baktıktan sonra onu da diğerlerinin arasına yerleştirip dosyayı çekmeceye bıraktıktan sonra çekmeceyi kilitledi. Annesinin masaya bıraktığı meyve suyundan bi yudum alıp masadan kalktı. Üzerindeki şorttan ve bol siyah tişörtten kurtulup pijamalarını geçirdiğinde aynanın karşısına geçti. Yorgun görünüyordu. Beline uzanan dalgalı kumral saçlarını rasgele toplamıştı. Birkaç saç teli koyu kahverengi gözlerini ısrarla rahatsız ediyordu. Ki bu onu yorgun olduğu kadar masum gösteriyordu. Aynanın karşısından ayrılıp üşengeç adımlarla yatağına doğru yürüyordu ki telefonunun sesi odadaki müziğe zıt olarak yükselmeye başladı. Uzanıp masadan telefonu aldığında Meşe ' nin aradığını gördü.bu saatte neden arıyordu ki acaba ?
- "Efendim Meşe ?"
- "Uyumuş muydun ?"
- "Uyumak için hazırlanıyordum. Önemli bişey yoksa uyumak istiyorum ." Gerçekten çok yorgundu .
-" Sorun yok . Uykum yoktu dedikodu yaparız diye aradım . "
- "Yarın konuşuruz canım şimdi çok uykum var iyi geceler. " Diyerek telefonu kapattı.
Meşe gerçekten dosttan öte bi kız kardeşti Toprak için. Okulun ilk günleri kimse birbirini tanımıyorken sınıf çok sıkıcıydı. Meşe pasif kendi halinde bi kızdı. Ama sonraları Toprakla tanışınca biraz açılmıştı. Ama kimseyle derin bilgilerini verecek kadar konuşmazdı . Yani bu iyi bişeydi . Ama Toprak onun bakışlarından ne düşündüğünü anlardı .
Usulca yatağına yayıldığında hayal kurup uyumuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAOS
Teen Fiction"Istesem de kalbimden atamadım onu . Atmak istediğim zamanlar olmadı değil . Yoruldum ... Gururum kırıldı , hatta yeri geldi acı çektim ... Ama nefes almaktan vazgeçemediğim gibi onu sevmekten de vazgeçmedim . Umutsuzca , geri dönüşü olmayan bir şek...
